Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

Bu mesajı Ali Babacan özelinde değil tüm parti görevlilerinin dikkate alması ümidiyle yazıyorum. Parti programınızda yer alan, seçimler ve siyasi partilere dair açıklamaları okudum. "Demokrasinin başlangıç noktasının siyasi partiler ile milletvekili seçimlerine ilişkin düzenlemeler olduğu"nu belirtmişsiniz fakat bu düzenlemelerin ne şekilde olması gerektiğini açıklamamışsınız. Sorum şu: Milletvekili seçim usulünde bir değişiklik yapmayı düşünüyor musunuz? Şu anki düzende partiler m. vekillerini seçiyor önümüze koyuyor ve biz de partinin seçtiği adaylar m. vekilli olsun diye oy veriyoruz. Seçim sonrası m. vekilinin ne yüzünü görüyoruz ne de sesini duyabiliyoruz. Çoğu vatandaşımız, şehrinden seçilen m. vekillerinin kim olduğunu bile bilmiyor. Ben, vekilimi tanımalıyım. Ben, istediğim zaman vekilime derdimi, önerimi, şikayetimi iletmeliyim. Vekil denilen kimse zaten benim için o koltukta oturmuyor mu? Ben olmasam onun orada oturmasının bir manası kalır mı? İlgili şehre daha önce hiç gitmemiş birisi o şehre m. vekili olabilir mi? Partinizden ricamdır, bu konu ile ilgili bir çalışmanız var ise açıklamanızı isterim.

25.06.2021 / 18:01

32
Oğuz Kağan Batı Manisa , Özel Sektör Çalışanı

Merhaba, motosikletli kuryeler için bir çalışma yapmanızı istiyoruz. Çünkü şuan biz motosikletli kuryeler pandemide yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Motosikletli kurye ölümleri ciddi bir şekilde arttı. Ayrıca bazı şirketler motosikletli kuryelere şahıs şirketi açtırarak esnaf kurye modeli şeklinde çalıştırıyor. Bu yöntem sayesinde kaza, ölüm ve yaralanma gibi durumlarda sorumluluktan kurtuluyor. Bu sebeple bu durumla ilgili kapsamlı bir araştırma yapmanızı ve motosikletli kuryelere mobing uygulanmaması için önlem almanızı istiyoruz. Lütfen artık sesimizi duyun. Çünkü çoğu ünlü şirketler bu esnaf kurye modeli ile çalıştırarak insanları köle gibi kullanıyorlar.

13.01.2022 / 05:39

32
Emre Uygun İstanbul , İşçi

Sezen Aksu üzerinden bir bardak suda fırtına koparılmaya çalışılıyor. Sezen Aksu "YETMEZ AMA EVETÇİ" tutumuyla bugünkü CEHENNEME GİDEN YOLA TAŞ DÖŞEYEN kişiler arasında yer almıştır. Bu husustaki günahı affedilir gibi değildir. Ancak, beş yıl önce piyasaya sürülmüş bir şarkının güftesi üzerinden bu kişiye linç kampanyası oluşturulmasını da anlamış değilim. Serbest kürsü sütunlarına MERT MERT ismiyle görüş bildiren kardeşime katılmam mümkün değildir. Anlaşılan bu kardeş şarkının güftesinde ifade edilmek istenen manayı pek kavramamış görünüyor. Bu manada, Sayın Genel Başkan Ali Babacan'ın Twet'ini esas alarak Deva Parti'sine inancını kaybetmiş olmasını da sorgulama ve bilgi eksikliğine bağlıyorum. 71 yaşın görmüşlüğü ve siyasi deneyimiyle bu kardeşe Sayın Başkan'ın Twet'ini özümseyerek yeniden okumasını öneriyorum. Sayın Başkanın Dini hassasiyetleri ile şarkı sözleri arasında herhangi bir bağ kurmakta olanaksızdır. Kutsal Kitabımız önce "OKU !" der. Bu vecizede , "Oku ama okuduğunu da anla!" denmek istendiği açıktır. Bu bağlamda iktidar ve ortağının tuzağına düşerek Deva Partisi'nden istifa eden İlçe Başkanını da Başkanın Tweet'i sağduyuyla tekrar okumaya ve düşünmeye davet ediyorum. Ülkemizin kaybında, BİLGİ SAHİBİ OLMADAN FİKİR SAHİBİ olanların payının büyük olduğunu düşünüyorum. Hiçbir siyasi ve makam beklentisi olmayan ağabeyinizden selamlar.

