Ali Babacan’dan nefret söylemine tepki: ‘Seçimi kazanayım derken ülkeyi kaybetmemek lazım’

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Habertürk TV’de yayınlanan ‘Enine Boyuna Özel’ programında gazeteciler Hülya Hökenek, Muharrem Sarıkaya, Nihal Bengisu Karaca ve Yavuz Barlas’ın sorularını yanıtladı. Babacan gündemdeki konuları şöyle değerlendirdi:

‘Cumhur İttifakı’nda yer almamız mümkün değil’

‘Biz kesinlikle ittifakta yer almayız demiyoruz. Günü geldiği zaman, ittifaklarla ilgili partimizin yetkili organlarında tartışır kararı veririz. Ama şu an ülkeyi yöneten partilerle birarada olmamız mümkün değil. Cumhur İttifakı'nda yer almamız tabii ki mümkün olmaz. Şu an Türkiye'yi yöneten ortaklığın asla ve asla sorunlara çözüm bulamayacağını biliyoruz.’

‘Yabancılar konusunda iktidar da muhalefet de sorumlu hareket etmeli’

“Ankara'da Altındağ ilçesinin Önder Mahallesi 20 yıl çalıştığım, iş yaptığım Siteler semtinin hemen üstü ve Suriyeliler ile bizim vatandaşlarımızın beraberce oturduğu bir mahalle. Nefret söylemi psikolojiyi etkiliyor. Daha 18 yaşına gelmemiş çocukların bakışını etkiliyor. Seçimi kazanayım derken ülkeyi kaybetmemek lazım. Herkes gözünü kapatıp seçim derse ülkeyi kaybederiz. Ülkemizde yaşayan yabancılara kendi vatandaşlarımızın olumsuz bakmasını sağlayacak bir iklim oluşturmak çok tehlikeli. Toplumsal barış ve huzur için herkesin sorumlu hareket etmesi lazım. İktidar veya muhalefet olsun, hiç önemli değil, kimse bu konuyu istismar etmemeli.”

‘Göç meselesine ırkçılık ve yabancı düşmanlığı çerçevesinde bakamayız’

“Göç meselesine asla ve asla ırkçılık, yabancı düşmanlığı çerçevesinde bakamayız. Uluslararası hukuk ve insani reflekslerin ön planda olması gereken bir konu. Kendi vatandaşlarımızın çıkarları açısından da bakmalıyız. Ülkelerine geri dönecekleri bir zemini hazırlamak tabii ki hükûmetin aslî görevi olmalı. Şu anda Türkiye’nin bir Suriye stratejisi yok. Suriye’ye barış nasıl gelecek, Suriyelilerin tekrar Suriye’de rahat yaşayacağı bir ortam nasıl sağlanacak? Türkiye’yi yöneten ortakların hiçbir fikri yok. Bu insanların ülkemizde yaşadığı dönemde de onları mümkün olduğunca topluma uyumuyla ilgili özel programlar lazım. Entegrasyon çok önemli.”

‘Türkiye’nin en önemli sorunu strateji eksikliğidir’

“Türkiye’ye gelen Suriyelilerin önemli kısmı iç savaşın çıktığı dönemde gelmeye başladı. O dönemlerde bu işin sorumluları kim? Başta Dışişleri Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı. MGK tabii ki iki ayda bir toplanıyor ama günlük kararlar anlık verildi. Türkiye'nin en önemli sorunu Suriye’yle ilgili strateji eksikliğidir. Bu konuyla ilgili uzun vadeli bir strateji, ‘Şu kadar insan yerinden olacak, bir strateji hazırlayalım’ olmadı. Her şey ayak üstü ve anlık.”

‘Hükûmet, Kabil Havalimanı’ndaki millî çıkarımızı çıkıp açıklamalıdır’

“Son haftalarda sayıları 10 binleri geçen Afgan vatandaşların Türkiye’ye girdiğini görüyoruz. Sayın Erdoğan ile Biden'ın yaptığı NATO Zirvesi’nin marjında yaptığı görüşmenin sonuçları olarak bunları yaşıyoruz. Türkiye'nin Afganistan’da Kabil Havaalanını korumasının bizim millî çıkarlarımız açısından ne faydası olacak? Hükûmetin izah etmesi lazım. Havaalanını korumakla ilgili millî çıkarımızı çıkıp açıklamalıdır.”

‘Orman Bakanlığı’nın kendisi niye uçak almıyor?’

“Cumhurbaşkanlığı filosundaki uçaklardan en küçüğünün parasına en az 10-15 yangın söndürme uçağı alırsınız. Özel yaptırılan büyük bir uçak var, onun maliyetine tam 50 tane yangın söndürme uçağı alırsınız. Devletin THK dışında başka kurumu mu yok? Türkiye’de Orman Bakanlığı var. Orman yangınlarını söndürmeyle ilgili sorumlu kurum. THK bu durumlarda ‘Uçaklarını gönderir misin’ diye destek istenen bir kurum. Kendisi niye uçak almıyor?”

‘Erdoğan seçime giderse kaybeder’

“Dünya ekonomisine baktığımızda pandemi sonrasında ciddi bir hareketlilik var. İçeride işler sıkıntılı ama ihracat iyi. İçeride vatandaşımızın yüzü gülmeden, emeklimiz, sağlık görevlimiz, işçimiz daha iyi yaşam standardına kavuşmadan ekonominin iyi olduğunu söylemek mümkün değil. Enflasyonu yüzde 18.9 olarak açıkladılar. Unun, şekerin, çayın fiyatlarına bir bakın. İnsanların alışverişe gücü yetmiyor. Böyle bir tabloda Sayın Erdoğan'ın seçime gidebileceğini zannetmiyorum. Risk alır ve kaybeder.”

‘Sayın Cumhurbaşkanı, gençleri rahat bırakın’

“Twitter’a bedel ödetmeler, Ekşi Sözlük’le ilgili ifadeler... Sayın Cumhurbaşkanı’na seslenmek istiyorum: Gençleri rahat bırakın. Ülkeyi yöneten insanın tahammüllü olması lazım.”