Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

Bir insan için yaş, makam ve mansıp açısından, bir topluluk içinde adet ve çap bakımından " büyüme" bazı değer, kıymet ve faydalarla beraber riskler de getiriyor. Misal biyolojik yapıda hormon bozukluğundan kaynaklanan anormal büyümeler olur ya, aynen onun gibi "kalbi" hayata uygun olmayan büyümeler de oluyor. Kalp büyümüyor. Sır büyümüyor, hafî inkişaf etmiyor, ahfâ tanınmıyor ve Allah gereğince bilinmiyor; fakat fertlerin konumlarında bir büyüme oluyor. Dolayısıyla bu, topluma da aksediyor. Mantıkçıların ifadesiyle toplum arazdır. Arazı teşkil eden şey, fert cevherleridir. Eskilerin fert cevherleri dediklerine molekül de denilebilir. Arazın sağlam ve sağlıklı olması için " savab cüz'lerden" mürekkep olması lazımdır. Savab, düşünce, duygu, his ve harekette isabetli olan demektir. Bir toplumun faziletli olabilmesi için cüzlerinin de faziletli fertler olması icap eder. Doktorlar her sene, bir önceki senenin grip virüslerini tespit ediyor; sonra, bütün o virüslere karşı antikor üretebilecek bir aşı hazırlıyorlar. O aşıyı bir kere yapınca, bir sene gribal virüslere karşı etkili oluyor. Sonra zamanla o virüslerde, hazırlanan ilaçlara karşı bir bağışıklık oluyor veya mutasyon geçiriyorlar. Mikroorganizmalarda mutasyonlar oluyor, farklılaşıyorlar. Dolayısıyla artık ilaç tesir etmemeye başlıyor. Bu sebeple, ertesi sene grip aşısının yeni virüslerde göz önünde bulundurularak yeni bir terkiple hazırlanması gerekiyor.! Benim naçizane fikrim; Dini hassasiyeti ve devleti temsil hüviyeti olmayan, tek özelliği egemen sınıftan olmak olan insanların partinin içinde yer almasıdır.

14.03.2020 / 01:11

6
Ömer Abay Şırnak , İşletmeci

Çok beğendiğim tarzı ileAli BABACAN’ın en iyi yerlere gelmesini temenni eder bilim liyakata verdiği önemi devam ettirip geleceğimiz için bunları kurumsallaştırabilmesini canı gönülden temenni ederim.

09.01.2021 / 22:53

6
Davut Yıldız Kahramanmaraş , Doktor

Uzun süredir partinizin genel başkanı Ali Babacan'ının katıldığı televizyon ve sosyal medya programlarından takip ediyorum. Hatta internet sitenizin böyle bir hizmetti olduğunu katılmış olduğu programlardan bizzat kendinden işitim. Sizlere yazmamın amacı da çıktığınız yolda- bu şekilde rasyonel olduğunuz sürece- her zaman destekçiniz olacağımı bildirmek. Ayrıca bir işim olsaydı bulunduğum ilçenin ilçe teşkilatında görev almayı da isterdim. Umarım gençlerin dışındaki Türk halkına da ulaşır onlarında desteğini alırsınız.

10.01.2021 / 22:02

6
Mustafa Samur Aksaray , Araştırmacı

Bu vatan için gövdenizi taşın altına koydunuz. Size şahsım ve ailem adına minettarız. Şartlar ne olursa olsun becerim nispetinde bizim için başlattığı nız bu harekete tüm gücüm le destek olacam. SevgiSevgilerimle.

28.01.2021 / 13:46

6
M. Sait Tatar Şırnak , Teknik Eleman

siz de mevcut hükümetle çalıştınız ve bence başarılı bir süreç idi ,fakat anlaşamadığınız an a kadar illaki önceden sorunları gören biri olarak keşke daha önce istifa etseydim dediniz mi?İkinci ,gördüğünüz yanlış hamleleri ben bu kadar zamanda düzeltirim diyebilir misiniz?Siz ve partiniz ülkede ilk çözmek istediğiniz sorun nedir?Şimdiden bu yolda başarılar dilerim

01.02.2021 / 16:03

6
Cihan Abi Hakkari , İş İnsanı

Bir ülkenin merkez bankası bir zamanlar eksi 45 milyar dolar noktasına inmiş fakat o ülkede hiç bir ekonomist bunun halka ne oldugunu anlatmamış çekinmiş: taa ki bir kişi bunun eksi olması kendisine emanet olan başlarının kaynaklarından harcanan paralar oldugunu söyliyene kadar şimdi beklerim ki bu cahilin eksik anlatımına bir siyasi kalkıp açıklık getirip bu eksi kimlerin merkezdeki emanet paralarından kullanılmış olan paradıe ve eger herkez parasını bir gün çekmek isterse yunanistanda oldugu gibi kıstlamaylamaı karşılaşacak söylesin.

07.02.2021 / 16:05

6
Ferıt Kalafatoglu İstanbul , Mühendis

Siyasal Rekabette kullanılabilecek bir slogan; "İKTİDARIN ASABI BOZUK" "ALLAH DEVA'NIZI VERSİN."

