DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Dünya Ekonomik Forumu’ndan gelen daveti kabul etti. Babacan, İsviçre’nin Davos kasabasında yapılacak oturumlara katılmak için bugün İsviçre’ye uçacak. Babacan, Davos’ta “Asla Türkiye’den vazgeçmeyin, ülkemize güvenin” mesajı verecek.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, FOX TV’de İlker Karagöz’ün sunduğu Çalar Saat programında gündemi değerlendirdi. Babacan şu ifadeleri kullandı:
‘Davos’a katılacağım’
“Davet vardı. Dün karar verdim. Davos’a katılacağım. Önce bir programın detaylarını gördük. Katılımcıları gördük baktık ki çok yoğun bir katılım var. Dünya Ekonomik Forumu, pandemi sebebiyle toplanamıyordu. Üç yıl aradan sonra ilk defa yapılıyor.”
‘Hem ikili görüşmeler yaparız hem de oturumlarda konuşuruz’
“Hem gittiğimizde ikili görüşmeler yaparız hem de çok sayıda oturum var. Ben oturumları takip etmeyi de seviyorum. Bilimle, sanatla ilgili çok güzel oturumlar oluyor. Onları takip ediyorum. Konuşma yapmamı istedikleri oturumlar var. Oralarda konuşmalar yapacağım. Dolayısıyla dolu dolu bir hafta bizi bekliyor.”
Babacan, Davos’ta vereceği mesajı açıkladı
“Türkiye çok büyük, çok güçlü bir ülke. Ekonomide yapılması gereken bir sürü doğru iş var. Doğru işler yapıldığında, bu ülke iyi yönetildiğinde hemen ayağa kalkıyor. Oradaki mesajımız; ‘Asla Türkiye’den vazgeçmeyin. Türkiye büyük bir ülke. Türkiye seçimlerden sonra dünyayla barışık, dünyayla konuşan, alışveriş eden, sözünün gücü olan bir ülke olacak. Ülkemize güvenin’ olacak.
‘Ben golcüyüm, gol atarım’
“(Altılı masa) Ben golcüyüm. Ekonomide attığım goller belli zaten. Dışişleri bakanıyken ülkemizin en itibarlı olduğu dönemi yaşadık. Avrupa Birliği Bakanı oldum, en hızlı müzakereler o dönem ilerledi. Takımın bir kaptanı olacak, önümüzdeki haftalarda kaptanın kim olacağına karar vereceğiz. Herkes koordinasyon içinde çalışacak. Takım kaptanı da takım oyuncusu olacak. Ben gol atarım. Önemli olan takım olarak başarılı olmamız. ‘Takım kaptanı sen ol’ derlerse hayhay. Gayet güzel yaparız.”
‘Beraber yönetmek, ulusal güvenlik açısından en önemli garantidir’
“Bir ülkenin her türlü tehdide açık tek bir kişinin bütün kontrolünde yönetilmesi mi, yoksa ortak akıl ve istişareyle yönetilmesi mi iyi? Bir kişi üzerinden etki kurarak o ülkeye pek çok yanlış ve o ülkenin aleyhine işler yaptırabilirsiniz. Sağlam bir parlamento varsa, ülke uzlaşma mekanizmasıyla yönetiliyorsa o ülkeye yanlış bir şeyler yaptırmanız mümkün değil. Beraber yönetme, uzlaşma, demokrasi kültürü ülkenin ulusal güvenliği açısından en önemli garantidir.”
‘Çete ve mafyalar iktidar değişikliğinden çok korkuyor’
“Pek çok organize suç örgütü, çete ve mafya, iktidar değişikliğinden çok korkuyor. Bazı şirketler iktidar değişikliğinden çok korkuyor. İktidarın açtığı yasadışı alandan nemalanan kim var kim yoksa iktidar değişecek diye çok korkuyor. Biliyorlar ki biz geldiğimizde Türkiye’de hukuk, adalet egemen olacak. İktidarın üstünü kapattığı ne kadar yanlış iş varsa açığa çıkacak diye korkuyorlar. Üzgünüm. Korksunlar. Bunların hepsini yapacağız. Çünkü biz suça, yanlışlığa, mafyaya, çeteye göz yuman bir Türkiye istemiyoruz. Eminim ki şu andaki iktidarı zamanında destekleyen vatandaşlarımız ‘Ben oy vereyim de gidip çeteyle, mafyayla iş tutsunlar’ diye oy vermedi.”
‘Asıl kendisi görecek sonucu’
Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Bunca seçimler kazanmış bir AK Parti var. Bizimle beraber bu yolda yürüdüler ama bir şey öğrenememişler” sözlerine “Seçimi kazanmış bir AK Parti var diyor. 2018’de doğru değil. AK Parti, Meclis’teki çoğunluğu kaybetmiş durumda. Onun için Bahçeli’nin desteğine muhtaç. Evet 2015’e kadar kazandı, 2018’de meclis çoğunluğunu kaybetti. Meclisteki milletvekili sayısı yarının altında. Düşüş çizgisi 2013-2014’te başladı. Bu, devam eden bir trend. Asıl kendisi görecek sonucu, 2018 seçimlerinden çok daha kötü bir sonuç olacak. Çünkü yorgun bir iktidar işbaşında. Hiç kusura bakmasın. Son 4 buçuk yıldır ülke menfaatine ürettiği şeyler ne, verdiği zarar ne? Muhasebesini bir yapsın. ‘Öğrenemediler’ diyor, ‘Ben biliyorum’ diyor. ’Ben biliyorum, ben ekonomistim’ diye diye tek imzayla aldığı kararlarla 4 buçuk yıldır ülkenin ekonomisinin geldiği durum belli” diye yanıt verdi.
‘Türkiye savunma sanayinde güçleniyor, devletin eşit ve adil destek vermesi lazım’
Babacan, geçtiğimiz hafta katıldığı bir yayında Baykar firmasından yapılan açıklamaların sorulması üzerine verdiği yanıtın ardından başlayan tartışmaya da değindi. Babacan, tartışmaya ilgili haberlere ilişkin bir soruya şu yanıtı verdi:
“Podcast yayında bir soru geldi. İHA’ların ve SİHA’ların güvenlik sistemi açısından ne kadar önemli olduğunu iyi bilen bir insanım. 8 sene MGK üyesi oldum. Türkiye’nin kendi milli kapasitesi olmadığı zaman bu konuda ne kadar sıkıntı çektiğimizi de yaşadım. Amerika ve İsrail’e bu konuda bağımlılık yaşadığımız dönemlerde askeri operasyonların ne kadar güç olduğuna şahit oldum. Dolayısıyla bu milli kapasitenin artması çok önemli. Biz bu projelerle gurur duyarız. Bakın bunların hepsini yayında söylüyorum. Türkiye savunma sanayinde çok güçleniyor. Devletin ne yapması lazım? Kapasitesi olan bu konularda iş yapabilecek firmaları objektif kriterlere göre değerlendirip o kriterleri yerine getiren firmalara eşit ve adil destek vermesi lazım. Bize göre, tek bir firmayla bu iş yürüdüğü zaman doğru değil. ‘Bu firma yanlış yaptı, kötü yaptı’ anlamında söylemiyorum. Ama uzun vadede baktığımızda Türkiye’nin bir firması olmasın. Türkiye'nin beş firması olsun, on firması olsun.”