TBMM’de 12. Kalkınma Planı’nı değerlendiren DEVA Partili İdris Şahin: “Anayasa Mahkemesi adalet arar hâle gelmişse, nasıl bir kalkınmadan bahsedeceksiniz?”

31-10-2023
TBMM’de 12. Kalkınma Planı’nı değerlendiren DEVA Partili İdris Şahin: “Anayasa Mahkemesi adalet arar hâle gelmişse, nasıl bir kalkınmadan bahsedeceksiniz?”

TBMM Genel Kurulu’nda, 12. Kalkınma Planı’nın görüşmelerinde DEVA Partisi adına söz alan Ankara Milletvekili İdris Şahin, hukuk ve özgürlükler konularındaki sorunlar sürdükçe kalkınmanın mümkün olmayacağını belirtti. Şahin, “Yapılan yanlışlardan bahsetmeyen plan ve program, bugüne kadar tekrar edilen genel ve soyut ifadelerin ötesine geçememiştir” dedi.

DEVA Partisi Ankara Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı İdris Şahin, TBMM Genel Kurulu’nda, 12. Kalkınma Planı'nın görüşmelerinde DEVA Partisi adına söz aldı.

Yaptığı konuşmasında, iktidardan köklü anlamda sorunlarını çözecek, bütüncül, tutarlı akıl ve bilime dayalı bir plan beklemenin mümkün olmadığını belirten Şahin, bu hususları içeren bir plan ve program hazırlansa bile hayata geçirilmesinin mümkün olmadığını ifade etti.

Şahin’in açıklaması şöyle:

‘Önce kalkınma planının, sonra orta vadeli programın açıklanması gerekirken tam tersi yapıldı’

“1963’ten bu yana devlet tarafından hazırlanan ve başta ekonomi, sağlık, eğitim, ulaşım, sosyal güvenlik, tarım, sanayi ve adalet gibi bazı konularda gelişme ve kalkınmayı hedefleyen ve kamuda uygulanacak siyaseti belirleyen bir plandan burada bahsediyoruz. Gönül ister ki bu planda yazılanların, burada, Genel Kurul’un huzurunda millete söylenen sözlerin icrai kabiliyeti olsun ve burada söylenen sözlerin karşılığını vatandaşta görebilelim ve somut olarak burada ifade edilenleri beş yıl geçtikten sonra da ‘İktidar bunları planladı ve karşılığını da verdi’ diyebilelim. Ama üzülerek ifade edeyim ki bu kalkınma planları hazırlanırken çok büyük bir tutarsızlık içerisinde olduklarını biraz önce Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız da ifade etti. Önce kalkınma planının, sonra orta vadeli programın açıklanması gerekirken tam tersi yapıldı, orta vadeli program Eylül başında, kalkınma planı ise Ekim ortasında açıklandı. Bu durum hükûmetin plan, program ve bütçeyi formaliteden ibaret gördüğünün açık bir işaretidir.”

‘Sayın Erdoğan'ın iş başında olduğu bir yönetimden sorunlarını çözecek bir plan beklemek mümkün değil’

“Esasında ‘plan’, ‘program’ ve ‘kural’ kelimelerini duymak bile istemeyen Sayın Erdoğan'ın iş başında olduğu bir yönetimden ülkemizin köklü anlamda sorunlarını çözecek, bütüncül, tutarlı akıl ve bilime dayalı bir plan beklemek de mümkün değildir. Bilinen doğruları ve herkesin duymak istediği hususları içeren bir plan ve program hazırlansa bile bunların hayata geçirilmesini beklemek hayal olur. Son beş yılda 180 derece dönüşlerin, savrulmaların sayısız örneklerini gördük. Daha yeni açıkladıkları plan ve orta vadeli programın öngörüleri kısa süre içerisinde geçersiz hâle gelmiştir. Daha önceki vaat ve öngörüleri bu denli sapma gösteren ve yatırımcıya, vatandaşa üç aylık bir perspektif bile veremeyen bir yönetimin On İkinci Plan’da 2053 yılına ilişkin vizyon ve hedef koyması beyhude bir iştir. Kalkınma planı ve orta vadeli programın kur-enflasyon, büyüme-enflasyon ve diğer önemli makro ekonomik hedef, tahmin ve çalışma varsayımları içsel tutarlılıktan yoksundur.”