22.02.2021 / 22:15

6
Muhammet Kürşad Şekillioğlu Ankara , İş İnsanı

Merhaba Süresiz nafaka zulmü artık bitmelidir.Yanlış bir evliliğin bedeli kimseye bu kadar ağır ödetilmemelidir.Kimseye ömür boyu parmağında oynatsın diye birinin eline teslim edilemez.Toplum paramparça oluyor artık buna bir demeniz gerekiyor.Süresiz nafaka hak değil gasptır.Haramdır.Süresiz ödenen ve her yılda artan bir borç olur mu ? Süresiz nafaka kaldırılırsa çıkar amaçlı evlilik yapılmaz.Evlenen kişi sayısı ciddi anlamda artar.Boşanan kişi sayısı düşer.Boşanan kadın istihdam edilir ve çalışmayı tercih eder.Kadın ve erkek arasında yaşanan çatışma son bulur.Huzurlu bir toplum oluşur.Mahkemelerin iş yükü azalar.Dava dosyları üst üste birikmez.Zaman ve enerjiden ülkece büyük tasarruf ederiz.Kağıt israfı son bulur.Piskolojik olarak bireyler topluma daha yararlı bir biçimde kazandırılmış olur.Bir erkek ortalama 40 yıl çalıştıktan sonra emekli olabiliyorken bir günlük evli kalmanın bedelini uzun yıllarca emekli maaşı öder gibi yüzünü unuttuğu eski eşine süresiz nafaka ödemesi ne dinimize nede adaletimize uygun değildir.Çocuk velayeti ortak olmalıdır.Çocuk haczi bir an önce kaldırılmalıdır.Bu yasa kimliğimize gölge düşürmektedirBunun daha adil bir şekilde düzenlenmesi şarttır.Zina dinimize uygun kurallar çerçevesinde tekrardan suç sayılmalıdır.Avrupa birliği uyum yasalarınca ülkemize uygulatılan bu yasa acilen kaldırılmalı ve bu işin bir cezası olmalıdır.Nafaka ödeyenin yeni eşi de bir kadın değilmidir? Eski eşe nafaka ödemek için yeni eş temizliğe gidiyor.Nerede kaldı bu arada adalet? Yargıtay içtihatları acilen adaletli bir şekilde tekrardan düzenlenmelidir.Nikahtan önce erkeğe miras kalan ev için değer farkı davası açan kadına hak veren yargıtay kadına kalan miras için tamamı kadının diyor.Bu adaletmidir?Ya kanunları uygulayıp her sey ortak kararları verın yada kadına pozitif haklar sunmayı bırakın biraz adalet.Erkekte bir insandır.

27.03.2021 / 15:07

6
Özer Özçelik Balıkesir , İşletmeci

Bugün Recep Tayip Erdoğan'ın kendi ana seçmen kitlesi olan "Hayatı boyu tek kitap okumamış" kitleye neden internetin en çok kullanılan sitelerini yasakladıklarını açıklamasına kahkaha ile gülmekten başka yapılacak bir şey bulamadım. Buna karşı olduğumu söylemek bile gülünç olurdu uygar bir devlette. Bu yüzden uygar bir devlet haline gelebilelim diye bir proje açıklamak istiyorum. Bu proje üniversitelerimizdeki kitap sayısının uygar devletlerdeki üniversitelerin On da birinden daha olması sorununu çözmek içindir. Bu kitapların azlığını üniversitelerde insanların kendisini bireysel olarak geliştirememesine, evrensel düşünememesine, yabancı dilleri de ki büyük başarısızlığına sebebiyet vermektedir. Bunları gençlerimizin aşabilmesi için kütüphaneler en önemli yerlerdir. Çevresi sosyal tesislerle güçlendirildiğinde, kütüphaneler o bölgedeki uyuşturucu, sigara vb. kötü bağımlılıkları da büyük oranda azaltmaktadır. Fakat bunun için önce kütüphanelerimizin kitap sayılarını çağdaş seviyeye çıkarmamız şarttır. Öncelikli olarak kendi üniversitem de uygulama koyacağım bu projeyi, Deva Partisi teşkilatlanması ile diğer illerdeki üniversitelere de taşıma planım var. Bu projenin planı: Üniversite içinde Çağdaş Kütüphaneler Kulübü kurulacak. Bu kulüp bağış kampanyası başlatacak. Bağış kampanyasına şirketlerde bağış yaptığında vergi indiriminden de yaralanabileceği bir bağış kampanyası olacak. Bu kampanya da toplanan para ile de en uygun, en çok sayıda ve kaliteli birbirinden farklı kitapları hangi basım evi yada evleri basacaksa onlarla anlaşma sağlanarak kütüphanelerimize yeni kitaplar kazandırılacak. Bu kitaplar çağdaş ve akademik olacak. Kitapları sadece Türkçe çevirisi yapılmış kitaplar olmayacak, böylelikle kendini geliştirmiş biri çok daha geliştirebilme fırsatı bulabilecek üniversitelerimizde. Bu nesiler de ülkemizin en büyük umudu olacak. Projemi okuduğunuz için teşekkür ederim.

01.07.2020 / 15:41

6
Eyup Can Ünal Tekirdağ , Öğrenci

Merhabalar. Bir yüksek öğretim kurumundan mezun, mesleğini yapamayan bir birey olarak şunu haykırmak istiyorum; Hangi birime(ekonimi,eğitim,doğa,kültür sanat ve gençlik bunların başında) daha çok ulaşmak istiyorum diye düşünüp, bir karara varamamanın, ülkenin ne vahim bir durumda olduğunun, ki genellikle yanlış olduğunu düşündüğümüz durum ve işlevler hakkında fikrini beyân eden bir toplum olduğumuzu varsayarsak,Hangi birime yazmalayım? sorusunu bana sorduruyor olmanız bile iyi bir analiz, çalışma,emek ve çözümleme gerektirir.Bu içimi umutla kaplıyor. Birbirimizie "DEVA" olmanın vaktidir Umutla kalın.(Eski bir Marksist)

25.07.2020 / 20:19

6
Özcan Aksu Antalya , Diğer