Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

Türkiye halklarına gerçek anlamda umut aşılayacak hiçbir argümanı olmayan, ülkenin içerisinde bulunduğu 6 bin 986 lira ola yoksulluk sınırını aşağı çekecek, gelir adaletsizliğini ortadan kaldıracak, yolsuzluklara son verecek, %13.8 e dayanan işsizlik oranını tek hanelere indirebilecek, reel anlamda hiçbir projesi olmayan, hamaset yapmaktan ileriye gidemeyen bir iktidar ile karşı karşıyayız. Son seçimlerde Türkiye Halkları yaşadığımız bu karanlık günler ile gelecek arasında bir set oluşturmuştur ve iktidar partisini bu setin tabiri caizse karanlık yüzünde hapsetmiştir. Türkiye'deki siyasi partiler bir kez daha gördüler ki kutuplaştıran, ötekileştiren, ve düşmanlaştıran bir dili insanlar red etmektedir. Seçim sonuçları bu reddin en büyük kanıtı idi. Bir rüzgara ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum ve rüzgarın önümüzdeki seçimlerde esmesi ile birlikte, çocuklarımıza miras olarak bırakacağımız bu ülkeye bulaşmış kiri, pası silip atmasını, puslu havayı dağıtmasını umut ediyorum.Geldiği yerden öyle güzellikler getirsin ki tıpkı şiirde anlatıldığı gibi bir ülkeyi hep birlikte yaratabilelim. Memleket İsterim Memleket isterim Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun; Kuşların çiçeklerin diyarı olsun. Memleket isterim Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun; Kardeş kavgasına bir nihayet olsun. Memleket isterim Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun; Kış günü herkesin evi barkı olsun. Memleket isterim Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun; Olursa bir şikayet ölümden olsun.(Cahit Sıtkı TARANCI)

07.05.2020 / 02:16

2
Mehmet Hanifi Tilaver Şanlıurfa , Mühendis

Vergi dairelerinin devlete toplam maliyetini düşünelim. Maaşlar binalar tatil kampları araçlar vs vs. Topladığı verginin kaçta kaçı toplama maliyeti sizce. Vergiyi bankalar toplasa daha az vergi ödemezmiyiz. Cengiz gibileri üzülebilir olsa da. :)) Biz devleti organize ve kontrol edici hayal ediyorduk... Öyle başlamıştı beraber ıslanmak bu yollarda...

07.05.2020 / 03:54

2
Tayfun Yıldırım Muğla , Sosyal Bilimci

3.458TL işveren tarafından bu para devlete ödeniyor. Asgarî ücretli bir çalışan için SGK dahil tüm giderler. Yıllık 41.496TL Bu para özel sigortalar ile pazarlık edilse SGK kapatılsa . Eminim bu hizmeti yarı fiyatına verecek özel reasürans şirketleri bulunur. Sağlığı da, işsizliği de, insanca koşullarda emekliliği de rahatlıkla yaşar emekçilerimiz. Her şeyi devlet yapmamalı maliyeti yüksek oluyor. Üstelik SGK çalışanları koca koca binalar tatil kampları devletimize yük olmaktan da çıkabilir. 28.5 milyon çalışan ımız olduğunu biliyoruz. Dünyada ihale ye çıkan en büyük satınalma işlemi olur. Meclis konutları satılır iken biz bunlar da olacak devlet küçülecek diye hayal ediyorduk...

