DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, eğitimdeki problemleri ve çözümleri dile getirdiği bir paylaşım yaptı. “Ülkemizde her üç gençten birisi ne işte ne de okulda. Çözüm basit: Ücretsiz, iş garantili ‘yeniden eğitim’, ‘yeniden beceri kazandırma’ programları” diyen Babacan, sosyal medya hesaplarından yapmış olduğu paylaşımda şu ifadeleri kullandı:
“Alın terinin, akıl terinin, emeğin değerini sıfırladılar”
“Bakın eğitim, eğitimde problemler çok büyük. Gençlerimiz ömür tüketiyorlar. Sınav arkasına sınav, sınav arkasına sınav. Üniversite diplomalarını alıyorlar. Ondan sonra bakıyorsunuz en iyi üniversitelerden, en iyi derecelerle mezun olan arkadaşlarımız, asgari ücretle çalışmak zorunda kalıyorlar bu ülkede. Çünkü alın terinin, akıl terinin, emeğin değerini sıfırladı bunlar. Hukukun olmadığı, adaletin olmadığı bir ülkede alın terinin bir anlamı kalmaz. Çalışmanın, gayretin bir anlamı kalmaz. Torpil, adam bulma, yok sanal kumar, sanal bahis, yok şuydu, buydu yan yollardan gençler para kazanmanın hayaline düşer. Dolayısıyla eğitim olmadan olmaz bakın, eğitim. Şu anda her üç gencimizden birisi ne eğitimde ne işte. Okula da gitmiyor, çalışmıyor da. Her üç gençten birisi.”
“İlk iş işte ya da eğitimde olmayan gençleri hemen yeniden eğitim programlarına almak”
“Derhal ama derhal, bakın ben bu ülkenin cumhurbaşkanı olsam derhal yapacağım ilk iş nedir? Bütün bu işte ya da eğitimde olmayan gençleri hemen yeniden eğitim programlarına almak. Yeniden beceri kazandırma, yeniden eğitim. Ülkenin ekonomisinde nerede ihtiyaç var? Şu andaki iş gücü eksiğimiz nerede? Hemen o gençlerimizin üç aylık, altı aylık, bir yıllık programlarla yeniden eğitilmesi gerekiyor.”
“Yeniden eğitim programlarından mezun olan gençlerimizin de iş garantili bir şekilde çalışma hayatına başlaması gerekiyor”
Babacan, yeniden eğitim programlarının nasıl olması gerektiğine dair şu ifadeleri kullandı: “Bu programların ücretsiz olması gerekiyor. Yol parasının, öğlen yemeği parasının devlet tarafından karşılanması gerekiyor. Ve o programlardan mezun olan gençlerimizin de iş garantili bir şekilde çalışma hayatına başlaması gerekiyor. Onlara iş veren şirketlere ‘Arkadaş bakın bu genç bizim üç aylık, altı aylık, bir yıllık programımızdan geçti. Senin en çok ihtiyaç duyduğun alan bu muydu?’ Sanayicimiz diyor ya ‘Şu alanda eleman bulamıyorum’ diye ‘İşte bakın aradığınız nitelikteki eleman’ hazır. ‘Bunu işe al. Ben de senden sosyal güvenlikle ilgili bir prim istemiyorum. Vergi de istemiyorum. Çıplak maaşı neyse sadece net maaşını öde ben devlet olarak bir şey istemiyorum.’ Zaten bir şey alamıyorum ki şu anda. Çalışmayandan vergi mi alıyor devlet Allah aşkına? Sosyal güvenlik primi mi alıyor? Zaten bir şey alamıyor devlet şu anda. “Gir üç yıl boyunca ben vergi falan da istemiyorum. Yeter ki bu gencimizi sen işe al. Bir an önce çalışmaya başlasın. Hayata tutunsun. Sen de eksik gördüğün alandaki iş gücüne kavuş.” Bu inanın çok basit. Ya biz bir ayda düzenleriz bu programları. Hemen üç dört ay sonra bu programlardan gençler mezun olmaya başlar. Hemen işsiz gençlerimiz iş bulmaya başlar.”