İyi çalışmalar ; kime sorsanız dürüstüm der doğruyum der işimin layıkıyla iyi yaparım der lakin bunlar nasıl fiille dökersiniz diye sorarsanız çoğu kişi donup kalır ,siyaset olarak kazanmak istiyorsan gönlünden geçeni fiile dökecen,ayrım gözetmeksizin halkın gönlünde taht kuracan,tüm yüreklere ışık olucan her zaman her daim ,Mekke’nin fethi İstanbul’un fethi,ve de kurtuluş savaşı ,bir çok başarı gönüllerde taht kurunca başarıya ulaştı,kısacası deva partisi olarak yılmadan dürüstlüğümüzden taviz vermeden tüm gönüllerde taht kurmalıyız.saygılar
09.05.2020 / 22:46
Kaya Ertaş
Van
, Mühendis
Sayin genel baskanim il ve ilce belde lorde parti yi temsil edecek arkadaslarimizin saibessiz temiz liyakat sahibi siyaseti kendi cikarina donusturmeyecek DIn imizi kutsaldegerlermizi siyasetin ustunde tutacak akilci political ar uretecek cevresinde Seville n caliskan insanlari seciniz
10.05.2020 / 02:37
Burhan Yazıcı
Düzce
, İşletmeci
Sayın: DevaPartisi Gnl. Bşk. Ali Babacan; sizi yeni izlemeye başlanadım taa ilk bakanlığınızdan beri izliyorum. O zaman bile ağzınızdan Akp lafı çıkmıyordu sanki dışardan bir bakan gibiydiniz dadece işinizi yapıyordunuz. Yani size Hayranlığım 16-17 yıl önceye dayanır. Şimdi gelelim konumuza:
sizinde her zaman vurguladığınız gibi, Ülkemizin Güven sorununu,İtibar sorununu, Hakim ve savcılara tel. açma sorununu, Adamına göre ihale sorununu, özgürlükler ve Demokrasi sorununu yani sorun sorun devam ediyor. Bunları Halledebilecekmiyiz. Ülkenin koskoca C.başkanı cezaevindeki bir iş adamıyla. ve birkaç gazeteciyle uğraşıyor utanılacak bir durum sonrada dışardan yatırımcı bekleyeceksin adam delimi ki gelsin Türkiye’ye. Yani yazacak çok şey var dertliyiz efendim dertli. Bunları düzeltecekmiyiz konuşmalarınız süper dürüstlüğünüzden şüphemiz yok Eğitiminize hiç söze gerek yok ODTÜ dedinmi çok düşüneceksin.yani velhasılı kelam önce Allah sonra size güveniyoruz.
Allahın selamı üzerinize olsun Ramazanınız Mübarsk olsun gazanız hayırlı olsun haydi yolun açık olsun genç,dürüst, samimi insan Selam ve Saygılarımla.
10.05.2020 / 08:20
Abdulkerim Karakuş
Kilis
, Öğretmen
Mali kural gibi siyasi kurallar ile yürütmenin olmazsa olmazlarını yazılı hale getirebiliriz. Mesela yargılama süresi. Davaların bitme süresini kısıtlayarak, istisnaları da belli bir yüzde dilimi ile sınırlandırmak şartı getirebilir bu ve benzeri konuların cozemeyen Adalet bakanı görevden kendiliğinden düşmeli.
Veya hukuğu, gözaltı sürelerini ve hatta kişi başına düşen güvenlik görevlisi sayısını kısıtlamalı benzeri konular ile ilgili performans kriterleri şeffaf ölçülebilir şekilde belirlenerek bakan kendiliğinden görevden düşebilmelidir.
Özetle sözleşmeye dayalı bir hükümet modeli öneriyorum.
10.05.2020 / 14:02
Tayfun Yıldırım
Muğla
, Sosyal Bilimci
Aslında bütün mesele tüm herkesi kucaklamak en önemlisi hiç kimseyi ayrıştırmadan ötekileştirmeden tek bir çatı altında toplanmaktı. DEVA ile bu mümkün artık...
10.05.2020 / 14:34
Murat Gülnaz
Ankara
, Teknik Eleman
Yeni bir yola çıkdınız öncelikle hayırlı uğurlu olsun ömrünün nerede ise elli yılını ülke siyasetinine alakalı ve duyarlı olarak geçirmiş biri olarak belki dikkate alırsınız umuduyla birkaç görüş aktarmak istiyorum.
Birincisi bu mevcut sistem (düzen) içerisin de bugüne kadar olageldiği gibi ufak tefek rutuşlarla kitlesel bir destek sayısal bir üstünlük elde edebilir hatta ikdidar olabilirsiniz bu durum sizleri olmasa bile size inananları hayal kırıklığına uğratacağı şüphesizdir .