‘Cumhurbaşkanı Yardımcısı geçmiş başarıları, son beş yılın hezimetini görmeksizin 2002 verileriyle kıyaslayarak sözde başarı hikâyesi yazıyor’

“Yapılan yanlışlardan bahsetmeyen plan ve program, bugüne kadar tekrar edilen genel ve soyut ifadelerin ötesine geçememiştir. Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı burada hep bardağın dolu tarafından bahsetmiştir, geçmiş başarıları burada son beş yılın hezimetini görmeksizin 2002 verileriyle kıyaslayarak sözde kendine bir başarı hikâyesi yazmaktadır. Oysa, hedefler iddiasız, atılacak adımlar soyut ve temenniden ibarettir. Türkiye'yi hukukta, adalette, demokraside, özgürlüklerde, dünya sıralamasında en dibe düşüren bu yönetimin ekonomide şampiyonlar ligine çıkarması mümkün değildir. Bu tamamen bir hayaldir.”

‘Anayasa Mahkemesi adalet arar hâle gelmişse, nasıl bir kalkınmadan bahsedeceksiniz?’

“Bizden önce konuşma yapan Milletvekilimiz Burak Dalgın Bey, burada, teknik boyutlarıyla bu kalkınma planını ifade etti ve sonrasında Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımızın nezaketine biz gayet inanan ve güvenen bir isim olarak isterdik ki orada kendisine tavsiye edilen hususları da şöyle bir gözden geçirip burada, sadece alkış almak için konuşmasaydı çünkü kalkınma istiyorsak önce eğitimden başlayacağız. İyi bir yönetim iyi bir eğitimden geçer. İyi bir yönetimin temel esası da önce kuvvetler ayrılığıdır, yargı bağımsızlığıdır. Sizin, yargı bağımsızlığını tam sağlayamadığınız bir ülkede bugün, Anayasa Mahkemesi adalet arar hâle gelmişse yönetiminizde kime laf söyleyeceksiniz? Nasıl bir kalkınmadan bahsedeceksiniz?”

‘AK Partili dostlarımıza ve bu kalkınma planını hazırlayan arkadaşlarımıza tavsiyelerimiz olacak…’

“Önce hukuku içselleştireceksiniz, insan haklarına saygı göstereceksiniz. Temel hak ve özgürlükleri özümseyerek kuvvetler ayrılığını içselleştirmeden bu ülkede kalkınmanın olmayacağını Sayın Yılmaz da gayet iyi biliyor. O nedenle kendisine özellikle 2007 ve 2014 Kalkınma Eylem Planları’nı birlikte hazırladığı AK Parti iktidarlarının ekonomideki güzel günlerinin mimarı Sayın Genel Başkanımız Ali Babacan Bey'in selamını getirdim ve kendisine özellikle neler yapması gerektiğini de buradan, kürsüden ifade etmek istiyoruz çünkü DEVA Partisi, siyaset sahnesine çıktığı ilk günden itibaren sadece eleştiren bir siyasi parti olmayacağını, aynı zamanda yapıcı üslubuyla yol gösterici olacağını da ifade etti. İşte o yüzden AK Partili dostlarımıza ve bu kalkınma planını hazırlayan arkadaşlarımıza bir kısım tavsiyelerimiz olacak. Lütfeder dinlerler ve bunları da icraata geçirirlerse bundan millet olarak ziyadesiyle memnun olacağız çünkü batan gemide 85 milyonun tamamı var arkadaşlar.”

‘TBMM bir milletvekilinin onurunu koruyamıyorsa, bu ayıp TBMM’ye yeter’

“Bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi bir milletvekilinin onurunu koruyamıyorsa, Anayasa Mahkemesinin açıkça yol gösterici olmasına rağmen Can Atalay için hâlâ ilk derece mahkemesi ve yüksek yargı arasında top çevriliyorsa bu ayıp Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne yeter ve başta onu idare eden Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı’nın da buradan iyi bir ders çıkarması lazım. Bugün Can Atalay’a reva görülen hadiselerin yarın herhangi birimizin başına gelmeyeceğine dair en ufak bir garantimiz yok arkadaşlar.”

