Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

Algı ağının hüküm sürdüğü bir ortamda, Ticaret yapmak mümkün mü? Müşteri Ticaretin reel tarafıdır. Müşteri varsa, Ticaret yapılır. 2019 yılında, Yolcu Uçakları göklerde haberi, algı yalanlarına, diğer bir örnektir. Yüzde yüz yerli dedikleri araçların, motorları başka bir Ülkeden geldiğini öğrendik. Yönetimde yalan uygulamalar, Bilimselliği tercih dışı bırakır. Bilimsel bir yarışma da HOŞAF”ın birinci olması bunun en iyi göstergesidir. Ham MADDESİ Ülkemiz de olan kaynakların, işlendikten sonra ürün haline gelmesi ve Piyasaya sürülmesi NEDEN yüksek fiyat dan yapılmaktadır? Mesela BOR Madeninden üretilen Deterjanlar diğer marka deterjan fiyatları ile aynıdır. Bazılarından da katbekat yüksektir. Oysa çok daha uygun olması gerekmez mi? Tıpkı Doğal Gazda olduğu gibi. Mesela yine yüzde yüz yerli Otomobil in fiyatları diğer araçlardan daha yüksek. Ortada dahi olmayan bir aracın, fiyatının ortada ve yüksek olması ters orantılı bir durumdur. ALGI Haberlerin tipik bir örneğidir. TROL KELİMESİ, İlk defa Bu İktidar döneminde konuşuldu. 200 bin trolü olan bir İktidar Ülke Sathına nifak tohumları ekiyor. Üstelik bunlara maaş da veriyor. Yazık ki ne yazık. V For Vendetta Filmini izlemenizi öneriyorum. Lütfen izleyin. İçinde bulunduğumuz durumu çok güzel işlemiş.

04.02.2022 / 17:48

1
Ahmet Hafızoğulları İstanbul , Bankacı

TÜRKİYE’NİN ÇIKIŞ YOLU ÜZERİNE DÜŞÜNCELER 10.02.2021 Dr. Bülent ILGAZ Ülkemizde aslında gelişmek için yeterli kaynak, beyin ve işgücü vardır. Ancak fırsat kollayanların daha çok dini kullanarak halkı kandırabilmeleri, çaresiz halk çoğunluğunun daha hızlı zenginleşebilme isteği ile fırsatçıları desteklemeleri, kalkınmayı ve uzun vadede ülkenin çıkış yolunu kapatmaktadır. O nedenle buradaki düşünceler bu kadar olumsuz koşullarda bazı konularda yapılabilecek küçük değişiklikleri ve bakış açılarını değiştirmeyi hedeflemektedir. Ülkemizde kalkınmanın en önemli öğesinin eğitim olduğunu ama eğitimin bilimsel bakış açısıyla ve uzun sürede sonuç vereceğini unutmadan değerlendirmek, başarılı olmada en büyük etmendir. Herkese eğitim hakkının parasız olması, ana dili farklı olanların iki dille eğitimlerinin sağlanması, çok sayıda kalitesiz üniversiteler yerine az sayıda dünyada saygınlığı olan üniversitelerin olması, meslek yüksek okullarının sanayiye dönük eleman yetiştirme amacına uygun biçimde örgütlenmesi çok önemlidir. Ülkeye doğru bakış açısını düzenlemek hükümetlerin ve TBMM nin görevidir. Bu durumda milletvekillerinin mutlaka geniş açılı bir vizyona sahip olmaları istenir ama bunun kontrol edilebilir bir durum olmadığı açıktır. Ancak hiç olmazsa yapılabilirse milletvekili olma koşulları içine dört yıllık üniversite mezunu olma şartı getirilmesi vizyon sahibi olma özelliğini daha iyi sağlayabilecektir. Milletvekili olma şartının yanı sıra milletvekili ve siyasi parti grup başkanlığı danışmanlarının eğitimleri de çok önemlidir. Şu anda birinci danışman olmak için 2 yıllık bir üniversite, ikinci danışman olmak için lise mezunu olmak yeterlidir. Bu şartlar; birinci danışman için sosyal bilimler dalında lisanüstü eğitim ve ikinci danışmanlar için 4 yıllık üniversite bitirme şeklinde değiştirilmesi milletvekillerinin çalışmalarında kaliteyi önemli oranda artıracaktır.