Onunun için köklü revizyonist uygulamalar gerekmektedir bunun için en hayatı iki husus eğitim ve adalettir din, ırk, mezhep vs gözet meksizin geniş bir konsensusla bugüne kadar ortaya konulan uygulamalar bir kenara bırakılarak bu iki husus insani esas alan düzenlemelerle toplumun kabuluna sunulmalıdır saygılarımla .
11.05.2020 / 15:00
Kemal Sağır
Antalya
, Esnaf
ÇÜRÜMÜŞ YARGI SİSTEMİNİN
BİR PARÇASI OLAMADIM!
“Çürümüş bu yargı sisteminin
Bir parçası olarak kalmak,
Bozulan yargı sistemini düzeltmek
Artık imkansız hale gelmiştir!”
Maalesef ki
Türkiye’de Hukuk,
Tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar Hukuk krizine girmiştir.
“MAHKEME KARARLARI
BİZZAT MAHKEMELER TARAFINDAN UYGULANMADIĞI
BİR SÜRECİ YAŞAMAKTAYIZ.
YARGI İSE
VİCDANINI KAYBETMİŞ
TÜM İRADESİNİ
BİR GÜCE TESLİM ETMİŞ DURUMDADIR.
TÜRKİYE'DE
YENİDEN BİR HUKUK DEVLETİ KURMAK,
Yargı bağımsızlığını tesis ederek
Yeni bir hukuk sistemi inşa etmek gerekir.
ÇÜRÜMÜŞ BU YARGI SİSTEMİNİN
BİR PARÇASI OLARAK KALMAK,
BOZULAN YARGI SİSTEMİNİ DÜZELTMEK
ARTIK İMKANSIZ HALE GELMİŞTİR.”
Zaten uzun zamandır
Hak Arama hürriyeti
DERİN DONDURUCUYA BIRAKILMIŞTIR.
"AK-P İKTİDARININ
YARGIDA YARATMIŞ OLDUĞU
EROZYON
İNANILMAZ BOYUTLARDADIR!
TÜRKİYE'DE
YARGIÇLAR O KADAR ÇOK SİLİKLEŞMIS
O KADAR İKTİDARA BAĞIMLI HALE GELMİŞTİR Kİ
BU DURUMU KABULLENMEM
MÜMKÜN DEGİLDİR!
Yargiclar ve Savcilar
Kendi kişiliklerini ortaya koymaktan
Öyle uzak bir noktaya geldiler ki
Bir Hukukçu olarak
Bundan üzüntü ve elem duymaktayim!
İradesini kullanamayan bir yapı ortaya çıkmıştır
Bu Cok ama çok tehlikeli bir Durumdur
Hitler, Alman yargıçlarına,
‘KARAR VERİRKEN
BENİM YERİME FÜHRER OLSAYDI
HANGİ KARARI VERİRDİ DİYE DÜŞÜNECEKSİNİZ ve
ONA GÖRE KARAR VERECEKSİNİZ!" diyordu
Türkiye’de Cok az sayidaki Yargıçlari tenzih ederek
Yargic larin
biraz bu mantıkla hareket ettiklerini müşahede etmekteyim!
BİZİM YERİMİZDE
MEVCUT SİYASİ İKTİDAR ya da
ADALET BAKANLIĞI OLSAYDI
HANGİ KARARI VERECEKSE,
BİZ DE O KARARI VERELİM DİYORLAR!..”
Bu Durum yargı için
Çok acıklı bir durumdur!
Bir an önce Anayasa mizda da
Yer Aldığı şekliyle
Hakimlik Teminatı sağlanmalı
Yargıya güven tazelenmelidir!
Yoksa Hukukun
Adaletin Olmadığı
Bir Memlekete yabancı
Sermaye niye Gelsin?
11.05.2020 / 21:22
Turgut Yenilmez
İstanbul
, Avukat
Sayın serbest kürsü okurları ve fikirdaşlarına hayırlı ramazanlar diliyorum. Sağlıklı günler temenni ediyorum. Bir kaç fikrimi paylaşmak istiyorum.
Okulların açılması noktasında MEB henüz net bir açıklama yapmış değil. Tabiki bilim kurulunun dışında hareket etmek doğru olmayacaktır. Kurulun vereceği kararlara hiç düşünmeden harfiyen uymak çok önemli. Ancak okullar konusundaki karışıklık halen devam ediyor başlangıç için 1 Haziran tarihi zikredilse de bu tarihte henüz netleşmiş değil. Bir kaç önerimi buradan sunmak isterim. Uzun yıllardır eğitimle uğraşmış bir eğitimci olarak.
1. Bilim kurulunun elindeki veriler okulların açılması açısından çok önemli.
2. Çocuklarımızın sağlığı her türlü başlangıçtan önemli.
