Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

Merhabalar, yapılması ülkemiz için bir zorunluluk haline gelmiş, partimiz meclise girdiğinde, ortak istişare ile yapılacak olan anayasa değişikliği hakkında bir önerim var. Öncelikle anayasada temel hak ver özgürlükler sıkı sıkıya güvence altına alınmalı; yalnızca yargıç kararı ile temel hak ve özgürlüklere dokunulmalı, anayasamızda yer alan ''yetkili makamın yazılı emri ile'' kısmı kaldırılmalıdır. Yine göz altı ve el koyma süreleri 24-48 olarak değil, 6-12 olarak yeniden kaleme alınmalıdır. Seçim barajı da %5 olmalıdır. Cumhurbaşkanı seçiminde ise; meclis cumhurbaşkanını emekli yüksek hakimler arasından seçmelidir zira siyasi partilerin gösterdiği her adayın içinde bir gram dahi olsa taraflılık vardır. Emekli yüksek hakimler arasından seçilirse, hem Cumhurbaşkanı hukuk bilmiş olacak hem de tarafsızlığından şüphe edilmeyecektir. Anayasa'da çakışan iki madde vardır: Bunlardan birisi seçilen bir milletvekili bütün milletin vekilidir derken diğer madde bir ilin mecliste temsilcisi kalmaz ise o ilde ara seçime gidilir demektedir. Bu çakışma giderilmelidir. Eski sisteme dönüldüğünde, olağan üstü hal dönemlerinde çıkarılan, kanun hükmünde kararnamelerin etkin denetimi için, ilgili madde: ''OHAL DÖNEMİNDE ÇIKARILAN KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELER, OHAL DÖNEMİNE HİZMET ETTİKÇE, AYM DENETİMİNE TABİ DEĞİLDİR, OLAĞAN DÖNEME DÖNMEYE HİZMET ETMEYEN KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELER AYM DENETİMİNE TABİDİR.'' Yoksa 1996 içtihadından, esasa bile girmeden usulden dönen komik yargı kararları çıkmaktadır. Doğal Hukuk ilkelerine uygun, demokratik zemine oturulmuş, parlamenter sisteme dayalı anayasa oluşturulduktan sonra, bu anayasanın değiştirilmesi zorlaştırılmalıdır. Yeni anayasa değişikliğinin kabulü 3/5 ile TBMM'den çıktıktan sonra 1/2 ile onaylanması gereken, sadece ve sadece anayasa değişikliklerinde görev alacak, tamamı hukukçulardan oluşacak, yeni anayasa ile oluşturulmuş SENATO'ya gönderilmelidir.

09.05.2020 / 02:55

3
Hakan Ender Sert Gaziantep , Öğrenci

Sayın Deva Partisi ailesi ,kurmuş olduğunuz partinizin tüzüğünü ve diğer alanlardaki görüşlerinizi okudum. Bir vatandaş olarak çok beğendim. Çünkü İnsan odaklı çalışmayan hiç bir zihniyet başarılı olamaz. Geçici başarılar mutlaka bir gün son bulur ,insan odaklı çalışarak Demokrasi ve Özgürlükler konusunda büyük atılımlar yapacağınıza yürekten inanıyorum. En önemlisi şeffaf, dürüst, hesap verilebilir ve adil bir yönetim anlayışının mutlaka oluşturulması gerekmektedir. Partinizin bunları başaracağına inanıyor ve sizleri destekliyorum.