07.05.2020 / 03:56

2
Tayfun Yıldırım Muğla , Sosyal Bilimci

Sivil toplum kuruluşlarının güçlendirilmesi hakkında. Her ilçede sivil toplum kuruluşlarının barındılacağı kuluçka merkezleri kurarak derneklere masa ve çeşitli büyüklüklerde toplantı odaları tahsis etmeliyiz. Ortak sekreterya posta kutusu ve açık yerleşim ile masa tahsis etmeliyiz. Yüzlerce derneğin barinabilecegi bu alanlar ile. Dernek kurmak ve yönetmek için ekonomik sorun kalmamalı. Dernek kurmak isteyenlerin tüm bürokratik işlerini yerine getirecek asistan tahsis etmeli ve girişimleri için takdir ve desteklerimizi ifade etmeliyiz. Ülkemizde maalesef idealist gençler ve mali imkansızlıklar sebebi ile bir çok kesim dernekleserek sosyal hayata katkı sunamamaktadır. Dernek başkanlarına kalan maddi yükümlülükler sebebi ile dernek ya kahvehaneye dönüşmekte yada seçimden seçime güç odaklarının pazarlık amacına hizmet etmek durumunda kalmaktadır. Yerelde bir çok konuda yol gösterici olabilecek bu hizmetten mahrum kalmaktayiz. Baskı guruplarının çoğalması ve organize olması aynı zamanda sivil bir denetim görevi üstleneceği için demokrasimize ve sosyal yaşama önemli kazanımlar katacaktır.

07.05.2020 / 04:14

2
Tayfun Yıldırım Muğla , Sosyal Bilimci

evet Türkiye'de çözülmesi gereken birçok sorun var. en büyük sorunlardan birisi de beyin göçü. özellikle başarılı gençlerin eğitim ve kariyerlerine yurt dışında devam etme arzusu hızla geniş kitlelere yayılıyor. ne yazık ki ülkemiz için faydalı olacak binlerce başarılı genç, bilim addamı ve akademisyen yurt dışına gitmeye devam ediyor ve bu konuda hiç bir önlem alınmıyor. bu sorunu tetikleyen en önemli unsurlardan birisi de işe alımlarda liyakatın esas alınmaması ve mülakatla işin ehillerine verilmemesidir. bu konuda gençlere ve başarılı beyinlere güven verecek bir ortamın oluşması şart. liyakatın esas alınması ve mülakatın kaldırılması şart. mezhebi, ırkı, dini, etnik kimliği ne olursa olsun başarının ön planda tutulması şart. ben DEVA partisinin gönüllü bir üyesi olarak bu konuda çok ciddi adımlar atacağımıza inanıyorum. Saygılarımla...

08.05.2020 / 02:34

2
Semra Dulkadiroğlu Ankara , Yazar

Artık Türkiye'nin tüm dertlerine DEVA olacağız

09.05.2020 / 01:35

2
Abdulvahit Şendul Hakkari , Diğer

Merhaba,değerli deva partisi ailesi. Ben aile olarak görüyorum hemde büyük bir aile bu ailenin içinde tüm türkiye var. Her kesimi kucaklayan ayrımcılık yapmayan her bir insanımızın değerli olduğu ,kimseye haksızlık ve öteleştirmenin yapılmadığı istikamete yol aldığı,önce insan odaklı ,ayrıcalıklı bir sınıfın olmadığı,toplu kalite felsefesinin benimsendiği,yoksul diye bir sınıfın olmadığı,her bir vatandaşın kendin değerli hissettiği,yalancıya ve kandıranlara asla müsade edilmediği,doğruluk ve dürüstlüğün her şeyin üstünde tutulduğu , haksızlık yapan kim olursa olsun karşısında duran bir aile olarak yola çıktık.eğer ki bir gün bu söylenenlerin aksine bir şey olursa yoldan çıkılırsa bu aile çabuk dağılır. Bu inşaanın harcı doğruluk ve dürstlüklüktür.seçim kazanamasak dahi bu yoldan dönüş olmayacak.

09.05.2020 / 11:34

2
Adem Akbaş Kahramanmaraş , Yazar

11 Mart'ta gerçekleşen Lansman itibariyle, sarih bir şekilde anlaşılmıştır ki Deva partisi alışılagelmiş muhalefet anlayışını kıracaktır. Yapılan her işi eleştiren değil, daha iyi nasıl yapılabileceğini gösteren. Hükümetin ve Türk usulü başkanlık sistemi'nin! sorunun kaynağı olduğu noktalarda bile çıkış için çözüm üretebilen, bir nevi pusula görevi gören, hamaset, popülizm değil netice odaklı bir hareket olarak yola çıkmıştır. Bu uzun zamandır özlemini çektiğimiz bir durumdur. ülke menfaati için alınacak kararlar, anlık reflekslerle değil, kişisel ilişkilerle değil bir plan çerçevesinde ortak akıl ve istişare kültürü ile karar alma ve sorumluluğu paylaşma konusunda katılımcılık bilinci ile yönetilirse toplumun tüm katmanlarına nüfuz edebilir ve ancak o şekilde meşruiyet kazanabilir. Güçlü birey, güçlü toplum, devleti de güçlü kılacaktır. Biz gönüllüler ve üye adayları olarak ulaşabildiğimiz, söz alabildiğimiz her platformda bu hareketin neden Deva olacağını anlatmalıyız. Başkanımızın da dediği gibi: " çok çalışacağız."

