Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

18 yaşında yiğenim, 10 yaşında oğlum, 5 yaşında kızım, Var... Ülkenin tüm çocukları, “NAMUSSUZ ve ŞEREFSİZ” sözcüklerini bu ülkenin Cumhurbaşkanı’ndan ve İçişleri bakanından öğrendiler...!!! Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımıza bu ülkenin devlet adamlarının bıraktıkları MİRAS bundan ibaret... Bence kendilerinden utanmalılar 😔

21.06.2020 / 09:30

4
Mustafa Koç Van , Yönetici

Şuanda Malatya da üniversitede okuyorum. Ve üniversitemizin gayriresmi olarak ötk başkanıyım ve üniversitede bir topluluğun topluluk başkanı görevini yürütüyorum. Şu yaşıma kadar hayatımı hep peygamber efendimiz Hz.muhammed (s.a.s) şu hadisi şerif-ine göre yaşadım. "Haksızlık, hukuksuzluk ve adaletsizlik karşısında susan dilsiz şeytandır" ve her zaman bu yapımdan dolayı vatan haini ilan edildim. Çünkü adaletsizlik karşısında susmadım, hak yenildiği zaman kendimi ortaya attım ve herzaman bir kesim tarafından dışlandım. Ortalama bir aydır Sayın Ali Babacan'ı sosyal sitelerden takip ediyorum. Gördüm ki gençliğin yanında olacağını dile getiren bir başkan kendisi. Böle dinamik, gençlerin ruhuna dokunan siyasetten birilerini görmek beni mutlu etti. İyiki varsınız yolunuz açık olsun. İnşallah en güzel yerlere ulaşırsınız Allahın izniyle. Başarılar.

22.06.2020 / 13:27

4
Sercan Erdem Malatya , Mühendis

Deva partisi kurulduğu zaman kamuoyu araştırma şirketleri devamın oy oranlarını yüzde 1.5 gösteriyordu. Sonra yüzde 2.5 lere çıktığı söylendi. Bu gün sosyal araştırma şirketinin yaptıgı ankette deva partisi yüzde 5.7 oy alıyor. Seçimlere kadar devamın oyları yüzde 20 veya 30 olacaktır. Turkiyenin geleceği artık deva partisi olacaktır. Başarılar diliyorum. Ben bu partiye güveniyorum. Bu partiyi ülke yararı için destekliyorum.

23.06.2020 / 22:59

4
Necati Atlı Şanlıurfa , Diğer

En çok insanların zaaflarını kullanmadan hür ve demokratik olarak sesim çıkacağı için.Bir kadın olarak ikinci sınıf vatandaş olarak görülmeden siyasetçe özgürce çalışabileceğim için DEVA PARTİSİ diyorum ve istanbul kurulumunda ilde görev almak istiyorum.SAYGILARIMLA.

