Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

HERKES GİDER MERSİNE BİZ GİDERİZ TERSİNE ! Ülkemizde, serbest piyasa bağlı, serbest rekabet, tüketiciye nasıl yansır? Değişime açık, yenilenmenin bilincinde, Eğitim ve Öğretime, birincil derecede önem veren Ülkelerde, serbest piyasaya bağlı, serbest rekabet, tüketicinin lehine işler. Bu Ülkeler, Gelişmiş ülkelerdir. Gelişmiş Ülkenin hareket noktası da üretimdir. Piyasalardaki rekabet, ucuz ve kaliteli ürünleri, tüketci ile buluşturmaktır. Firmalar, üretim ve satışlarda, ucuzluk ve kalite de yarışır. Bu rekabet ortamı, markaların doğmasına imkan verir. Çıta ucuz ve kalite yönündedir. Böyle piyasalarda, ekonomik göstergeler, refahı işaret eder. İstikrar ve güven, piyasalarda daim ve hakim olur. Spekülasyon ve Manipülasyon hareketler, karşılık bulmaz. Ama bizim Ülkemizde durum, maalesef böyle değil. Her ne şekilde ismi, serbest piyasa ve buna bağlı serbest rekabet olsa da, ekonomi göstermelik değerler üzerinden yürür. Bu yüzden ekonomi, kırılgan bir yapıya sahiptir. En basit anlatımla; Kabine toplantısında, fırlatılan bir kitap, piyasaların alt üst olması için yeterli bir neden olabilir. Yada en yetkili bir ağzın kürsüden yaptığı bir konuşma! Borsa, emtia ve döviz kurlarının, sert hareketlerine yol açabilir. Nitekim bunları yaşadık. Gelişmemiş yada gelişmekte olan ülkelerde, yatırım enstrümanlar, türlü spekülatif hareketlere çok daha fazla açık kapıdır. Rekabet, firmaların üretiminde değil, satışlarında olur. Ucuzluk ve kalite, yarışın hedefi olmaktan çıkar. Daha çok İthalata yönelim olur. Üretim, maliyet kabul edilir. Elbette, markalaşma gerçekleşmez. Çıta ucuza alıp pahalı satma yönündedir. Kalite aranmaz. Böyle piyasalarda, ekonomik göstergeler, kırılgan olur. Belirsizlik, her yerde olur. Fırsatçılık çok olur. Refahı belli kesimler yaşar. İstikrarsızlık ve güvensizlik piyasalarda daim ve hakim olur. Ürün fiyatları, artışta birbirleri ile yarışır. Çıta pahalılıktan yanadır. Sorunlar, sorumsuzlar yüzünden çok daha büyüyecektir.

25.12.2021 / 12:32

0
Ahmet Hafızoğulları İstanbul , Bankacı

Merhaba ben Üsküdar cayir taksi durak baskani Kadir cevik oncelikle hemen hemen tum videolarınızi takip ediyor ve begenerek ve ara sirada da elestirerek takip ediyorum sosyal medyada videolar izlendikce bizim durakda da oyunu sizin tarafinizda kullanacak arkadaslar oldugunu izlemliyorum soyle elestirilerde aliyorum ali babacan iktidar ile calisirken veya ayrilirken neden soylemedi gercekleri madem veya ingiltere icin çalıştığını fotograflarinin oldugunu soyluyorlar bu algiyi nasil yikacagimi bilmiyorum birde genelde sadece ekonimi uzerine konuşuyorsunuz tabi en buyuk sorunumuz bu ama savunma saniyi uretim istihdamın nasil cogalacagi terörle mucadele ne bilim diger projolerden genelde bahsetmiyorsunuz genel bir eleştirim bir gun sizi bulgurlu uskudar cayir taksi duragina caya bekliyorum msj size ulasirsa geleceğizini biliyorum saygilar basarilar

27.12.2021 / 00:44

0
Kadir Cevik İstanbul , Serbest Meslek

Ben Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde okuyan bir öğrenci olarak siyaset ve politikanın yalnızca Türkiye cumhuriyeti üzerinde kurgulanmamasında gerektiğini düşünüyorum. Okulum Uluslararası Kıbrıs üniversitesi gibi okullarda söyleşilere katılınmasını doğru buluyorum.

