Ankara Milletvekilimiz İdris Şahin: “Bu bütçenin hangi Türkiye hayaline hizmet ettiğini konuşmak zorundayız”

18-12-2025
Ankara Milletvekilimiz İdris Şahin: “Bu bütçenin hangi Türkiye hayaline hizmet ettiğini konuşmak zorundayız”

DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili İdris Şahin, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 2026 Bütçe Görüşmeleri’nde söz aldı. Genel Kurul’da konuşan Şahin, “Bugün bu kürsüde yalnızca bütçe kalemlerini değil, bu bütçenin hangi Türkiye hayaline hizmet ettiğini konuşmak zorundayız. Çünkü bütçe, yalnızca bir yıllık gelir-gider cetveli değil; bir siyasi tercihler belgesidir” değerlendirmesinde bulundu.

“Yanlış önceliklerle şekillenen bir bütçe anlayışı hâkimdir”

Genel Kurul’da görüşülen bütçe teklifini değerlendiren Şahin, “Bu bütçe; ülkemizin hangi sorunları öncelediğini, hangi kesimleri koruduğunu ve hangi yükleri kimin omuzlarına bıraktığını açık biçimde ortaya koymaktadır. Yanlış önceliklerle şekillenen bir bütçe anlayışı hâkimdir. Üretimi, istihdamı ve toplumsal refahı artırmak yerine; borçlanmayı, faiz ödemelerini ve kısa vadeli, günü kurtarmaya yönelik tercihler öne çıkmaktadır. Genel Başkanımız Sayın Ali Babacan’ın da ortaya koyduğu gibi, TÜİK’in kendi verileri son 5 yılda acı bir gerçeği gösteriyor: Bu ülkede nüfusun yalnızca yüzde 5’inin geliri reel olarak artmış; %95’i ise ya yerinde saymış ya da fakirleşmiştir” dedi.

“Ekonomi büyürken toplumun %95’i fakirleşiyorsa, ortada bir başarı hikâyesi yoktur”

TÜİK istatistiklerine de değinen Şahin, bütçede faize ayrılan miktar ile tarım desteklerini ve sosyal yardım kalemlerini karşılaştırdı. Şahin, “Şimdi soruyorum: Bu mudur büyüme? Bu mudur refah? Eğer bir ülkede ekonomi büyürken toplumun %95’i fakirleşiyorsa, ortada bir başarı hikâyesi yoktur. Ortada derin bir adaletsizlik vardır. Bütçeye baktığımızda toplam bütçe geliri 16 trilyon 216 milyar TL. Bütçenin gideri: 18 trilyon 929 milyar TL. Faize ödenecek rakam kadar Bütçenin Açığı var: 2 trilyon 713 milyar TL. Bu adaletsizlik, 2026 yılı bütçesinde tek bir rakamla somutlaşıyor: 2 trilyon 729 milyar liralık faiz ödemesi. Bu rakam ne anlama geliyor biliyor musunuz? Bu; çiftçiye destek yerine faize ödeme demektir. Bütçede 2026 yılı için tarım sektörüne doğrudan desteğin toplamı 168 milyar. Bu paranın 16 katı faize gidecek. Tarım sektörü hem stratejik hem de sosyal açıdan vazgeçilmez bir alandır. Buna rağmen 2026 bütçesinde tarıma ayrılan pay, kanuni olarak öngörülen seviyenin altında kalmaktadır. Yine faize ayrılan kısım eğitime ayrılan bütçeden, 760 milyar daha fazla. Sosyal yardıma verilen kalemlere baktığımızda öngörülen toplam rakam 441 milyar 378 milyon – Faize ayrılan paranın 6 da 1’i. Şimdi size soruyorum, kemeri kim sıkıyor? Emekçiden, çiftçiden, dar gelirliden, emekliden tasarruf istenirken; faiz ödemeleri neden sorgulanamaz bir alan olarak görülmektedir?” ifadelerini kullandı.

“Yoksulluk bitmemiş, derinleşmiştir”

AK Parti’nin iktidara geliş dönemini de hatırlayan Şahin, yoksullukla mücadele edilmediğini belirtti. “Hatırlayalım… Bu iktidar 23 yıl önce hangi iddiayla yola çıktı? “3Y ile mücadele edeceğiz” dedi: Yoksulluk, Yolsuzluk ve Yasaklar. Bugün geldiğimiz noktada tablo ortadadır. Yoksulluk bitmemiş, derinleşmiştir. Eğer gerçekten yoksullukla mücadele edilseydi, bugün bütçenin en büyük kalemi faiz olmazdı. Yolsuzluk iddiaları artmış, hesap verilebilirlik zayıflamıştır. Geçmişte bireysel yolsuzluklar şimdi kolektif hale gelmiştir. Eğer yolsuzlukla samimi bir mücadele yürütülseydi, kamu kaynakları bu kadar savrulmazdı. Yasaklar bitmemiş, sadece şekil değiştirmiştir. Bunlar birer çelişki değil; yanlış yönetimin açık sonucudur.”

