Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

Güçlü Parlementer Sistem; Güçlü Yerel ve Genel Sivil Toplum örgütleriyle, Özgür Yerel ve Genel Medyayı da beraberinde kazandıracak Milletimize #İnşallah.

17.05.2020 / 23:29

25
Sinan Türk Tokat , Mimar

Bu önerim yüksek öğretimle ilgilidir. Öncelikle Tıp fakültelerini ve yüksekokullarını üniversite bünyesinden ayırın. Tıp fakültelerini; eczacılık, hemşirelik gibi sağlık bölümleri ile bir araya getirip üniversite seviyesinde Tıp akademileri olarak kurumsallaştırın. Ve bu akademiler 15 tane olsun. Örneğin İstanbul tıp akademisi. Bu akademinin altında da Cerrahpaşa, çapa ve Marmara tıpı birer fakülte olarak toplayın. Çünkü ülkemizde en çok yayın yapan bölüm tıp fakülteleri. Tıpları üniversite bünyesinden çıkarınca üniversitelerin gerçek durumu ortaya çıkıyor ve ihtisaslaşma oluyor. Sonrasında üniversite sayısını tıp akademileri hariç 50’ye düşürün. Teknik üniversitelerden İİBF, edebiyat, dil gibi bölümleri kaldırın. Genel üniversitelerde saçma sapan bölümleri kapatın. Ve mevcut kontenjanlarını en az %50 azaltın. YÖK denilen laneti kaldırın. Tüm üniversiteler kendi rektörünü, tüm fakülteler kendi dekanlarını tüm bölümler kendi başkanını 3 yıllığına seçsin. Ve bir kişi en çok 2 kez seçilebilsin. Üniversiteler kendi aralarında istişare kurulu kursun başkanlarını da kendisi seçsin. Bu kurul sadece doktora yeterlik ve doktora tezleri ile ilgilensin. Yüksekokullar MEB’e bağlı olarak ve ihtisas üzerine kurulsun. Piyasanın ve sanayinin ihtiyaçlarına göre, Tarım MYO, Ticaret MYO, Turizm MYO gibi. Bu MYO’lara sanayi ve piyasadan ustalar, deneyimli insanlar getirilerek uygulamalı eğitim verilsin. Üniversite kurulması için en az 3 fakülte, fakülte kurulması için en az 4 bölüm, bölüm kurulması için en az 5’er prof, doç ve dr. olmak üzere 15 kadro olması şartını koşun. Kafasına esen üniversite, fakülte bölüm açamasın. Buraya yazılanları gören, duyan inceleyen var mı bilmiyorum. Ama bir umut olarak yazıyorum kaç seferdir. Ve yazdıklarımı uydurmuyorum. Kelime kıstı olmasa detaylı şekilde açarım burada. Fakat maksat hasıl oldu sanırım.

21.02.2022 / 12:48

25
Mustafa Adıgüzel Ankara , Ekonomist

Merhabalar, Güçlendirilmiş parlamenter sisteme yönelik bir sistem önerisi vermek istiyorum. Parlamenter sistemdeki en önemli sorun aslında koalisyonların kurulma süreçlerinin ülke açısından belirsizlikler doğurması. Başkanlık sisteminde de seçim sistemi sonucu hükümet açısından belirsizlik olmasa da güçler tek merkezde toplanıyor. Burda benim önerim başkanlık sisteminin seçilme usulünü alıp parlementer yönetilmek. Yani doğrudan başbakanı ve bakanlar kurulunu sandıkta partiler bize getirmeli. Eğer 50+1 sağlanamazsa ikinci tura geçilerek hükümet netleşmiş olur. Yasama için de ayrı bir seçim olmalı ama başbakan ve bakanlar kurulu liste halinde seçmene sunulmalı. Bunun en önemli avantajlarından biri tüm partiler seçilmek için en kaliteli kişileri bakan adayı olarak insanların karşısına çıkarmak isteyecek ki seçimi kazanabilsin. Böylece başbakanın bakanları kendi isteğine göre atadığı bir sistem oluşmamış olacak. Ayrıca önerdiğim sistemde eğer ki partiler koalisyon olarak hükümet kurmak isterlerse seçimden sonra değil seçimden önce ortak bir başbakan ve kabine kurup bu listeyle seçime girmiş olacak ki seçim sonrası belirsizliği oluşmasın. Koalisyonlardaki kime kaç bakan düşecek, kim başbakan olacak vb. kavgalar seçim sonrası değil seçimden önce halledilmiş olacak. 50+1 halktan alındığı için de mecliste güvenoyu tıkaması olmamış olacak, meclis yasama ile uğraşmış, bakanlar kurulu da yürütme ile ilgilenmiş olacak. Cumhurbaşkanı erkler ve partiler arasında uzlaşı görevi üstlenen ve meclis tarafından seçilen sembolik konumda yer alacak ve hükümeti kurma görevini vekile vermek gibi yetkileri de olmamış olacak çünkü zaten güvenoyu halk tarafından verilmiş olacak. Ayrıca bakanlar kurulundaki bakanların ayrılması vefat vb. sebebi ile yedek bakanları da belli olarak seçime girilmiş olacak. Bu çizmeye çalıştığım sistem başkanlık sisteminin yalnızca seçim sistemini alıyor ve iki sistemin en iyi özelliklerini birleştiriyor diye düşünüyorum, paylaşmak istedim. Saygılarımla