03.01.2022 / 07:23

0
Alperen Mete Bursa , Mimar

Efendim, seçmenin bir kesimi istatistik nedir bilmiyor. Anket diyenler var. İstatistiği millete anlatın ve yanlış uygulamada Zararlı sahte sonuçlara ve aldatmaya vesile olmasına çok uygun bir araç olduğunu anlatın. Saygılar

03.01.2022 / 21:42

0
Necmi Kayabaşı Malatya , Teknik Eleman

Emeklilere % 25 zam şaşırdık mı? Ben şaşırmadım. Çünkü bir Cambazdan ip de oynamanın dışında başka bir şey beklemem. Milletin aklı ile alay eden bir İktidardan, başka ne? Beklenir ki. Peki ya enflasyon yüzdesi için ne? diyeceksiniz. Makyajlı % 36,08. Sözün bittiği yer. Cumhuriyet tarihinin en yüksek yüzdesel rakamı!! Üstelik, gerçeği yansıtmıyor. Gerçek enflasyonun % 60 olduğunu, herkes biliyor. Daha iyiydi diye, 25 yıl önce ile kıyas yapanlar var. İşte o günleri yaşayan, biri olarak ifade ediyorum ki, o günler çok daha iyi ve güzeldi. O günlerde enflasyon %29 du. Raflarda aradığımız her ürün her keseye uygun vardı. Millet ötekileştirilme di. Bu kadar çok, olaylar olmuyordu. Adalet mekanizması işliyordu. Yolsuzluk yokluk ve yoksulluk bu dönemdeki kadar ayyuka çıkmamıştı. Şimdi! Hamd olsun iyi miyiz?

04.01.2022 / 11:50

0
Ahmet Hafızoğulları İstanbul , Bankacı

Keser döner sap döner gün gelir hesap döner… Asgari ücrete yüzde 50.54% oranında Zam yapıldı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2021 yılının enflasyonu yüzde 36,08% olarak hesapladı. Emekliye verilen zam 25.47% çok düşük ve açlık sınırının altında kaldı. Ey buna sebep olanlar, Emeklinin destek çıktığı işsiz Çocuklarını ve onların yuvalarını hiç’mi düşünmüyorsunuz? Emeklinin hakkını savunan bir kurum olmazsada Emeklinin arkasında büyük Seçmen ordusu var. Kim bunlar? Çocukları, Gelinleri, Damatları, Torunları ve komşuları, dostları… Ey bu haksızlığa sebep olanlar… Bu Millet’de bu izzeti nefis varken zamanı geldiğinde Yaşlısına sahip çıkacaktır, yaşlısını bu haksızlıklardan korumasını bilecektir, hesap size dönecektir…bundan emin ola bilirsiniz…

05.01.2022 / 12:16

0
Necmi Kayabaşı Malatya , Teknik Eleman

Merhabalar, ideolojik olarak desteklediğim parti ortamını yarattığınız için teşekkür ederim. Ben Türkiye'de milliyetçilik ve islamcılık gibi siyasette olmaması gereken kavramlara her daim karşı olan bir gencim ve devletin bir teknokrat edası ile kısa ve uzun vadeli dönemli planlara bağlı istikrarlı bir ekonomik model ile yönetilmesini istiyorum. Mevcut partilerde bunu sağlayabilecek tek parti DEVA gibi gözüküyor. Ben kendimi liberal olarak tanımlayan bir insan olarak açıklamalarınızı çok doyurucu buluyorum. Özellikle sayılar ve veriler üzerinden yapılan açıklamalar ve Sayın Genel Başkan'ın bir öğretmen edası ile anlatmaso gerçekten muhteşem. Toplum olarak bizi karşılıklı atışmalara alıştıran ve güvensiz bir siyaset ortamı yaratan insanlar umarım bundan ders alır. Bu zor süreçlerden geçerken, deva iktidarında gerçek bir serbest piyasa ve rekabet ortamı ile umarım karşılaşırız. Bir liberal olarak gönlüm sizlerden yana, LDP'den sonra ilk kez bir partiye gönül rahatlığı ile oy vereceğim.