3. Ancak Avrupa da artık birçok ülkede ana okulları dahil olmak üzere okullar açılmaya başladı bunların dikkatle izlenmesi bu verilen analiz edilmesi gerekir.
4. Özel okulların başlangıç konusunda ve velilerle yaşanacak sorunlar konusunda yaptıkları hizmetlerin iyi anlatılması çok önemli.
5.Özel okul yönetimleri basında çıkan yorumlara bağlı olarak sorunlar yaşıyor bu sorunlara çözümler bulmak gerekiyor. Şu anda halı hazırda yurt genelinde yaklaşık 15.000 civarında özel okul var burada çalışanlar okul dışı alınan hizmetler düşünüldüğünde ülke için ne kadar önemli bir kama değer oluşturdukları ortada bunların iyi irdelenmesi gerekmektedir.
6. Okulların açılması ile ilgili olarak eğer 1 Haziran tarihi olacaksa bu konuda okullara gerekli önlemlerin alınması konusunda gerekli yönlendirme yazılarının gönderilmesi çok önemlidir.
7. Çok büyük sorunlar olmayacaksa aslında bütün gruplar başlayabilir. Ancak şu şekilde bir yol haritası izlenebilir. Örnek olarak eğer bir okulda ilk-orta ve lise öğrencileri varsa ilk ve orta gurup sabahtan öğlene kadar lise gurubu öğleden akşama kadar ikiye ayrılarak okula getirilebilir. Yemek saatleri kantin saatleri ve kullanımı konusunda gerekli tedbirler alınabilir.
13.05.2020 / 23:51
Turgay Aytaş
İstanbul
, Üst Düzey Yönetici
Herkes iyi günler dilerim sizlere 21 yaşındaki birinin gözünden günümüz Türkiye'sinin portresini kendimce çizmeye çalışıp neden yeni bir nefese ve DEVA'ya ihtiyacımız olduğunu kendimce açıklamaya çalışacağım ve naçizane bir kaç tavsiyede bulunmaya çabalayacağım. Hepimizin bildiği üzere dünya büyük bir afet yaşıyor bu kriz günlerinde bulunduğumuz sistemin organizasyon ve koordinasyon özelliklerini daha net görme şansı elde ettik.Gördüğüm üzere basit bir maske dağıtımını bile etkin bir şekilde yönetemeyip kararsızlıklar içinde verilen kararlardan hızlı dönüşlerle bütün piyasanın dinamiklerini hem sarsıp hemde halkın bu kadar temel bir ihtiyacını karşılamasında elini zorlaştırmıştır.Bu apaçık bir yönetimsel sorunun ve önceden çok şekilde övünülen halkın ve piyasanın nabzını tuttuğunu savunan hükümetin artık bu uzvunun ve istişare ortamının kaybettiğinin bir göstergesidir.Artık insanlar şahsi çıkarları ve rant uğruna devletin kaynaklarını harcayıp kamuya bir kuruş katkıda bulunmamaya başladılar.Onun dayısının oğlunu bunun amcasının kızını devlet kadrolarına umarsızca ve liyakat gözetmeksizin sadece sadakat(ki bence buda göstermelik)temelli bir yaklaşımla yerleştirirseniz zaten gelinen noktayı tahmin etmek zor değil.İnsanların hep daha iyi bir seçenek olsa zaten onu seçeriz mecburiyetten seçiyoruz kötünün iyisi ne yapalım dediklerine hep şahit oldum.Ancak artık bu seçeneklerin dışında bir 'iyi' olduğuna inandığım DEVA'nın olduğuna artık biliyorum.Tabi bu bilgiyi insanlarla paylaşırken daha sesi yüksek bir politika izlenilmesi gerektiğini düşünüyorum burada sesi yüksekten kastım 'heyt,eyy' gibi içi boş kavramlar değil sadece parti programını halk özelinde minimize edip köydeki Ayşe teyzemin kahvehanedeki Mehmet amcamın daha iyi algılayabileceği şekle getirip daha etkili yol almak.Aynı zamanda sosyal medyada etkinliği yüksek olan kişilere ulaşıp gençliğe de bir nebze dokunmak. İmlada ve anlatımda bir eksiklik var ise amatörlüğüme veriniz ilk kez bu tip bir yazı yazıyorum
14.05.2020 / 16:28
Bekir Can Topcu
Balıkesir
, Öğrenci
Allah'ın izniyle,
Allah rızasını kazanma arzusundayız.
Tutamayacağımız sözler vermeyeceğiz.
Sözün günü geldiğinde,
yeni sözlerle takasa girmeyeceğiz.
Adil-dürüst-şeffaf olacağız.
Temiz siyaset güdeceğiz.
14.05.2020 / 16:38
Yasin Yoğurtçuoğlu
Siirt
, İş İnsanı