24.06.2020 / 23:55

4
Şükran Dokgöz İstanbul , Emlakçı

Türkiye gibi cennet bir vatanın artık daha çağdaş, özgür, adaletli bir yer/yuva olmasını istiyorum. İnsanların birbirleri ile kavga etmediği, yüzlerin güldüğü bir ülke arzuluyorum. Herkesin korkmadan birbirini eleştirmesini ve bunun doğrultusunda yeni fikirler ortaya atmasını ve ülkemizi daha da yaşanabilir bir yer yapılmasını istiyorum. Gençlerimizin hayallerinin artık gerçek olmasını ve hayattan ümit kesmediğini görmek istiyorum. Birileri lüks ve sırça köşklerde yaşarken bazıları da çocuğuna ekmek bulma çabası içerisinde olmasını ve parası olmadığı için intihar eden kişilerin olmasını istemiyorum. Artık bu ülke de ayrımcılık ve kutuplaşma olmasını reddediyorum. Bir genç olarak ülkemi daha yükseklere çıkartmak istiyorum. Kendi dükkanımı açmak ve ticaret yaparak bir marka oluşturmak; bu markayı da Dünya da Türk adı altında sergilemek istiyorum. Artık teknoloji ürünlerimizi kendimizin yapmasını istiyorum. Tarım alanında yeniden gelişmeyi ve artık gençlerin hayallerini gerçekleştirmesini sağlamasını istiyorum. Artık kutsal sayılan tarihi ve dini kutsallarımızı siyasete malzeme yapılmasını istemiyorum. Din adı altında artık dalkavukluk yapılmasını istemiyorum. Birilerinin menfaati için dinimizin kullanılmasını reddediyorum. Genç ve vatanaşlarımızın artık rahat etmesini ve huzura - devaya kavuşmasını istiyorum. Hayallerini yurt dışında değil Türkiye de aramasını ver gerçekleştirmesini istiyorum. Adam kayırmanın, torpilin veya halk ağzıyla dayının olmasını istemiyorum. Eğitimin yeniden düzelmesini herkesin yeteneğine göre eğitim almasını istiyorum. Kendi vatandaşımız aç gezerken bazılarına 80 milyar dolar harcanmasını istemiyorum! Kısacası Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu ülke de onun ilkeleri ile yeniden ağaç gibi büyümesini istiyorum. Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Devletçilik, Laiklik, İnkılâpçılık bu ilkelere bağlı kaldığımız ve tarihi doğru okuduktan sonra her şey yoluna girer ve düzelir. Ey gençler size sesleniyorum gelin bu düzeni değiştirelim!...

25.06.2020 / 20:23

4
Barış Şahin Ankara , Diğer

Algı ağının hüküm sürdüğü bir ortamda, Ticaret yapmak mümkün mü? Müşteri Ticaretin reel tarafıdır. Müşteri varsa, Ticaret yapılır. Bu mevzuyu, iki aşamada ele almak istedim. Gelişmiş Ülkeler ve Gelişmemiş yada Gelişmekte olan Ülkeler. Gelişmiş Ülkelerde Ticaret müşteri odaklı yapılır. Müşteri memnuniyeti Ticaretin olmazsa olmazıdır. Ticaret müşteri memnuniyeti üzerine dizayn edilir. Müşteri, kalite tercihine göre alış veriş yapar. Üreticiler, müşteri çekmek için, üretimi kalite üzerine tesis eder. Üreticiler, müşteri memnuniyetini maksimum düzeye çıkarmak için, konusunda uzmanlaşmış eğitmenlerden, eğitimler alırlar. Müşteri odaklı seminerlere, panellere katılırlar. Kendilerini, kaliteli üretim ve müşteri memnuniyeti alanında geliştirirler. Rekabetin yoğun olduğu bir piyasada Üreticilerin, müşteri memnuniyetini sağlamak adına bu eğitimleri sürekli almaları, Ticaret hacminin yükselmesine ve piyasada tanınmasına neden olur. Ticari bir başarı, ancak böyle sağlanır. Burada altını çizmek istediğim bir nokta var ki, o da Ticari alış verişlerde, maksimum harcama yapan, Müşterilerin nitelik yapısıdır. İmkanları yüksek Ülkelerde, alış verişler için limit, pek sorun olmaz. Gelir düzeyi yüksek olan ülkelerde Üretim kalite ve müşteri memnuniyeti doğrultusunda gerçekleşir. Üretime konu ürünlerin, üretimi Ülke kaynakları dışından, sağlanan hammadde ile, yapılmış olsa dahi, Üretici Firma, Üretim Pazarlama ve Satış ilkelerine uygun kalitede, Üretim yapar. Müşteri memnuniyetini, her zaman ön planda tutar. Robert Bosch”un bir sözü yazdıklarımı özetliyor. “İnsanların güvenini kaybetmektense, para kaybetmeyi tercih ederim.” Sonuç itibari ile Üretime konu kaliteli Ürünler; Gelişmiş Ülkelerde marka kimliğini alır. Gerek Ülke çapında ve gerekse Uluslararası arenada Pazar ağları genişlemiş olur. Bu Ülkelerin Ürünleri kendi insanları için ucuz Bizim gibi GELİŞMEKTE olan Ülke insanları için, çok pahalıdır.