09.05.2020 / 15:37

3
Sakip Karademir Ordu , Polis

Merhaba. Okuma listemde yer alan Akıllı Yatırımcı (Benjamin Graham) kitabı 47 yıl önce (1973) yazılmış bir kitaptır. Sermaye piyasası yatırımlarını örneklemektedir. Yaklaşık 25 yıldır özellikle uzun vadeli hisse senedi alım satımı yaparım. Kitabı okumaya başlarken şu geldi aklıma. 2020 yılındayız. 80 yıl öncesi 1940 yılı oldu; 80 yıl sonrası 2100 yılı olacak. 1940 yılından bu zamana kadar değişmek zorunda olanlar değişebildi mi? Ülkemiz nezdinde düşünelim. Değişen-değişmeyen listenizi yapmaya çalışın. Geçmişin arşivini analiz ederken doğruya eğri, eğriye de doğru demeden rasyonel düşünmek zorundasınız. Hatalı kararları, yapılması gerekenleri geçmiş yılları geri getiremediğimiz için değiştiremiyoruz. Giden gitti; kalan kaldı. Öyleyse gelecek yıllar için ne öngörüyoruz? Ülkemizin istikbali ve istiklali için planlama, programlama, kurgulama, zaman ve zemin uygunluğuna göre yatırımlar, tasarruf olanakları vb. olmazsa olmazları yapabiliyor muyuz? Günü kurtarma telaşında olan siyasetimizin siyasetçileri buna izin veriyor mu? Siyasi partileri hisse senedi olarak düşünelim mi? Hangisine devletiniz ve milletiniz için uzun vadeli yatırım yaparsınız? Adı geçen yatırımı rantçılık olarak değerlendirmeyiniz. Ülkemizin ve milletimizin istikbali ve istiklali olarak değerlendirmeye alınız. AKP, MHP, CHP, İyi Parti, HDP, DEVA Partisi veya Gelecek Partisi AKP : Sat ve ÇIK MHP : CHP, İyi Parti, HDP,Gelecek Partisi : Al-Sat yapılabilir Ben Deva Partisine uzun vadeli yatırım kararı alırım. Neden mi? Güçlü bir yönetim kadrosu. Bilim,akıl ve istişareden yana olunması. Dürüst, şeffaf ve hesap verilebilir siyaset anlayışı Demokrasinin amaç olması Bireysel liyakata değer verilmesi Rasyonel düşüncenin ortak payda da buluşması Ötekileştirmenin ve kutuplaştırmanın son bulacağı inancımın olması Önce İnsan denilmesi İç ve dış politikadaki siyaset açmazlarının ve çıkmazlarının bertaraf edilecek olması Ekomomik gidişatın öngörülebilir olacağı ...

10.05.2020 / 13:46

3
Mehmet Engin Doğan Ankara , Yönetici

Selam ülkemiz için daha çok çalışacağımız DEVA lı güzel günlere.Arkadaşlar sizede itici geliyordur eminim takım elbise yi giyen iktidar partisinden kim varsa vatandaşa iki üç perde üstten bakması ve samimiyetsizliği.İnanın konuştuğum görüştüğüm insanlar takım elbiseli görünce kaçmaya başlıyoruz diyor.Bir hor görülme veya ezilme veya ezecek hissi gibi diyor insanlar ünüforma gibi geliyor artık bize diyorlar.Tabi burda şunu da unutmamak lazım Mevlana nın dediği gibi Nice insanlar gördüm üzerinde elbise yok, Nice elbiseler gördüm içinde insan yok, sözünüde unutmadan insanlara doğru olanı yalansız olanı ve onunla birlikte olduğumuzu onun yanında olduğumuzu hissettirirsek gönülleri kazanan biz oluruz.Tek yapmamız iktidarın kısır döngüsüne takılmadan onlarla kısır alışagelmiş tartışmaları yapmadan insan odaklı kim olursa insanca yaklaşıp dertlerine DEVA olmak olmalıdır.Saygılarımla

11.05.2020 / 15:02

3
Ömer Kaya İzmir , Serbest Meslek

Umarım ileride hayallerimizi kendi vatanımızda kurabileceğimiz bir ülke için samimi ve başarılı bir çalışma yürütürsünüz. Gelişmiş ülkelerde de olduğu gibi kentten köye göçün teşvik edilmesi ve Türkiye'nin kırsal alanlarının doğa ile uyumlu verimli bir üretimin benimsenmesini ve böylece köylerde yaşayan insanların gelirlerinin yükselmesiyle şehirlerde ki baskının azalması ve daha modern daha yeşil ve sakin bir Türkiye hayal ediyorum. En temel kaliteli gıda ürünlerinden, yüksek teknoloji ürünlerine kadar üretebilecek bir potansiyelimizin olduğunu düşünüyorum. Bu hususta gerekli olan bütün konularda yapılması gereken reformları Deva partisinin yapabileceğini düşünmek istiyorum çünkü artık başka bir 20 yıl kayıp etme lüksümüz yok. Teşekkür ederim, iyi çalışmalar.