‘Adalette ve eğitimde arzu edilen adımlar atılmış olsaydı bugün 2023’ün Türkiye’sinde bambaşka şeyleri konuşacaktık’

“Bakın, değerli Cumhurbaşkanı Yardımcımız burada ne dedi? ‘Orta gelir tuzağından çıkış yolu’ dedi. Gidin, 2013 kayıtlarına bakın, AK Parti iktidarlarının en güçlü olduğu dönemde Sayın Babacan bas bas bağırdı, ‘Orta gelir tuzağına düşeriz eğitimde ve adalette gerekli adımları atmazsak” dedi. Sayın Başkan, o tarihten sonra da siz Adalet Bakanlığı yaptınız, işte o gün o tavsiyeleri dinlemiş olsaydınız, adalette ve eğitimde arzu edilen adımlar atılmış olsaydı bugün 2023’ün Türkiye’sinde bambaşka şeyleri konuşacaktık, 25 milyon dolar millî geliri konuşacaktık, 2 trilyon dolarlık işlem hacmini konuşacaktık ve Türkiye’yi dünyanın en güçlü 10 ekonomisi arasında konuşacaktık. İşte, barışı sağlamış; eşitlikçi, özgürlükçü ve çoğulcu yapıya uygun hareket eden; biraz önce de ifade edildiği gibi, sadece genel yönetimlerde değil, yerel yönetimlerde de kayyum uygulamasının son bulduğu; 85 milyonun ‘Benim vatandaşım, benim Meclisim, benim devletim’ diye gurur duyduğu bir ülkeyi inşa edecektik ama sizler hiçbir şekilde dinlemediniz. Atılması gereken adımları zamanında atmadığınız için bugün bu sıkıntıları yaşıyoruz.”

‘Dışarıda fellik fellik para arayacağınıza önce güveni tesis edeceksiniz’

“Bakın, yine, tavsiyelerden bir tanesi de 3K kuralıdır. Birincisi; ‘kişi, kural ve kurum.’ Ehliyetli ve liyakatli kadroları kuracaksınız, güçlü kurumları inşa edeceksiniz ve karar verirken 85 milyonun onurunu koruyacak kararlar alacaksınız. Ülkeye dışarıda fellik fellik para arayacağınıza önce güveni tesis edeceksiniz. İçeride güven tesis edilmeden, değerli bakanım, tarımda arzu edilen noktalara gelmeden asla ve asla bu ülkeye yatırım gelmeyeceğini unutmamanız lazım.

Güveni tesis etmek için ne gerekir, kısaca sizlere bahsedeyim değerli dostlar. Güven tesisi için, konuşunca doğruyu söyleyeceksiniz; söz verdiniz mi mutlaka tutacaksınız; emanete ihanet etmeyeceksiniz; hele bu, kamunun size bir emaneti ise asla ihanette bulunmayacaksınız. Her zaman hukukla ve adaletle hareket edeceksiniz; ehliyetli, liyakatli, dürüst kadrolarla çalışacaksınız; istişare edeceksiniz, şeffaf olacaksınız ve her zaman hesap vermeye hazır olacaksınız. İşte bu güvenin tesisi Sayın Babacan’ın eski partisindeki yol arkadaşlarına nasihati… Keşke Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız burada olsaydı da bu güven nasıl tesis edildi geçmişte, bu başarılara nasıl imza attılar ve verdikleri sözün arkasında nasıl durdular keşke burada kafasıyla tasdik edebilseydi.”

SONRAKİ HABER

Mustafa Yeneroğlu’ndan Almanya ile Türkiye Arasında İmzalanan İşgücü Anlaşmasının 62. Yılı Hakkında Basın Açıklaması: "Almanya’da Yaşayan Vatandaşlarımızın Sorunlarının Çözümü İçin de Türkiye’nin Rasyonel Zemine Dönüşü Şart"

Sık Sorulan Sorulara Cevaplar


                        

BASIN BÜLTENİNİ
İNDİRİN

Haber ekinde bir basın açıklaması mevcut ise aşağıdaki indirme ikonu ile indirebilirsiniz.

31-10-2023