19.01.2022 / 11:27

32
Muhammet Kürşad Şekillioğlu Ankara , İş İnsanı

İyi akşamlar, cüneyt özdemir ile olan yayınızı izledim. verdiğiniz cevaplar ile samimi sempatik geldiniz.sizden ricam, içten ve gerçekçi davranmaya hep böyle devam edin kendinize iyi bakın. İlk defa bir siyaset programını 2 saat aralıksız izledik.🙏🤗 Ailemin mesajı not : gençler sizi sosyal medyadan takip ediyor, haberdar oluyor izliyor. amaAile büyüklerin sizi izleyebileceği televizyon program kanalı yok bunun için bir şeyler yaparsanız seviniriz. Kendinize iyi bakın.

25.05.2020 / 23:32

31
Herdem Kaya Ankara , Özel Sektör Çalışanı

Merhabalar Ben bir üniversitede 4/d'li işci olarak hizmet vermekteyim sizlere öncelikle sorum şudur; 4'd'li işcilerin gelecekleriyle ilgili bir planınız varmıdır varsa nelerdir? Ayrıca maalesef ülkemizde kişiye özgü ve bölgesel kanunlar uygulanmakta örneğin ; Güneydoğu veya Karedeniz bölgemizde silahlanmaya gösterilen müsamaha veya x iş insanının (siyasi erke yakın) yada bir bürokratın şahsına yada hamilerine göz yumulması gibi bölgesel yada kişisel kanun uygulamalarının önüne geçmeyi planlıyormusunuz ? Şahsen işçi olmamın siyasi bir partiye üye olmasına yasal bir engel yokken, sizin partinize üye olma konusunda korkularım var. Bulunduğum üniversitede Sayın cumhurbaşkanın tasarrufuyla atanmış bir rektör ve aktif olarak hükumete yakın sendika faaliyet göstermekte ülkede bulunan korku ve baskı politikalarının ve fişlemeci zihniyetin başıma neler getireceğini kestirmek çokta zor değil. Çalışmalarınızda başarılar diler korkularımdan sıyrılıp cesaretimi toplayınca bu yeniliğin bir neferi olmaktan mutluluk duyacağımı belirtmek isterim.

26.05.2020 / 00:42

31
Lokman Polat Erzurum , İşçi

Muhalefetin dile getirdiği Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e bir kaç ekleme yapmak isterim. Benim düşünceme göre çoğulcu demokrasi sadece partisiz Cumhurbaşkanlığı seviyesinde kalmamalı. Kuşkusuz en önemli ve en üst konum orasıdır fakat icraata geçilen, kararların verildiği ve denetlenmenin yapıldığı bakanlık ya da RTÜK gibi yerlerde de çoğulcu demokrasi ile halkın temsil kabiliyetinin güçlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Kuşkusuz İçişleri Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, RTÜK, Diyanet İşleri Başkanlığı gibi kurumlar ülkemiz için önemi yüksek kurumlardır. Bu kurumların sadece bir partinin seçilmiş ya da atanmış bir kişi ya da ekip tarafından yönetilmesindense halkın temsil oranının oldukça yüksek olduğu, TBMM içerisinde bulunan, yetkisi yüksek komisyon tarafından atanan kişi tarafından yönetilmesi ve bu komisyon tarafından denetlenmesi daha faydalı olabilir. Halkı en yüksek seviyede temsil edecek bu komisyon nasıl kurulabilir? En yüksek oyu hangi parti veya aday alırsa alsın, TBMM’ye giren tüm partilerden ikişer milletvekili temsilci, TBMM’ye giremeyen partilerden birer temsilci, TOBB gibi etkisi yüksek bazı STK’lardan birer temsilci bu komisyonu oluşturabilir. Bu komisyona denetleme ve görevden alma yetkisi de verilmelidir. Bu şekilde ortak akıl ile evrensel değerler ile ilgili kurumlar daha verimli yönetilebilir düşüncesindeyim. Diğer bir konu ise kamuya işe alımlar için İnsan Kaynakları Bakanlığı da kurulmalı ve yukarıda yazdıklarım bu bakanlık için de geçerli olmalıdır. Bu sayede kamuda insan kaynağı daha liyakatli ve daha verimli olacaktır. Ayrıca BDDK, TMSF vb kurumlara da bu komisyon üye atayabilir ve denetleyebilir. Bu komisyon Devlet Denetleme Kurumu’nu da denetleyebilir. Ülkemiz için her şeyin hayırlısı olması dileğiyle.