15.05.2020 / 13:54

2
Taylan Urgancı Samsun , Yönetici

Herkese merhabalar; Çok kötü yönetilen bir ekonomi yanında artık kısıtlı keslimesinin az kaldığı, yok diyebileceğimiz ifade özgürlüğu, kimsenin güvenmediği adalet sistemi. Ülkemizde insanlar mutsuz ve mevcut durumda umutsuz. Türkiye'nin iktidarıyla ve muhalefetiyle kötü yönetiliyor. Yerel yönetimler vizyonsuz,halktan kopuk. "Süper başkanlar" var merkezi yönetimde ve yerel yönetimlerde. Süper başkanların insafına ,düşuncesine kalmış halkın refahı. Sistem yok ,vizyon yok hiçbirinde. DEVA Partisi olarak halka umut olmalı,refahlarını artırmalı,mutlu olmalarını sağlamalıyız. Bunun için yeni projeler, vizyon ortaya koymalıyız. Halk bir umut bir çare arıyor.DEVA Partimiz bu umudu ortaya koymalıdır. Saygılarımla , herkese sağlıklı günler dilerim

15.05.2020 / 19:26

2
Ersan Arsen Hubeseryan İstanbul , Avukat

DEVApartisi olarak, insanların önce dertlerini dinleyeceğiz.Sonra da az ve öz olarak dertlerine DEVA için az, öz ve anlaşılır şekilde tavsiyede bulunacağız. Tavsiyelere uymayanların da en azından aklında bir şeyler kalır.. Uzun sürede belki ikna edebiliriz onlarıda. Mesele de zaten bıkmadan usanmadan ikna etmektir.Dokunmak, temas etmek, çoşku yaratmak, samimi davranmak, esprili olmak, resmi konuşmalardan kaçınmak. her türlü eleştiriye açık olmak. vs Esasen burada belirtmek istediğim konu şudur.Eğer DEVA olarak merkez bi parti olarak ve her kesime yönelik politika izleyerek iktidara adaysak KESİNLİKLE KESİNLİKLE PARTİ POLİTİKALARINA VE ÖZELLİKLE DE PARTİ DİSİPLİNİNE HARFİYEN UYMAK ZORUNDAYIZ .UYMAYANLARLA DA UYARI VE TEMBİH NETİCESİ KENDİNE GELMİYORSA HALEN GÖZÜNÜN YAŞINA BAKMADAN İHRAÇ EDİLMESİ GEREKİR DİYE DÜŞÜNÜYORUM. Eğer böyle yapılmazsa, yapanın yaptığı yanına kalırsa vay halimize. Yani bu parti de herkes fikrini söyleyebilir, bu partide demokrası var diye ulu orta her yerde parti içi sorunları aktarırlarsa işimiz sarpa sarar.Örnek olarak chp gibi eğer parti disiplini çalışacaksa ve kurultaylarda benlik çatışması kavgası olursa, parti karar organından üst düzey idarecilerden bencilce sorumsuzca beyanlar verilirse "partinin içinde çete var" diye malum parti gibi siyaset yapılacaksa bu işe baştan hiç başlamayalım.Kimse kusura bakmasın.. Akp nin şu an yaptıkları vahim ama, kurulduğundan bu tarafa şu veya bu şekilde kol kırılır yen içinde kalır ı çok güzel uyguluyor.Bilmiyorum bi nebze de olsa anlatabildim mi. Tşk eder kolay gelsin der , Saygılar sunarım

17.05.2020 / 12:23

2
Dursun Tunçbilek Niğde , Müşavir