Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

Ağaçta yetişen ve hep başkalarının kanatlarıyla uçmaya çalışan politikacı tiplerden herkes yaka silkmeye başlamıştı. Özellikle ülkemiz yönünü AB ve batıya(demokrasiye) doksan derece dönmüşken, ülkemizde meritrokrasiye dayalı bir yönetim modelinin geliştirilmesi gerekirken, dimyada pirince giderken eldeki bulgurdan olma misali; insanlar için bu defa bırakınız geleceği inşa etmeyi geçmişteki kazanımları nasıl koruruz pozisyonları aranır noktasına gelinmiştir. Tam da bu atmosferde, insanlarin değişim evresindeyken bir geri vites atılması türkiye için büyük bir handikap oluşturacaktır. bunu aşmanın yolu liyakatli, başarılı, yüzünü geleceğe ve aydınlığa dönmüş, ayrım ve ötekileştirmenin hiçbir türüne müsaade etmeyen, bütünleştirici dili her düzlemde savunup-kullanabilen insanların oluşturacakları elbirliği çözebilecektir. Siyasi etik kavramının içinin hayati derecede doldurulmasi gerektiği bugünlerde ilkelerden bahsetmek de oldukça cesaret veriyor, vermeli her bilinçli insana. Değer ve kavramların yozlaştırıldığı, her gün konjonktüre göre yeni anlamlar yüklenip oportünist siyasetçilerce zehirlendigi bu argümanların da bir temiz hava alması gerekmekte. Bu ihtiyacı karşılamak çok kolay olmasa gerek, mağaranın sonundaki ışıktan bahsediyoruz. Bakalım bu ışığı herkes aynı bakış açısıyla değerlendiriyor mu?Göreceğiz. Daha iyi bir toplum umuduyla. Saygı ve sevgilerimle

18.05.2020 / 20:37

27
Osman Coşkun Diyarbakır , Hukukçu

Normal şartlar altında politik ve ekonomik anlamda genel durum hakkında bilgi almanın yolları vardır. Bunların başında, siyasi karar alıcıların paylaştıkları bilgilerin medyada yer alması gelir. Politikanın şeffaf bir ortamda yapılmasının yanında, oyunun kuralları anayasal ve yasal çerçevedir. Yönetenlerle yönetilenler arasındaki ilişkiyi de bu kurallar belirler. Gücü sınırlandırılmış iktidar, hem sistem içi hem de sistem dışı mekanizmalar tarafından denetlenir. Diğer bir ifadeyle, parlamento, yargı ve medya, iktidarın ne yaptığını ve ne yapmadığını gözlemler. Eğer yapılanlar yasalara uygunsa mesele yoktur. Elbette yasalara uygun olan tasarruflar da eleştirilebilir. Ancak bu eleştiriler politiktir. Ancak yasalara uygun olmayan tasarrufların eleştirilmesi politik bir mevzu değildir. Bu nedenle partiler üstü olarak ele alınır. Eğer bir yürütme unsuru (cumhurbaşkanı, kabine, bakan vs.) anayasa ve yasa dışına çıkarsa, denetlemeye takılır ve anayasal-yasal sonuçlarına katlanır. Yukarıdaki kritik ibare “normal şartlarda”. Türkiye’de uzunca zamandır normal şartlar hüküm sürmüyor. Oyunun kuralları dışına çıkılalı çok uzun zaman oldu. Gezi Parkı olayları sonrasında başlayan demokrasi erozyonu, sonrasında peşi sıra yaşanan olaylar mevcut sistemi tümüyle sonlandırdı ve hiçbir sistematiği olmayan Başkanlık Sistemi gibi bir garabete yol açtı. Yargının yürütmeden bağımsız olmasını gerektiği halen yürürlükte olan 1982 anayasasında apaçık ifade edilmiş olmasına rağmen buna müdahale edildi. Yürütülen yolsuzluk soruşturmalarına yapılan müdahaleler, bu soruşturmaları akamete uğrattı. İkinci aşamada, medya bertaraf edildi. “Normal şartların” ortadan kalkması böyle oldu. Burada kritik mesele, muhalefetin tutumuydu. Muhalefet bu olan bitenleri bir iktidar mücadelesi perspektifinden okudu, ona göre de hareket etti. Muhalefetin siyaset üretememesi olaya hak, adalet, hukuk perspektifinden bakmaması iktidar savaşının bir aparatı gibi görmesi bu sürecin tuzu biberi oldu.