11.02.2022 / 13:05

1
Bülent Ilgaz Ankara , Tıp Çalışanı

(Biraz önce gönderdiğim metnin devamıdır) Danışmanların yaz tatillerinde yeni toplumsal gelişmeleri takip amacıyla en az 15 günlük eğitimleri zorunlu olmalıdır. Eğitim harcamaları TBMM bütçesinden karşılanmalıdır. Burada harcanacak para meclis yemekhanesine yapılacak %50 lik zamla ve TBMM nin azaltılacak 50 milletvekili sayısı ile kolaylıkla karşılanabilir. Milletvekilleri özellikle yasaların hazırlanmasında sivil toplum kuruluşlar ve meslek odalarının görüşlerini almak ve hazırlayacakları yasa tekliflerine bu örgütlerden alacakları raporları eklemek zorunda olmalıdırlar.

11.02.2022 / 13:07

1
Bülent Ilgaz Ankara , Tıp Çalışanı

Değerli Genel Başkanım ve Yardımcıları. Ben bir Deva Partisi gönüllüsüyüm.Dilimin döndüğünce Deva Partisini insanlara anlatmaya çalışıyorum.Ancak bulunduğum ilde ve ilçede partimize olan heyecanın çok az olması beni üzmektedir.Partimizin iktidar medyası ve TV leri tarafından görmemezlikten gelinmesi de ,partimizin tanınırlığının bulunduğum bölgede çok düşük olmasına neden olmaktadır. 2023 seçimleri ülkemiz için ,geleceğimiz ve çocuklarımız için çok hayati bir önemdedir.Tüm umudumuz bu seçimlerdedir ve sizlerdedir .Partimizin tanınırlığının daha artması ve 2023 seçimlerinde çok rahat bir şekilde barajı aşabilnesi için naçizane birkaç tavsiyem olacaktır,dikkate alırsanız sevinirim. 1-Partimize katkı sağlayacak,geçmişte farklı siyasi partilerde görev almış,milletvekili veya bakanlık görevlerinde bulunmuş,bölgesinde sevilen,oy getirisi çok yüksek olan kişilerin partimize kazandırılması gerekmektedir.Yozgat ilinde Lütfullah Kayalar herkes tarafından sevilen ve takdir edilen bir siyasetçidir.Lütfullah Kayalar ın partimize katılması hem ilimizde hemde ülke genelinde partimize çok katkı sağlayacaktır.Yine herkes tarafından sevilen ,sayılan Ertuğrul Günay,Haşim Kılıç,Mehmet Şimşek,Deniz Ülke Arıbogan ,Ali Bardakçı oğlu vb.isimlerin partimize kazandırılmasının partimize çok büyük güç katacağına inanıyorum .Yine il teşkilatları ile görüşülerek ilinde,bölgesinde sevilen sayılan ,oy getirisi çok yüksek olan kişilerin partimize kazandırılmasının önemli olduğunu düşünüyorum.

19.02.2022 / 21:04

1
Rümeysa Betül Yaşar Yozgat , Diğer

Merhabalar, Daha önce farklı konularda birçok öneride bulunmuştum. Bugün ki önerim siyasi partiler kanunu ile ilgilidir. Siyasi oluşumları iki gruba ayırmalı kanun. 1- Siyasi parti, 2- siyasi platform. Siyasi parti en az 100.000 aktif üyesi olan ( yani üyelik aidatını ödemiş) mevcut şehirlerin tamamında ve mevcut ilçe sayısının en az yarısında örgütlenmiş (il ve ilçe teşkilatı olarak) gerekli kurullarını yapmış kuruluşlar olsun. Her partinin 1 genel başkanı ve yönetim kurulu, 1 parti meclisi olsun. Genel başkan ve yönetim kurulu partinin aktif üyelerinin oylarıyla, %50+1 ve 2 turlu seçim esasına göre seçilsin. Parti meclisi 100 üyeden oluşsun. Bu 100 parti meclisi üyesi, illerdeki parti üyesi sayısı esasına göre seçilsin. Genel başkan ve yönetim kurulu partinin yürütme organı iken, parti meclis partinin genel politikası ile ilgilensin, genel başkan ve yönetim kurulunu idari ve mali yönden parti içi denetime tabi tutsun. Genel başkan ve yönetim kurulu tek liste halinde ve 4 yıllığına seçilsin. Parti meclisi üyeleri dar bölge usulüyle yine %50+1 esasına göre seçilsin. Ve 1 kişi en fazla 2 kez parti meclisi üyesi, en fazla 2 kez yönetim kurulu üyesi ve en fazla 2 kez genel başkan seçilsin. Üye sayısı 250’yi geçen ilçede ilçe başkanlığı ve yönetimi, üye sayısı 2000’i geçen illerde il başkanı ve yönetimi yine %50+1 usulüne göre iki turlu seçim esasına göre seçilsin. Gerekli çoğunluk yoksa yönetim kurulu ve genel başkan ilgili atamayı yapsın. Sadece siyasi partiler tüm il ve ilçelerde vekil, belediye başkanı ve meclis üyesi adayı gösterebilsin. Bu koşulları sağlamayan kurumlar siyasi platform olsun. İsteyen herkes siyasi platform kurabilsin. Siyasi platformdan ya da bağımsız aday olabilmek için belirli bir imza ile aday gösterilmek şart olsun. Örneğin ilçe belediyesi için 300 büyükşehir için 5.000 gibi. Ve seçime katılma yeterliğine sahip herkese eşit bir miktar hazine yardımı yapılsın. Böylelikle rekabeti ve yenilenmeyi sağlar rekabetin önünü açarsınız.