04.12.2021 / 00:10

25
Aydın Yılmaz Kocaeli , Müfettiş

Saygı değer parti meclisi mensupları ve Aziz milletim, sizleri saygı ve sevgiyle selamladığımı belirtmek isterim. Son 1 haftadır "TBMM'nin görüşmelerini izliyor ve dinliyorum. Ülkemizin ve Cumhuriyetimizin geldiği nokta, tabiri caizse Uçağın pilotu ölmüş ve son sürat hızla yere çakılıyor" diye betimleyebilirim. Ülkemizin problemlerini kısaca şöyle maddeler halinde yazacağım. .Adalet ve yargı ( Eğitim sistemimiz) .Yasama ve yürütme .Özgür olamama ve eşitsizlik .Korkuya dayalı otokrasi yönetimi .Haksızlık ve aldatmaca .Tek adam rejimi .TBMM'nin artık bir öneminin kalmayış oluşu .İç ve dış politika rejimimiz. Uluslar arası saygınlığımızın ve itibarımızın yok olması .Can ve mal güvenliğimizin olmayışı, ( ki bu turist ve yabancı insanlar içinde geçerli ) .Tüm ordu kolluklarımızın itibarı yerle bir edilmesi, değersizleştirilmesi .Suriyeli, Afganlı, Türkmenistanlı ve bir çok milletin kaçak göç sorunu ( Hudutlarımızı koruyamama, terör örgütlerinin çoğalması ve onları destekleyen siyasi partiler .Din sömürgeciliği ve dini şahsi menfaatlere alet etme .Tecavüz, Cinayet, İstismar, Şiddet, Hırsızlık, Hayvanları katletme, İntihar etme, işsizlik, açlık, yokluk, borçluluk .Ekonomi, Tarım, Üretim, Sanayileşememe .Satılan, özelleştirilen ve kapatılan tüm devlet kurumları, fabrikaları .Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün İlke ve İnkılaplarının itibarsızlaştırılması .Milli değerlere zarar verilmesi .Rüşvet ve adam kayırmacılık .Atatürk'ün gençliğe hitabesinde ne yazıyorsa günümüzde gerçekleşiyor olması cidden üzücü ve büyük bir problem... .Parsel parsel satılan Ülkemiz (Yakındır; yine itilaf devletleri biz borçlarınızı haciz etmeye geldik diyecekler ve çok büyük savaş patlak verecek) Evet saygı değer büyüklerim ve kardeşlerim, tüm ana problemlerimiz maddeler halinde yazılı olanlardır. Sözlerimi şöyle sonlandıracağım, Tek bir Türkiye'miz var ve aradığımız kuvvet damarlarımızda ki asil kanda mevcuttur. Saygılarımla

14.12.2021 / 01:57

25
Haluk Özkaya İstanbul , Öğrenci

Sayın yöneticilerim.beni dinlemenizi isterim... Bizler aç kalıyor Soframizdan ekmek yağ peynir Domates vs tabagimizi çalıyorlar Tavuk yiyemez olduk 2825tl asgari ücretin 2000 TL kira ödenmekte Sade ben değil cümleten bu durum ahval eddiriyor Bizlere ses verin...bizlere mesafe koymayın Soframıza bekliyoruz..