01.02.2022 / 16:44

4
Ahmet Hafızoğulları İstanbul , Bankacı

Altı boş proje ve programlar çökmeye mahkumdur. BU İKTİDAR ; 15 Temmuz dan sonra Kamu Çalışanlarının büyük çoğunluğu, doğru düzgün araştırma yapılmadan işten çıkardılar. Toplumsal bir tepki gelince, haksızlığa uğradığını iddia edenlerden, itiraz dilekçesi istediler. İtiraz dilekçe sayısı, işten çıkarılan kişilerin sayısından çok olunca, işlem yapmada kilitlendiler. KRİZ masası kurdular. Oysa en başta yapmaları gerekeni, en sonda yaparak, işleyişi hakkaniyetli yapabilirlerdi. Sonuç olarak, Kamu Hizmetleri aksadı. Vatandaş mağdur oldu. Daha çok örnek var. Otomobil Camlarından siyah FİLMLER kaldırılacak, dediler. Toplumsal tepki ile geri çektiler. EKONOMİ KRİZ yok dediler. Ama Destek Programları çıkardılar. Yine de Piyasaların ateşini söndüremediler. Termal Santral Bacalarına, filtre takılmayacak diye, Meclis de karar aldılar. Toplumsal tepki gelince, geri adım attılar. Diplomasız ve Liyakat”a uymayan bir çok atamalar yaptılar. Tepki ve Protestolar gelince, geri çektiler. Enflasyonla Toplu mücadele dediler, Enflasyon tarihi rekor kırdı. Yerli Mal Milli Mal dediler Çiftçileri ve Üreticileri İthalat ile vurdular. Dolar için Milli Mücadele başlattılar, Millete Dolarlarınızı bozun Türk Lirası alın dediler, Dolar uçtu. Türk Lirası çöktü. Rus Uçaklarını önce düşürdük deyip kahraman oldular. Rusya”nın yaptırımları neticesinde, Uçakları Fetö düşürdü dediler. Paralı Eğitim olmayacak diye, Dershaneleri kapattılar. Yerine ismi değişik Paralı Etüt Merkezleri kurdular. Nitelik özelliği olmayan, Paralı Özel Üniversiteler kurdular. Rahibi vermeyeceğim dediği günün ertesi sabahı, Rahibi verdiler. Mısır, Suudi Arabistan ve Suriyeyi vsss düşman ilan ettiler. Sonra gidip, para istediler. En son COVİD 19 gerekçesi ile MECLİSİ tatil ettiler, ama Okulları Öğretime açtılar. Sayamayacağım kadar, asla yapmam dedikleri ne varsa, yaptılar. Ama başaramadılar.

08.02.2022 / 17:53

4
Ahmet Hafızoğulları İstanbul , Bankacı

Öncelikle söylemem gereken şey ekonomi yol haritası sunumunu dinledim. İçerik ancak iktisatçıların fikir sahibi olacağı kadar kalabalık, anlatım ise herkesin sıkılacağı kadar boğucuydu. En iyi matematik öğretmeni en iyi matematik bilen değil, en iyi aktarandır. Politikada maksat halka izah edilemezse (hele ekonomide) KEYNES dahi olsanız söyleminizin önemi yok. Politikalar madde madde okunmak yerine başlıklar altında toplanarak sunum yapılmalıydı. Ve sunumu da GENEL BAŞKAN yapmalıydı. Ayrıca toplantıdan önce bilgi veren arkadaşımı da lütfen değiştirin. Eğer tekdüze, heyecansız, belli noktalarda dikkat toplamayan, içine espriler yedirilmemiş, siyasi laf çakmalar olmayan bir sunum yaparsanız şu an karşılaşılan durum sürpriz olmaz. DEVA'nın en iddialı olduğu alan ekonomi. Berbat bir kriz yaşanıyor. Bu krizden kurtuluş reçetesi olan program açıklanıyor fakat hiç bir yerde dikkat çekmiyor, haber olmuyor. Bu konuda basını suçlamanın anlamı yok. Maalesef o büyük çalışmayı sunamayarak hata etti parti. Umarım sonraki çalışmalarda dikkat eder. Enerjinizi yükseltin. Bu ses yükseltme anlamına gelmez. Sayın Babacan ve Yeneroğlu haricinde yeni yüzlere ihtiyacı var partinin. Hedef kitleniz gençler olmalı yani 35 yaş altı insanlar. Açıkçası artık harekete geçilmez ise 2-5 arası bir yere konumlar parti kendini. İktidar olmak istiyorsa harekete geçme zamanı.