12.05.2020 / 13:32

3
Haktan Özden İstanbul , Öğrenci

Ülkemizin geleceği, Sn Ali Babacan ve ekibinin uygulamaya hazır oldukları ekonomik program ile yeniden inşa edilecektir. Dün bu ülke’nin ekonomisini başarıyla yöneten Sn.Ali Babacan’ın, bir araya getirdiği kadro halkımıza umut olacaktır. Böylesine bir süreç içerisinde Sn. Ali Babacan ve kurucu üyeler ile Deva’ya gönül verenlerin ellerini taşın altına koymaları ve desteklerini esirgememeleri çok değerli. Demokrasi ve Atılım Partisi tüm Türkiye’ye hayırlı olsun, tüm ekibe başarılar dilerim..

14.05.2020 / 00:27

3
Emre Altun Ankara , Avukat

Serbest Kürsü'nün ana amacının ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Sadece tahminlerde bulunabilirim. Ana amaç ne olursa olsun bu uygulamanın partiye faydalı olacağını düşünmekteyim. Parti profili elbette Serbest Kürsü değildir. Parti profilini oluşturan, şu anda resmen görevde olanların arı gibi çalıştıklarından eminim. Parti profilinin (parti temsilcilerinin) öncelikle Merkez Yönetim Kurulu, il ve ilçe teşkilatlarında görev alacaklar olacağını ve daha sonra üyelerin oluşturacağını düşünüyorum. Partinin tüzüğünde kadın kotasının %35 olacağı yazılıdır. Merak etmekteyim. Serbest Kürsü'de niçin yok denecek kadar kadın yorumcu var? Kadınların erkekler kadar memleket meselelerine kafa yorduklarını ve çözüm önerileri olduğunu, olması gerektiğini düşünüyorum. Kadının olmadığı hiç bir teşkilatın, yapının başarılı olacağını düşünmüyorum. Sadede geleyim. DEVA'da kadın olmalı. Her kademede olmalı. DEVA'da kadın etkin ve verimli olmalı. Serbest Kürsü'de de kadın olmalı. Kadınların sözlerini, düşüncelerini erkekler öğrenmeli. DEVA'daki kadınlar diğer partilerinkilerden daha cesur olmalı. Kadınlar erkeklere seslerini duyurmalılar ki; anlaşılabilsinler ve erkekler ile kadınlar beraberce gerçek başarıyı yakalayabilsinler. Sadece erkeklerin olduğu bir yerde çalışmalar her zaman topaldır ve hedefe çoğu zaman ulaşılamayabilir. Hedefe erkeklerle kadınların beraberce yürümesi dileklerimle,

14.05.2020 / 01:35

3
Fethi Gönen Kocaeli , Mühendis

Merhaba, Milletimiz günümüz siyasetinde bağıran, parmak sallayan, hakaret eden, ötekileştiren, kutuplaştıran, dışlayan, vizyonsuz ve popülist siyaset ve siyasetçilerden yoruldu. Kucaklayan, ötekileştirmeyen, birleştiren, din, dil, ırk gözetmeyen, torpilin değil liyakatin ön planda olduğu bir siyaset ve siyasetçilere ihtiyaç olduğu kanaatindeyim. İyi Çalmalar. Saygılarımızla.

