Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

Öncelikle partinizin vatana ve millete hayırlı uğurlu olmasını ve ileride iyi işlerle anılmasını dilerim. Burada paylaşacağım şeyler aslında bilinen şeyler, günümüzde sıkıntıları bir nebze çıkmakla birlikte gelecekte daha vahim sonuçlarla karşılaşabiliriz. Petrol zengini ülkelerin ana politikası şudur. Petrol gelirleriyle tarımsal olarak zengin olan ülkelerde yatırımlar yaparak kendi tüketimlerini garantiye alabilmektir. Yani şöyleki, Örneğin: Suudi arabistana bağlı savola grup adı altında ülkemizdeki yağ fabrikasını satın alan bu ülke vb gibi ülkeler, kendi ihtiyaçları için bu fabrikaları satın almışlardır, isteseler ülkemizdeki çoğu yağları satın alabilecek imkanlara sahiptirler. İstedikleri gibi de manipüle edebilirler, aslında yağ fiyatları kaşıkçı olayından sonra 15 TL'den 60 TL'ye fırladı. Biz yabancı yatırımcıları ülkemize çekerken iyi birşey yapıyoruz ancak belirli sınırlamalar getiriyormuyuz? Ayrıca ihracat yaptıklarında bu teşviklerden de faydalanıyorlar mı? mesela 1 litre yağı bizler 118 TL ye satın alırken onlar 100 TL yi satın alıyorlar? Birçok arap ülkesi petrol bakımından zengin ancak tarımsal olarak bizlere bağımlıdırlar. Kendi ülkemizde ki zeytin yağı, şeker, un vb gibi birçok temel gıda maddesini iç ihtiyaç giderilmeden ihraç mı ediliyor? Bu tarz ülkeler yatırım yaparken kesinlikle sınırlama getirilmeli, en az ürettikleri yağ, şeker, un vb gibi tarımsal ürünleri iç piyasayı karşılayabilmeli sonra fazlası dışarıya verilmelidir. Çünkü kendi ihtiyacımızı karşılamadan, tamamını dışarıya ihraç etmek ve bu ihraçtan dolayı bu tarz şirketlere teşvik ödemek ülkemizi ileride çok kötü durumlara sokar. her arap ülkesi yani tarımsal olarak fakir ancak petrol zengini olan ülkeler ülkemizde kendi tedariğini oluşturmak için fabrika kursa, kesinlikle iç piyasaya sürmelerine gerek olmadan tamamını kendi ülkelerinde tüketirler. Madem tarım ülkesiyiz. Tarımsal ürünlerimizin kontrolleri elimizde olmalı, başkası kendi silahımızla bizleri vurmamalı. kaybeden biz oluruz.

10.12.2021 / 13:45

3
Mesut Gök Siirt , Akademisyen

Anketler yapılmasını istiyorum sitenizde her hafta yayımlanacak ve herkesin katılabileceği anketler çünkü halkımızın neleri istediğine nasıl daha iyi olabileceğine gelecekten neler beklediklerine dair bir çok alanda anketler yapılsın ki insanları daha iyi anlayabilin ve bu konuda harekete geçin.

27.12.2021 / 01:34

3
Selen Nur Atmaca Diyarbakır , Öğrenci

%20 den faz ile Yurt dışı kredisi (borç) alacaksın. % 10 faizle le Merkez bankasının, arka kapısından Yurt içi Bankalara, (borç) kredi vereceksin. Aradaki %10 zarar da, Milletin faturalarına, gıdaya vs.. Zam olarak yansıtacaksın. Sonrada, faiz haram diyeceksin. Döviz kredisi alarak, Ülkemizi dövize endeksli borçlandıracak Türk Lirası mevduatlarına, döviz garantisi getireceksin. Sonrada Ulusal paramız, Türk Lirası diyeceksin, aklımızla oynuyorlar.

27.12.2021 / 16:54

3
Ahmet Hafızoğulları İstanbul , Bankacı

Türkiye cumhuriyetinde siyasi partiler mitingler yapıyorlar insanlar erkenden gidiyor güneşin altında yada soğukta saatlerce bekliyor lider geliyor uzun uzun konuşuyor kimse hiçbir şey anlamadan dönüyor yere attıkları parti malzemeleri de cabası o malzemeler için paramız çarçur ediliyor üstelik teknoloji çağında mitingin hiçbir anlamı yok onun yerine TV programları sosyal medya anlatımları gibi teknolojinin olumlu kazanımlarının kullanılması bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak isteğimdir ikinci isteğim ise iktidar ve ortağı gelmese bile diğer parti liderlerinin olduğu bir masada ülke sorunlarının tartışılmasıdır..