23.09.2021 / 00:13

24
Cenk Çeliktürk İstanbul , Özel Sektör Çalışanı

Ali BABACAN, Şahsıma aranan Kan bulundu. Gerçekten izlediğimde tam bir Türk beyfendisi görüyorum. Siyasi eleştirilerini bile nezaket sınırları içinde anlatan tam bir beyfendi. şimdiki iktidardakilerdeki üslubu görünce içimden acaba bunlar haftaya çelik jantlı apar egzoslu Tofaş'ıda makam aracı yaparlar mı diyorum. Ali BABACAN'IN rakiplerinin son eleştirmesi, baskılamaya çalıştıkları video Yaşlı Amca çıkıyor hakarete varacak şekilde tepkisini koyuyor ve aradığımız Lider, kalbini kıracak bir söz bile çıkmıyor. Halbuki eleştireye gelenleri Ananı da al git diyenler oldu. Ben şahsıma Sert siyasetçi değil Net siyasetçi istiyorum. Bu özelliği de Sayın Ali BABACANDA buluyorum.

26.10.2021 / 14:43

24
Esen Yalçınkaya İstanbul , Müşavir

Siz hiç " şahlanan ekonomi"ye karşı "kurtuluş savaşı" veren bir yönetim duydunuzmu? Böyle bir oksimoron zihniyetle nereye gidiyoruz? Acilen SEÇİM.

01.12.2021 / 22:28

24
Muhammet Kürşad Şekillioğlu Ankara , İş İnsanı

Sayın Genel Başkana "boş teneke" yakıştırılması yapılmış . Sayın Genel Başkan Ali Babacan , orta ve lise öğrenimini TED ANKARA KOLEJİNDE tamamlamıştır.Türkiyenin en saygın Kolejleri arasında yer alan TED'i üstün dereceyle bitiren başkan, Üniversite eğitimini uluslararası saygınlığa sahip olan ODTÜ'de , 4 üzerinden 4 ortalama ile ve de birincilikle tamamlamıştır. Böyle "boş tenekeye" kurban olsunlar. Kendisini "dolu teneke" sananlara ithaf olunur.

05.12.2021 / 20:03

24
Muhammet Kürşad Şekillioğlu Ankara , İş İnsanı

19 yaşında bir genç olarak söylüyorum ki ülkemden umudumu halen kesmediysem bu sayın Ali Babacan ve Deva Partisi'nin yönetime geçmesini umduğumdandır. Sizlerin gerçekten bu ülkeyi daha yaşanabilir hale getirebileceğinize dair umudum var. Sayın Ali Babacan gerek Ekonomi bilgisi gerek kişilik yapısıyla Türkiyedeki kavga ve küfür siyasetine nazik yapısıyla farklı bir tarz katıyor. Başımızda bulunan yöneticiler her gün ülkemizdeki toplumsal kutuplaştırmayı artırırken sizler herkesi kucaklayan, her bir vatandaşına ayrım yapmaksızın değer veren bir anlayış çizerseniz iktidara gelmeniz pek uzun sürmez. Artık birlik olmamız gerekiyor, Üretim yapmamız gerekiyor, Adaleti bu topraklara getirmemiz gerekiyor. Ülkemizin en büyük 3 sorunu olan Adaleti, Üretimi, Eğitimi yeniden sağlamamız gerekiyor. Hepsini birlik ve bütünlük içinde DEVA Partisinin gerçekleştireceğine biz gençler inanıyoruz. Yolunuz açık olsun inşallah

13.10.2020 / 11:02

24
Mustafa Demir Konya , Muhasebeci

13 yıldır neden konuşmadın diyenlere cevabımdır, nereden biliyorsunuz? Mücadele etmediğini, direnmediğini, bu işler öyle kolay olmuyor. 1996 yılında Kadıköy Belediyesinden zincirin halkası olmadığım için istifa ettim, anlıyorum. Şu anda çıkıp mücadele veriyor olması çok kıymetli. Mücadelenizi destekliyorum çünkü sizin bakanlığınızda dosya kağıtlarının arka yüzünü de kullandırdığınıza inanıyorum, israf haramdır!

18.11.2020 / 11:24

24
Emel Akdere İstanbul , Mühendis