14.02.2022 / 09:45

4
Mustafa Adıgüzel Ankara , Ekonomist

Hayaller Paris gerçekler Eminönü ! Önceki yazımda ifade etmiştim. Bu Ekonomi Bakanı, gerçekten Ekonomiden anlamıyor. Bir ay önceki yazımı Hatırlarsanız; Nasreddin Hoca”nın bir fıkrasını, yazımın anlaşılması adına, örnek olsun diye kullandım. Fıkra da Hoca Efendi, kapısının önüne diken ekiyordu. Mevcutlardan, gelecekle ilgili kombinasyon kuramayan bir Yönetici, işte böyle çuvallar. Bir ay önce hatırlarsanız! İngiltere ye gitmiş, iştahı kabarık insanların Türkiye"ye gelmesinden bahsetmişti. Temmuz ayında enflasyon tek hanelere inecek, her şey yoluna girecekti. Şimdi ise 2023 e kadar Enflasyonun çok fazla inmeyeceğini açıklıyor. Daha içinde yaşadığı Ülkenin, ne kadar? kırılgan bir ekonomiye sahip olduğunu okuyamayan bir adamın, Ülkenin ekonomisini düzeltmesi, nasıl beklenir? Yaprak kımıldasa, rüzgarı piyasaları altüst ediyor. Böyle bir ortamda Küresel Hareketleri hesap edemeyen bir Ekonomi Bakanını düşünün. Bu talihsiz öngörüleri Ülkemize büyük zarar verdi. Verecek de. Basit ve seviyesiz beklentileri gerçekleşecekmiş gibi anlatmak, Vatandaşa boş hayaller satmaktır. Unutulmaması gerekir ki,Salgın Hastalıkları, Savaşları, ekonomik yaptırımları hesap etmek, erdemliliktir.

10.03.2022 / 19:21

4
Ahmet Hafızoğulları İstanbul , Bankacı

Ali Babacan'ın sıklıkla vurguladığı "gençlik ile beraber" görüşünün ne kadar hayata geçirilebileceğinden şüpheli olduğum şu dönemde partinin üst yönetim ekibindeki herkesin +30 olduğunu internet siteniz aracılığı ile görmek beni biraz üzdü. Açıkçası genç isimler görmek beni mutlu ederdi. Çünkü Ali Babacan'ın ileride baş etmesi gerecek olan siyasi süreci basına verdiği demeçlerde sürekli arka sıraya atıp önceliğinin bilimsel ve sorgulanabilir doğrular üzerinden siyaset yapmak olacağını dile getirmesi bana biraz Besim Tibuk marjinalliğini anımsatıyor. Tabi bu konulardan önce Türkiye siyasetinin çıkmaza girip giremeyeceği tartışması daha önemli olabilir. Kendisi bu konu hakkındaki görüşlerini de belirtir ise mevcut seçmenlerin ilerideki siyasi süreç hakkındaki endişeleri bir nebze hafifleyebilir.

16.03.2022 / 05:34

4
Tuna Gökçe Ankara , Öğrenci