29.12.2021 / 22:53

3
Umut Çayıroğlu İstanbul , Öğrenci

ÜLKEMİZDE MUHALEFETTE BULUNAN MEVCUT 119 SİYASİ PARTİYE ÇAĞRIMDIR. Türkiye, Anayasanın kurallarına göre yönetilen Demokratik ve Sosyal bir devlettir. Dolayısıyla, halktan yetki alarak mecliste görev yapan bütün milletvekilleri Göreve başlamadan önce Anayasaya bağlılık yemini ederler. Bu nedenle hiç bir kanun, hiç bir kararname, hiç bir yönerge Anayasadan üstün değildir ve Anayasanın ilgili maddelerine karşı olamaz. Bundan dolayıdır ki, Ülkeyi yönetenler tarafından belirlenen Emekli maaşları kesinlikle ülkedeki "ASGARİ ÜCRETİN" altında olamaz. Adı üzerinde Asgari ücret, bir kişinin alması gereken, belirlenmiş en düşük ücret anlamına gelir. Aksi bir durum, aksi bir uygulama "Anayasanın 2. Maddesinde yer alan "Sosyal devlet" ilkesi ve 10. Maddesinde yer alan "eşitlik" ilkesine uyulmaması anlamına gelir. Durum bu derece ortada iken, mevcut 119 siyasi partinin ivedilikle ortak bir dilekçe ile mevcut emekli maaşları hakkında verilen kararın iptali ve gerekli düzenlemenin yapılabilmesi için yetkilendirildikleri halk adına Anayasa mahkemesine başvurmaları gerekir.

06.01.2022 / 13:43

3
Selahattin Türkoğlu İstanbul , Kimyager

Merhabalar Genellikle serbest kürsüde üzerinde çalışmalar yaptığım yerel yönetimler ile ilgili paylaşımlar yapıyorum. Bu gün çok daha genel ülkemizin genel siyasi iklimi ile bazı şeyler söylemek istiyorum. Çok kısa ve özetle söylemek gerekirse şu an ülkemizde hem hükümet hem muhalefet bize nasıl siyaset yapılmazın örneklerini bir bir sergiliyor. Hiç biri diğerinden aşağıya kalmıyor. Halkımız bu iki basiretsiz yönetim gücü arasında sıkışmış talihsizce olanları izliyor. Ülkenin siyasi gündemini her iki güç içinde paralı ve/veya gönüllü trolller , kalemler belirliyor. Şu an ülkemizde siyasi açıdan bir akıl tutulması , diğer ifade ile bir fetret dönemi yaşanıyor Bunun neticelerini ise halk herşeyiyle ödüyor yıllardan beri gelen feraseti ile göğüslemeye çalışıyor?Peki bu daha ne kadar devam edecek? Bu halk için birşeyler yapmanın,bu fetrey devrini sonladırıp yükselişe geçmenin zamanı gelmedi mi? Akılcı merkezi yönetimi ile çözümcül yerel yönetim anlayışlarıyla, çözüm üreten , refahı arttıran,bolluk bereket sağlayacak, her alanda huzur getirecek, en önemlisi halkı mutlu edecek bir siyaset dili bir siyaset hareketinin gereği bir çığ gibi artıyor,artmakta. Bu köhneleşmiş anlayışları sona erdirmenin tam sırası değil midir? Sessiz çığlıkları duyacak olan Deva Partisi ;tüm kararlılığı, tüm çalışma azmi ile artık Türkiye'ye yepyeni bir siyasi alternatif olacaktır, olmalıdır. Bunun için tüm evrensel değerleri bir kutup yıldızı varsyarak halkın mutluluğu, ülkenin refahı ve gelişimi için kararlı olmak, çok çalışmak zaruriyettir. Başka bir ülkemiz yok. Başka Türkiye yok. Türkiyemizi vatanımızı ve bu ülkede yaşayan tüm yurttaşlarımızı hakettikleri yaşamı, mutluluği ve refahı sağlamamız gereklidir. Yepyeni bir siyasi dil,yepyeni projeler,yeni anlayışlar getirmeli ve bunları sürdürülebilir kılmamız ödevimizdir. Herkese saygılarımla, hepberaber sağlıklı ve mutlu günlere.