21.02.2022 / 12:30

1
Mustafa Adıgüzel Ankara , Ekonomist

Cumhurbaşkanı adayı Kemal bey kesinlikle olmaması gerekir diye düşünüyorum sağ muhafazakar ve siyasetin içiden gelen biri olması lüzumu a inananlardanım

21.02.2022 / 15:32

1
Recep Uyanık Tokat , Mühendis

Sayın Ali bey ve deva partili siyasi üst düzey yöneticileri Kemal Kılıçdaroğlunun Cumhurbaşkanı adayı olması büyük bi felakettir seçim kazanılması imkansızdır Türkiyenin kaybedicek bi 5 senesi daha yoktur sizden ve genel başkandan ricam Kemal Kılıçdaroğlunun aday olmaması için tüm gücünüzle mücadele edip karşı çıkın

21.02.2022 / 22:29

1
Şansal Erbirsin Tekirdağ , Müşavir

81 il 922 ilce 32154 mahallesi olan koca bir ülkenin iradesini yeniden zinde enerjik ve güçlü tutabilmek,uygar medeniyetler seviyesine çıkarabilmek,ilerlemiş Avrupa ülkeleri ile başabaş rekabet edebilen,teknolojide,bilişimde yazılımda uzay madenciliğinde, nano teknolojide,yapay zekada uzay bilimi ve sanayinin her dalında kendinden söz ettiren köklü bir çınarın asırlık tarihe şerefle şanla kazınmış bir geçmiş bırakmış büyük bir ecdadın ve her karışına bedel ödemiş asil ve aziz yurtdaşların oluşturduğu mukaddes topluluğun laiki ile yönetilebildiği bir siyasi oluşumun ta kendisiyim;bu vesile ile yeni,taze kan denilen Atılımcı, demokrat,laik,sosyal hukuk,adalet güçler ayrılığı ilkesini benimsemiş, güçlendirilmiş parlamenter sistemi savunan bir oluşumun bir ferdi lmve kayıtlı üyesi olarak 18 Mart Çanakkale Zaferi kutlamaları ve anma etkinlikleri münasebetiyle 10 bin genci Anıtkabirde Atatürk'ün huzurunda toplayacağım. Bu ne demek 81 il gençlik kolları başkanı 922 ilce gençlik kolları 32154 bin mahalle temsilcileri yani toplam sayı 33 bin genç.Bize 1/3 yeter 10bin zehir gibi zeki çevik enerjik coşkulu hani birilerinin hakir gördükleri asagiladikları Z kuşağını tüm kamuoyuna gösterecegizi.Genel Başkanımdan onayını ve talimatını bekliyorum. Önemli, ses getiren gündem yaratacak kararları cesur ve irade sahibi liderler verirler. Tüm İl, ilçelere, mahalle temsilcilerine çağrım ve davetiyem Bodrum İlçe Başkanlığından olacaktır.

