DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı, Parti Sözcüsü ve Ankara Milletvekili İdris Şahin, Dışişleri Bakanlığının dışında bir vakıf kurulması hakkında açıklamada bulundu. Şahin, “Dışişleri gibi önemi tartışmaya kapalı bir bakanlığın vakıf üzerinden günlük ticari ilişkilere girmesi, kâr amaçlı işler yapması devlet geleneğiyle bağdaşmaz.” dedi.
DEVA Partisi Sözcüsü Şahin, “Ülkenin dış politikasındaki temsiliyetinde ikili bir temsil durumu yaratması açısından ciddiyetsiz ve diplomaside bulunmayan bir temayül ortaya çıkaracaktır ki bu iktidarın son dönemde sıkça uyguladığı bir yöntem haline geldi. Ticari olanaklar sağlanması ve vakfa kamu personeli dışında insanların girebilmesi de yine hükümetin kendi tabanına yeterli kaynağı sağlama açısından yeni bir alternatif oluşturma çabasından başka bir şey değildir.” diye konuştu.
“Ülkemizde birçok vakıf ya da kuruluş sivil toplum örgütlenmesi altında yurtdışı ticari ilişkileri yürütebilmektedir”
Şahin, “İlk başta Avrupalı ve Gelişmiş devletler ile olan ilişkiler akla gelse de aslında kurulacak olan bu vakfın gelişmekte olan ya da gelişmemiş olan ülkelerdeki faaliyetleri daha çok mercek altına alınmalıdır.” dedi.
“Teklif emsalsizdir, zira dünyanın hiçbir ülkesinde dışişleri bakanlıklarını desteklemek için kâr amaçlı gelir sağlayan vakıf kurulmamıştır, bunun örneğini iktidarınız gösteremez.” diyen Şahin, “Bilindiği üzere ülkemizde birçok vakıf ya da kuruluş sivil toplum örgütlenmesi altında yurtdışı ticari ilişkileri yürütebilmektedir. Teklif edilen vakıf halihazırda kurulu olan ve faaliyet gösteren Milli Eğitim Vakfı, TSK Güçlendirme Vakfı, Adalet Teşkilatını Güçlendirme Vakfı, Maarif Vakfı gibi emsallerinden çok farklıdır. Vakıfla, şirket birbirinden ayrı müesseselerdir ve bahsi geçen sözde vakıfı irdelediğimizde bir vakıftan çok ticari bir şirket gibi hareket etmesi öngörülmektedir. Bu durumda literatüre yeni bir ünvan ekleyerek “Tüccar Diplomat” ünvanını doğurmakta ve iktidar yandaşlarının her alanda olduğu gibi sadece cebine giren paraya baktığını ispatlamaktadır.” şeklinde konuştu.
“Dışişleri Bakanlığının teşkilatın güçlendirilmesine yönelik vakıf kurma talebi tamamen yapılacak işlemleri denetim dışı bırakma arzusunun sonucudur”
Şahin’in açıklaması şu şekilde:
“Bu tarz bir vakıf ya da kuruluşun Türkiye'nin kendi devlet çıkarlarından daha çok vakfın sahip olduğu ideolojik ve ticari çıkarlar için faaliyet gösterebileceği oldukça muhtemeldir. Devleti temsil eden bir kurum emlak komisyoncusu, araç kiralama şirketi, müteahhit, mobilyacı, turizm acentesi, vize aracı şirketi olamaz. Mevcut dışişleri bakanlığı bu saydığımız hususlardan hangi birisini vakıf kurmadan yapma imkanından mahkumdur. Sayılan hususların büyük bir çoğunluğu yapılabilecek hukuki altyapı dışişleri bakanlığı bünyesinde mevcuttur. Lakin dışişleri bakanlığı tarafından atılan her adım hukuki denetimden geçtiği gibi, parlamento denetimine de açıktır. Bu nedenle kurulacak vakıfla bunlardan arî bir kuruluş amaçlanmaktadır.
Sayın Bakan, TİKA geçmişi olan ve istihbarat teşkilatımızın başında yıllarca bulunmuş bir isim olarak ne yapmak istemişte bu mevcut yasalar engel olmuşta bu vakfın kurulmasını istemektedir. Dışişleri gibi önemi tartışmaya kapalı bir bakanlığın vakıf üzerinden günlük ticari ilişkilere girmesi, kâr amaçlı işler yapması devlet geleneğiyle bağdaşmaz.”
BASIN BÜLTENİNİ
İNDİRİN
Haber ekinde bir basın açıklaması mevcut ise aşağıdaki indirme ikonu ile indirebilirsiniz.