06.11.2020 / 23:33

31
Özcan Akçay İstanbul , Yatırım Uzmanı

Merhaba, DEVA partisinin sosyal medyada yeterince DOĞRU ve ETKİLİ bir şekilde tanıtılmadığını düşünüyorum. Seçimler artık miting meydanlarında değil sosyal medyadan kazanılır duruma gelmiş. Sosyal medyada daha aktif olunabilecek şekilde profesyonel bir ekip kurulması veya bir danışman şirket ile çalışılmasını tavsiye ederim, verilen bunca emeğin, gidilmek istenilen hedefin vatandaşlara daha YAYGIN ve ETKİLİ bir şekilde ulaşılması için sosyal medya ekibinin güçlendirilmesini tavsiye ederim...

10.11.2020 / 18:05

31
Kamuran Sabah Bursa , Özel Sektör Çalışanı

Türkiye davamız Parti devamız Bende davamız için bir devalıyım.

26.12.2021 / 18:11

31
Serkan Balgu Ankara , Esnaf

Kamu Çalışanlarında, %2 Sendikal Barajı hakkındaki görüşleriniz nedir? Doğru buluyor musunuz? Bu konudaki görüşleriniz nedir?

21.01.2023 / 23:41

31
Ahmet Örkmez Uşak , Diğer

"Bir damla bir damla daha iki damla etmez, daha büyük bir damla eder"(Andrey Tarkovski) "Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür / Ve bir orman gibi kardeşçesine"(Nazım Hikmet Ran) "kesin mat yok / iyi oyun vardır sadece"(İlhami Çiçek) Durum tespiti; 1- %51'le Yürütme (Hükümet) organı tek kişi sandıkta belirleniyor, 2- Her yıl 400.000 ölüm, 1.200.000 doğum oluyor, 3- Gençlerin çoğu kararsız, yaşlı seçmen statükocu, 4- Gazete ve TV'lerin tercihlere etkisi hızla azalırken, sosyal medyanın etkisi hızla artıyor, 5- Ekonominin gidişatı sebebiyle, Post Truth ve popülizm etkisi azalacak gibi görünüyor. Ne Yapmalı; Bir derede iki kez yıkanılmaz, 1950-1983-2002 tekrar edilmeyecek sanırım. Rüzgarda hareket hedefe taş atarken, hem hedefin hareketini hem de rüzgarı iyi hesaplamak lazım. Parlamenter siyaset kültürü kavramları devre dışı. Eski paradigmanın kavramlarıyla, ne yeni gerçekler kavranabilir ne de yeni toplumun dili yakalanabilir. Bağıran birini, daha iyi bağıran birinin yenebileceğini düşünmüyorum. Sakin ve kendinden emin duruş (Ali Babacan duruşu) büyük avantaj olacak, gürültü günlerinde. Üstesinden gelemeyeceğimiz sorun yok. Neden? Çünkü; iletişim kuramayacağımız, ortak payda oluşturamayacağımız, çözümün parçası yapamayacağımız kimse yok. Toplumu yatay okumak şart. İşsizlik sorunu; iç anadolunun, kürtlerin, alevilerin, dindarların, sekülerlerin, işçilerin sorunu değil, bütün yurttaşların sorunu. Toplumun tamamının mutabık kaldığı sorunları boş kağıda yazsak, nelerse o. İşi olanı işsizlik rahatsız etmiyor mu? Mahkemelere yolu düşmeyeni, adalet seviyesi endişelendirmiyor mu? Sonuç odaklı düşünmek ve hareket etmek bizi yozlaştırabilir. "Ne pahasına olursa olsun" değil, "Türkiye toplumuna zarar vereceksek başarılı olmayalım, ilkelerimiz ve taahhütlerimiz çerçevesinde yürüyelim, sonuçtan sorumlu değiliz, yürüyüşten sorulacağız" demeliyiz. Şahsen ben öyle yapıyorum. DEVA Partisini, ilkelerini, hedefini, üslubunu destekliyorum, safımı belli ediyorum. Kayda geçsin.

04.05.2020 / 23:50

31
Özkan Basat Kayseri , Danışman