04.05.2020 / 17:46

27
Ali Rıza Erdoğan Kocaeli , Esnaf

Deva Partisi Hayırlı ugurlu olsun vatana millete.

02.07.2020 / 23:10

27
Mehmet Ali Ülsen Diyarbakır , Esnaf

Fikirlerime değer veriyor ve partiniz aracılığı ile duyurmak, ülkeme, geleceğime katkı sunmak istiyorum. İdeolojiler ve kalıplaşmış fikirler ile bu ülkenin yönetilemeyeceğini bir kez daha görmüş bulunmaktayız. İdeolojiler sahip olunması ama asla dayatılmaması gereken kişisel fikirler topluluğu olup rahatça dile getirebilen ve çözüm önerilerimizi besleyen farklılıklarımızdır. Kimse hiçbir makamı bir ideolojinin borazanlığını yapmak için liyakat ilkelerine aykırı sahip olup kullanmamalıdır. Tam da siyasetin burada asıl amacının işleyen bir devlet mekanizmasına yön vermek değil tam bir mutabakat sağlanmış sistemi oturtmak ve bunun düzeninin kontrolünü sağlamak olmalıdır. Siyaset arenasının dönekliğe gebe olduğu ve gerektiğinde yalanların söylenebildiği bir yer olması anlayışı artık sadece ülkemizde değil tüm dünyada geçerliliğini yitirmiştir. Milyonlarca yıldır dönen bu dünyada erdem, ahlak, adalet, gibi kavramlar artık net tanımlara sahip olup eğilip bükülecek yanı kalmamıştır. Büyük bir oy oranı bile bu değerleri yeniden tanımlama hakkını kimseye veremez. Adalet ve demokrasi çoğunluğun seçtiği siyasi bir oluşumun tekelinden çıkamayacak kadar keskin ve kırmızı çizgileri olan kavramlardır. Bu doğrultuda bu ülke bir veya birkaç kişinin ideolojisine kurban edilecek kadar ne sahipsiz ne de taze fikirli gençlerinden yoksun değildir. Kimse yaşayamadığı değerleri, onun borazanlığını yaparak ya da başkalarının üzerinde sopa gibi kullanarak harcama haddine sahip değildir. Ne Atatürk, ne ilkeleri ne de dini değerlerimiz kimsenin tekelinde olmayıp siyasete feda edilemez. Siyaset, iyi düşünülerek tasarlanmış herkesin mutabık kaldığı şeffaf, bağımsız ve liyakat prensibiyle işleyen devlet mekanizmasının işleyişini kontrol etmek ve aksaklıklarını gidermekten öteye geçemez. Yine bu doğrultuda geçmiş hesaplaşmalar ile bugünün heba edilmediği 65 yaş üstü kadar gençlerinin de değer gördüğü bir ülke istiyorum. Tüm bunların iyi bir eğitim reformuyla mümkün olacağı kanısındayım.

11.07.2020 / 18:09

27
Enes Çoban Konya , Mühendis

Merhaba, Şu günlerde dinledikçe kendime en yakın fikirleri beslediğini düşündüğüm siyasetçi sayın Ali Babacan. Ben ilk attığım oydan beri sürekli AKP ve Cumhurbaşkanımız sayın Erdoğana oy veren birisiyim. Yaklaşık 7-8 yıldır beni etkileyebilen tek isim Sayın Ali Babacan oldu. Gerek parti kurma fikri gerek anlamsız ve çelişkiler içeren ittifaklara soğuk bakması çok beğendiğim bir duruş. Ancak FETO ile arasında bağ olmadığını ve Abdullah Gül - Bülent Arınç gibi isimlerin ekran yüzü olmadığını çok daha açıktan tabiri caizse göze sokarak göstermesi gerekiyor. Partiden, bir mühendis olarak ve iş insanı -bakır mutfak gereçleri imalatçısı- olarak beklentim çok yüksek. Sayın Ali Babacana ve tüm DEVA Partisine Başarılar diliyorum.