“Zengin daha zengin olmuş, fakir ise daha da fakirleşmiştir”

“23 yıl önce Sayın Erdoğan, asgari ücreti eleştirerek iktidara geldi. ‘Bu parayla geçinilmez’ dedi. Açlık sınırının TÜRK-İŞ’in Kasım 2025 hesabına göre açlık sınırının 29 bin 828 TL, yoksulluk sınırının ise 97 bin 159 TL olduğu bir düzende asgari ücretli, ayın ortasını bile göremiyor.  Emekli maaşı açlık sınırının altında.  Çalışan yoksullar, bu dönemin en acı gerçeği hâline gelmiştir. Bugün emekli torununa harçlık veremiyor. Bugün gençler hayal kurmuyor, ülke değiştirmeyi planlıyor. Bugün esnaf borçla ayakta duruyor. Memur kredi kartlarına takla attırıyor. Milletin büyük bölümünde hava sis, duman, boran… Geçmişte ‘Zenginin daha zengin, fakirin daha fakir olduğu düzeni yıkmaya geliyoruz’ diyen Sayın Erdoğan’ın 24’üncü bütçesinde ise tablo nettir: Zengin daha zengin olmuş, fakir ise daha da fakirleşmiştir.”

“Kimsesizlerin kimsesi olmak için yola çıkanlar bir dönüp kimin nesi olduğuna bakıyor mu?”

“Ne yapalım bizlerde Sayın Erdoğan’ın 1993 yılında Refah Partisi İstanbul İl Başkanı olduğu dönemde yaptığı gibi ‘Bir bardak çay kaç para, bir simit kaç para’ diyerek hesaba mı koyulalım? O gün yapılan ‘çay-simit hesabı’ bugün artık yapılabilir değildir. Çünkü mesele çay-simit değil; mesele onurlu ve insanca bir yaşamdır. Kendi söylemiyle bu zalim yönetim bunu vatandaşına çok mu görüyor? Kimsesizlerin kimsesi olmak için yola çıkanlar bir dönüp kimin nesi olduğuna bakıyor mu? Sermaye sahiplerinin, güç odaklarının, imtiyazlı çevrelerin safındalar. Ve ne acıdır ki bu çevreyi de kendileri inşa ettiler… Bir zamanlar adalet ve merhamet vaat edenlerin, bugün tercihlerinin kime hizmet ettiğini millet açıkça görüyor.”

“Bu ülke, yanlış tercihlerle yoksullaştırılmıştır”

“Bütçe, bir ülkenin geleceğe dair iddiasının aynasıdır. Bugün önümüzde bulunan bütçe, ne yazık ki güçlü bir üretim vizyonu, adil bir gelir dağılımı ve sürdürülebilir bir kalkınma perspektifi ortaya koyamamaktadır. Faize dayalı bir denge, tarımı ihmal eden bir yaklaşım ve emeği yeterince korumayan, üretimi öncelemeyen bir ücret politikasıyla toplumsal refahın artırılması mümkün değildir. Bu ülke yoksul bir ülke değildir. Bu ülke, yanlış tercihlerle yoksullaştırılmıştır. Yoksullukla mücadele vaadiyle gelip yoksulluğu derinleştirenler, yolsuzlukla mücadele sözü verip hesap vermeyenler, faizle mücadele söylemiyle faiz rekorları kıranlar; önce milletimize sonra Allah’a mutlaka hesap verecektir. Tarih buna elbet şahitlik edecektir. Asgari ücreti eleştirerek gelenler,asgari ücretlileri açlığa mahkûm edenler, Türkiye’yi ithal ürün cenneti haline getirenler bilsinler ki ülke sahipsiz değildir.”

Bizim hayal ettiğimiz Türkiye’de bütçe, faizi değil insanı öncelemelidir”

İdris Şahin, “Biz buradayız. Adalet için, refah için, bu ülkenin tümünün sesi olmak için buradayız. Bizim hayal ettiğimiz Türkiye’de bütçe, faizi değil insanı öncelemelidir. Bizim hayal ettiğimiz Türkiye’de büyüme, %5’i değil %100’ü kapsamalıdır. Bizim hayal ettiğimiz Türkiye’de kamu kaynağının hesabı şeffaf biçimde verilmelidir. Bizim ehliyetli, liyakatli DEVA kadrolarının yönettiği bir Türkiye hayalimiz var. Haksızlıkların son bulduğu, adaletin hüküm sürdüğü, vatandaşın refah içinde yaşadığı, dertlerin tümüyle DEVA bulduğu bir Türkiye hayalimiz var. Ancak önümüzde duran bu bütçede, ne yazık ki bu hayali karşılayacak tek bir düzenleme dahi yoktur” diyerek sözlerini sonlandırdı.

SONRAKİ HABER

Mersin Milletvekilimiz Mehmet Emin Ekmen: Sürecin heba edilmemesi gerekiyor

Sık Sorulan Sorulara Cevaplar


                        

BASIN BÜLTENİNİ
İNDİRİN

Haber ekinde bir basın açıklaması mevcut ise aşağıdaki indirme ikonu ile indirebilirsiniz.

18-12-2025