05.05.2020 / 23:43

3
Ersan Arsen Hubeseryan İstanbul , Avukat

Türkiyenin içler acısı durumunu gördükçe içi kan ağlamayan tek bir vatan evladı yoktur. Burada yazılan görüşlerin çoğunu okudum herkes içi kan ağlarcasına birşeyler anlatmış fakat çoğu yazı şikayet içeriyor. Herkes şikayetçi olduğu rahatsızlık duyduğu durumları getirmiş, bu da bir görüştür elbette sonuçta şuan fikirlerimizi serbestçe ve özgürce ifade ettiğimiz bir flatform oluşturulmuş bu platformda yazılanlara saygı duymak gerekir bende yazılan herbir cümleye saygı duyuyor birçoğuna da katılıyorum. Burada ifade etmek istediğim asıl konu; şikayetler değil de fikir ve tavsiyelerin biraz daha dile yoğunlukta olması güzel olurdu. Sonuçta karşımızda ülkeyi müreffeh seviyelere çıkarmayı vaad eden yeni bir parti var, Gelin hep beraber el ele verelim ve bizim de çorbada tuzumuz olsun dercesine yardımcı olalım, fikir üretelim, tavsiylerde bulunalım ve ülkeyi el birliği ile olması gereken konuma getirelim. Şikayet edilen konuları dillendirmek yerine nasıl çözeceğimizi yazalım. Şahıslara ve söylemlere takılıp kalmadan sadece çözüme odaklanalım. Ben burada yazı yazan birçok insandan daha gencim daha toyum ilgiyle takip edeceğim herbir yazıyı, ve almam gereken herbir iyi fikri de alacağım. Umarım çok güzel çözüm önerileri çıkar da benim gibi herkes yaralanır. Bu platformu bize sağlayan DEVA partisi ailesine de teşekkürlerimi sunarım, başarılar dilerim

06.05.2020 / 02:11

3
Ferdi Sarımli İstanbul , Mühendis

Syn Genel başkanım size ve ailenize geçmiş olsun dileklerimi sunarım.

06.09.2020 / 02:36

3
İhsan Akbaş Mersin , Yönetici

öncelikle herkese sağlıklı günler dileyerek başlamak istiyorum... içinde bulunduğumuz durum ülkemiz için zor bir durum olsa da şahsi görüşüm sayın ALİ BABACAN ve DEVA PARTİSİNİN bu ülke için çözüm olacağı yönünde. bu çözümün oluşabilmesi ve başarılı olabilmesi için insanlara ulaşmalıyız ve DEVA partisini anlatmalıyız... bu konu da en büyük sorun mevcut iktidara güvenerek oy verenler deva partisini aynı kategoriye koyabiliyor... sayın genel başkanımız ALİ BABACAN beyin sakin uslubu ve güven veren uzman görüşleri kamuoyunda ciddi itibar görmektedir... umarım sayın ALİ BABACAN bir an önce sağlığına kavuşur ve biz de DEVA ailesi olarak ülkemize hizmet etme şerefine erişiriz .. BEN ALİ BABACAN a ve DEVA AİLESİNE inanıyorum üzerimize düşen her göreve talip olduğumu belirtmek istiyorum.. Çocuklarmızın geleceği için DEVA DİYORUM SAYGILARLA HERKESE SELAM

07.09.2020 / 12:55

3
Kerem Şasi İstanbul , Esnaf

Selamün aleyküm öncelikle sayın başkanımıza ve değerli ailesine geçmiş olsun dileklerimi iletiyor Yüce Allah'tan şifa niyaz ediyorum. Bu size 3. veya 4. yazışım geçen gün bi anket geldi sadece onu doldurdum ve halen daha bekliyorum sayın başkanımızın da dediği gibi bize dürüst iyi insanlar lazım bende çok şükür bu katagoride bu vatandaş olarak sizinle aynı safta bulunmaktan onur ve gurur duyacağımi birkez daha arz etmek istiyorum, size inanıyoruz ve güveniyoruz lütfen bizi başka partilere muhtaç etmeyin umarım ne demek istediğim anlaşılmıştır sizlerden halen daha sabırla dönüş bekliyorum, saygılarımı sunarım iyi çalışmalar dilerim.

15.09.2020 / 13:51

3
Nusret Eren Erzurum , Kimyager