30.07.2020 / 12:18

27
Mustafa Barman Kahramanmaraş , Mühendis

her büyük parti gibi il ve büyük ilçe örgütlerine web siteleri yaptırabilirsiniz.

05.10.2020 / 15:07

27
Ali Tayyip Uzunoglan İstanbul , Öğrenci

Ülkemizim bulunduğu bu çok zor zamanda diyarbakırdaki kongre bize heyacan veriyor.Yeniden ülkeyi ayağa kaldırmak için ali babancan beyfendinin önderliğinde deva partisi ülkeye umut vermeye devam ediyor.en kısa zamanda inşallah iktidar olacağız.

10.10.2020 / 15:52

27
Hayrullah Kurt Kahramanmaraş , Öğretmen

Öncelikle hepinize merhaba 20 yaşında bir üniversite öğrencisi genç olarak şunu söyleyebilirim şuan başta ben olmak üzere tüm gençlerin en büyük sorunu ve korkusu mezuniyet sonrasi yaşantı yani iş bulma ve bu işte kademe almak malesef şuan toplumumuzda üniversite mezunu işsiz sayısı ciddi bir orana tekabül ediyor. Deva partisi henüz yeni bir parti olmasına rağmen şuan çok büyük bir ilgi görüyor yapılan kongreler çok görkemli ve kalabalık oluyor bunun asıl sebebi insanlar partiden ciddi bir beklenti içindeler inanin şuan ülkemizde insanların çoğu bunalmış ve çıkmaza girmiş durumda insanlar ekonomik olarak zorda birakin ileriye yönelik yatirim yapmayı bugün karnını doyuracak kadar bir parayı bile cebinde bulamıyor. Deva partisi insanlar için bir umut var insanlar Deva partisinden beklenti içinde şuan düzensiz çözülemeyen bazı sorunların Deva partisi ve üretmiş olduğu politikalar ile çözüleceginin ümidi içindeler.  Bende ümitliyim ileri dönük güzel şeyler olacağı gençlerin iş toplumun huzur bulacağı zamanların geleceğine inancım var. Saygılarımla.

05.11.2020 / 02:14

27
Ethem Can Yeşil Hatay , Öğrenci

Kamu ihalelerin tamamının takip edileceği ve ihalenin genel bir yapı tarafından onaylanacağı bir sistem gerekli. Her kurumun başındaki kişi kafasına göre ihaleye çıkamamalı, bursadaki bir vatandaşın verdiği vergiyi kafasına göre harcayamamalı. Tüm kamu kurumlarında yapılan ihaleler, ihalenin yapılmasını onaylayan genel bir yapı tarafından halka şeffaf bir şekilde açıklanmalı. Bu genel yapıda doğrudan halk'a ve hukuka karşı sorumlu olmalı. Böylece kamu kurumlarındaki israfın önüne geçilmiş olur. Örnek: bir kurumda her yıl kaldırım değişiyor, parke taşlarının boyası dururken tekrar boyanıyor. Lütfen bu sistemle bunun önüne geçin. Artık vatandaşın parası çöp olmasın.

12.11.2020 / 01:22

27
B. T. Karabük , Kamu Çalışanı

Değerli Arkadaşlar bu zor zamanda büyük bir Cesaret gösterdiğiniz için sizlere çok büyük saygı duyuyorum.şuna bütün samimiyetimle inanıyorum.Allah Ömür verirse yaşayarak göreceğiz Güzel Ülkemizin Güzel Vatandaşları önümüzdeki 10 yıllarda Gerçek Demokrasi’yi ve Liyakat duygusunu ve Özgür düşünceyi sizlerle birlikte yaşayacaklar.Başkanımızında dediği gibi kişiler değil İlke ve değerler ön plana çıkacaktır.yeterki biraz sabır ve İtidal.Bu ülke hepimizin değeri.kalın sağlıcakla.

19.06.2020 / 18:48

27
Nasuf Karademir Balıkesir , Esnaf