04.03.2022 / 01:31

1
Ürfet Karatay Muğla , İş İnsanı

Merhabalar, şimdiki iktidar o kadar iş verenlere destek olduki ve oluyorda işsiz insanlar iş görüşmesine gittiğinde artık insan kaynakları kaba dayı şeklinde karşılama yapıyor çünkü neden aday çok hem istediği fiyatta çalıştıyor hemde al birini vur ötekisini yapıyor, şimdi bakıyorum aday siyasi partilere onlarda iş verene destek olacağını açıklıyor kimse işsiz çaresiz gençler bas etmiyor, bizim bunu değiştirmemiz lazım bu durumu terse çevirmemiz lazım birazda iş verenler çaresiz kalsınki anlasınlar ama nerde öyle bir yönetim. Bir Aş olmayı zorlaştıralım 2 lmdt zorlaştıralım, bu ne aş almış yönetim yok şirket yok bunun önüne geçip aş olmayı zorlaştıralım. Adalet Sarayı değil, adalet binası diye isim değişikliği yapalım, ssğk kaymakamlığı bir binada toplayalım ilde öyle ayrı bina yapmıyalım, Türkiye de bakarsanız dolandırıcılık ta firma kurup falan bunların önüne geçelim, adam bir masa atıyor dlndr insanları, bir devlettin iletişim numarası oluşturalım yani çağrı merkezi kurup 7 24 vatandaş hattı diye bunlar sorunları iletir, bir önemli konu var otamatik bes kaldıralım iktidar olduğumuz zaman, 2nci ise çalışanlar iş verenin bankasıyla çalışmak zorunda kalıyor buna bir açıklık getirelim, aday b şirket te işe girdi dyelm iş veren bu bankada hesap açtır demeyecek aday benim hesap numaram bu buna yatır maaşı diyecek, aday iş değiştirken iş verenin bankasıyla çalışsınki sürekli faklı bankada hesap açtırsın, bu bankarlar arası rekabeti bozuyor, kusura bakmayın karışık oldu biliyorumda yazarak anlatamam pek sevgilerimle, öneri çokta yazarak olmuyor, gerçi zaten hiç bir parti ülkeyi düzelteceğine inamıyorum böyle gelmiş böyle gider olan yine işsiz çaresiz gençler umutlarına olur firmalar yine devleti yönetinler bana bunu ver, vergi mi alma işsizlik maaşı bana ver asgari ücret ben beliliyem iş güvenliği sorgulama, adalet iş veren den yana olsun ne güzel memleket, şu ülkeyi ben yönetiyor olsaydım hiç kimse mutsuz gariban fakilik diye bir şey kalmazdı ne yazık ben yönetmyorm.

05.03.2022 / 10:34

1
Selçuk Yılmaz Bursa , Diğer

Merhabalar, Sayın Babacan ve Parti Çalışanları, sizlere içten selamlarımı sunuyorum. Ben inşaat yüksek mühendisiyim ve 8 yıldır çalışıyorum. Normalinde siyasetle hiç ilgilenmem lakin 2009 üniversite birdeyken hatırlıyorum ki; bir arkadaşım biriktirmiş oldukları harçlıklarıyla yazın Suriye ve Fransa'ya birer hafta olmak üzere tatile gitmişti. Alım gücümüz kesinlikle şimdiye oranla çok daha iyiydi. Özgürdük, mutluyduk... Ben mezun olduktan sonra kaliteli bir üniversitede yüksek lisans yaptım, yetmedi birçok üniversitede alanımla alakalı farklı hocalardan dersler dinledim. Kendime yatırım yaptım, yabancı dil öğrendim, birçok edebi eserler okudum. Meslek hayatımda insanlara ekmek kapısı olabilecek çeşitli sanayi projelerinde çalıştım, mesleğimin gerekliliklerini yerine getirdim ve bu ülkenin aydınlık mühendislerindenim diyebilirim ve iyi sayılabilecek maddi kazançlar elde ettim. Şunu samimiyetle söyleyebilirim ki; ben ülkemi çok seven bir insandım. Eskiden işimi ve eğitimimi burada icra edip Avrupa'ya yalnızca gezmek için gitmeyi düşünürdüm. Lakin bugün 32 yaşımdan sonra bu ülkeden gitmek için çok çabalıyorum. Bunu gerçekleştirebilir miyim bilmiyorum. Ben kazanç ve konum sahibi bir birey olarak bu şekilde hissediyorum, ya gençler veya hayatını düzene sokmaya çalışan insanlar ne yapsın ?! Sadece içimi dökmek için yazıyorum. Çoğu kez akşamları uyuyamıyorum; beynimin içindeki küçük bir kıymık parçası gibi beni deli ediyor. Varlığını bazen tam açıklayamıyorum ama o sıkıntı orada, hissedebiliyorum. Acaba ölmek bu sıkıntı ve acılardan kurtarır mı diye düşünmeden edemiyorum, lakin inancımız ve sevdiklerimizin varlığı bundan vazgeçiriyor. Bize sunulan bu mutsuzluğu yaşamak, bir insanın keyfi ihtirasıyla sebep olduğu kaderi yaşamak beni deli ediyor. İnanın bu şekilde yıllarımızı harcamak yerine ölümü daha çok arzuluyorum. Ben dönmemek üzere er ya da geç gideceğime inanıyorum. Sizden ricam vatanını milletini düşünen adımlar atmanız, devamını yazacağım. Teşekkür ederim.

13.03.2022 / 21:47

1
Emre Ceylan İstanbul , Mühendis