15.05.2020 / 08:23

3
Mehmet Selim İpekeşen İstanbul , Bankacı

I. Meşrutiyetten itibaren hayatımıza giren siyasî partilere, günümüzde hâlâ yeni partiler eklenmektedir. Tarihlerin değişmesiyle, halkta ortaya çıkan talepler de değişmektedir. Mevcut konjonktüre göre program hazırlayan siyasî partiler, halkın isteklerine kulak kabartma mecburiyeti hissetmektedirler. Fakat günümüzde, 18 yıllık Ak Parti iktidarı ciddi bir şekilde halktan bir kopuş yaşamakta ve ülkenin sorunlarına çözüm bulamamaktadır. Antidemokratik kararlarla, seçilmiş belediyelere atanan kayyımlar, ülkede seçimlere ve demokrasiye olan inancı zedelemektedir. Devlet aklıyla değil de, şahsî keyfilikle yönetilen ülkemiz için artık sorunlar çözümsüz hâle gelmiştir. Sürekli bir ayrıştırma ve ötekileştirme, her geçen gün artan adaletsizliklere tanıklık etme, korku ve yıldırma yöntemleriyle ifade ve basın özgürlüğünün sınırlandırılması gibi en demokratik haklar çiğnenmeye devam etmektedir. Eğitimin bozukluğu, atanamayan binlerce öğretmenin kronikleşen sorunları, ücretli öğretmenlikle öğretmenlik açığını ucuza kapatma yoluna gidiş gibi sorunlar eğitimin sadece belli başlı problemleri olarak göze çarpmaktadır. Adalet konusunda gün geçmiyor ki yeni bir hukuksuzluğa tanıklık etmeyelim. Halkı tehdit edenlerin, halka aba altından sopa gösterenlerin ve aleni bir şekilde hakaret edenlerin hiçbir cezaî işleme tabii tutulmaması, artık adalete olan güveni yok etmiştir. Şahsî düşünce ve ifadelerini demokratik bir şekilde dile getiren gerek yurttaşlarımız gerekse gazeteciler hakkında derhal soruşturma açılması, çifte standardı ve siyasallaşan yargıyı bizlere hatırlatmaktadır. Ekonomide yaşanan kriz, halkın belini kırmış, yakın zamanda halkın tanzim kuyruklarında oluşturdukları tablo hafızalardan silinmemiştir. Emeklinin geçim derdi, işsizin çaresiz kalışı, üniversite okuyan öğrencilerin henüz öğrenciyken duydukları gelecek kaygısı artık dayanılmaz hâle gelmiştir. Tepeden tırnağa batan bu ülke şartlarında, Deva Partisi'nin kuruluşu zarurîdir ve Deva Partisi sorunların çözümüne taliptir.

15.05.2020 / 19:29

3
Çağdaş Kaplan İstanbul , Öğretmen

“Liyakat” ın anlamı nedir? Türk Dil Kurumu Sözlüğü’nde “Bir kimsenin, kendisine iş verilmeye uygunluk, yaraşırlık durumu, bir işi yapabilecek yetenekte olma, yeterlik” olarak açıklanmış. Kendi kendime sordum : Evimdeki bir eşyam arızalansa ustalardan kimi tercih ederim? Yaptığı işi yüzüne gözüne bulaştıran, bana her zaman sadık olan arkadaşımı mı, yoksa adını duymadığım ama dostlarımın bana “aradığın iyi usta budur, gözün arkada kalmaz” dedikleri kişiye mi teslim ederim? Bir örnek daha: Çocuğumun eğitimcisini seçme özgürlüğüm ve yetkim olsa kimi seçerim? Cahil ve arkadaşım olan öğretmeni mi, bilgisini ve tecrübesini ispatlamış liyakatli öğretmeni mi? Nisa Suresi 58. ayetinin Diyanet meali : “Allah size, emanetleri mutlaka ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emrediyor. Doğrusu Allah, bununla size ne güzel öğüt veriyor! Şüphesiz ki Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir.” Diyanet’in tefsirinden bir kesit : “Burada emanetin yerine getirilmesi, ehline verilmesi ve insanlar arasında adaletle hükmedilmesi yönündeki emirlerin muhatapları genel olarak bütün insanlar, özel olarak müminler ve daha özel olarak da yöneticiler gibi emanet ve adaletten kamu adına sorumlu olan şahıslar ve kurumlardır." Toplumun önderleri işinin ehli olan liyakatli insanlardır. İş bilmezler, cahiller hiçbir zaman önder olamamışlardır. Kendilerini önder olarak tanıtan liyakatsizler ise o toplumu uçuruma sürüklerler. Bu yorumu niçin yazdım? : DEVA Partisi’nin programını okumaya başladığımda gördüm ki; “liyakat” kavramından sıkça bahsedilmektedir. Bir yorumcu ise liyakatin gerekli olmadığını yazmış. Amacı sondaj mı, kinaye mi, gerçek düşüncesini açıklamak mı? Gerçek düşüncesi olduğunu varsayarak, bu yorumcunun düşüncelerine katılmadığımı bildirmek istedim.

16.05.2020 / 15:27

3
Fethi Gönen Kocaeli , Mühendis