06.01.2022 / 01:30

0
Batuhan Esen Kocaeli , Özel Sektör Çalışanı

Öncelikle Sayın Ali Babacan ve diğer tüm ekibini saygı ile selamlıyorum. Ben Yalçın Sandıkcı. 21.02.1979 doğumluyum. Şahsen, Deva Partisinin gelişen ve değişen bu yüzyılda Türkiye nin yeni gelecek umudu olduğunu düşünüyorum. Zira daha önce bu kadar samimi ve kararlı bir lideri girmediğimi düşünüyorum. Ben Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Simav Teknik Eğitim Fakültesi Talaşlı Üretim Öğretmenliği bölümünden 2001 yılında mezun oldum. Maalesef yüksek kpss puanları ve düşük atama kontenjanları sebebiyle idealist olarak okuduğum mesleği yapamadım. Yaklaşık 2003 yılından beri özel sektörde işçi olarak çalışıyorum veya çalışmaya çalışıyorum. Benim esas merak ettiğim(Yani Sayın Ali Babacan ve ekibinin bu konulardaki düşünceleri ile ilgili)2 ana konu var. 1. Benim sgk girişim 18.09.1995 dolayısıyla ben EYT li oluyorum. Zira 1999 öncesinde sgk girişim ve prim yatırılmışlığım var. Ama her ne hikmetse yaklaşık prim gün sayımı ve sigortalılık süremi doldurmama rağmen 55 yaş sınırını beklemek zorunda olduğumu söylüyorlar(bunu e-devletten gördüm). Yani acımasız bir özel sektörde 13 yıl daha mı çalışmalıyım sizce? 2.Benim gibi atanamayan bir sürü teknik öğretmen mezunu arkadaşlarım var. Bunlar için devlette bir kadro olmazsa da özel sektörde bir yasa tasarısı ile özel sektör işletmeleri için bir istihdam edilme koşulu tasarlanamaz mı? Sizce bu durum koşulu için çözüm öneriniz nedir? Yukarıdaki 2 madde için de benim naçizane çözüm düşüncelerim var ama sizlerin çözüm önerilerinizi çok merak ediyorum. Eğer sütçü lisan ettiysem herkesten özür dilerim. İlginize şimdiden çok teşekkür eder iyi çalışmalar dilerim. Saygılarımla Yalçın Sandıkcı. Atanamayan işçi öğretmen.

09.01.2022 / 10:39

0
Yalçın Sandıkcı Ankara , İşçi

Mesaj yazmistim cevap gelmedi deva partisi aşı hakkindaki gorusu nedir istanbul sozlesmesi hakkinda ki gorusu ve birde camilarin bu kadar kisitlanmasi hakkinda ki gorusu cemaatler uzerine bu kadar gidilmesinin sebebi nedir bence ak partinin uzerine gidilebilecek bir açık akparti bu konularda eger farkli gorusteyseniz

27.12.2020 / 15:41

0
Yusuf Subaşı Şanlıurfa , Esnaf

Daha fazla kişiyi üniversiteden mezun etmek, çoğu mezunun gönlündeki profesyonel, teknik ve idari işlerin işgücündeki oranını artırmıyor. Peki ne oluyor? Diploma enflasyonu. Eskiden lise diploması gerektiren işler artık dört yıllık üniversite diploması gerektiriyor. Seçkin olmayan üniversitelerin diplomalarının değeri düşüyor. Üniversitelere doluşturduğumuz gençler arasından mezun olmayı başaranların bulacakları yüksek vasıf gerektiren işlerin sayısal sınırına dayandık artık. Mezun olanların yarısına yakını gerçekten üniversite diploması gereken bir iş bulamayacak. Bu da yetmezmiş gibi her tarafa üniversite açtık. Zaten işsizler sıralamasının en tepesinde üniversite mezunları yer alıyor, açılan her yeni üniversite ile işsizler kervanına yenilerini ekleniyor. Üniversiteye gitmek istemeyen, mesleki eğitim okullarında eğitim görüp meslek öğrenmek isteyen öğrenciler yönünü üniversiteye çevirdi. Üniversitelerdeki yoğunluğun ve diplomalı işsizliğin birinci sebebi sistemin herkesi üniversite okumaya mecbur etmesinden kaynaklanıyor. Türkiye'nin iyi bir geleceğe sahip olabilmesi için atılacak en büyük adım eğitimde olmalıdır. Bununda yolu mesleki eğitimlere yönelmekten ve kalifiyeli eleman yetiştirmekten geçer. İşinin ehli insanların çoğunlukta olduğu ülkede refah seviyeside yükselir. İyi bir eğitim eşittir iyi bir gelecek anlayışıyla hareket etmeliyiz.

28.12.2020 / 00:10

0
Mahmut Turgay İstanbul , Özel Sektör Çalışanı