Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

Ayasofya camii oldu, İstanbulu yeniden fethetmis gibi sevindik. Sanki Müze iken Türkiye Cumhuruyetine ait değildi. Müze iken de namaz kılınabiliniyordu.  Süphesiz Ayasofya camii olacaksa Turkiye bunu hicbir ülkeye sormaz yapar, zaten atalarimiz camii yapmış. Biz Müslümanlar olarak sevinelim burası tamamda. Dünyanın ne dediğinden çok ne yapmak istediğimizle ilgili kuşku yarattığımız kesin.  Medeni ülke olma standartlarımızda soru işareti yaratmak Turkiyeye sadece zarar verir. Ayasofyayı  camii yaparken haklı olarak size ne diyebiliriz? Fakat medeni ülke standartları bize hatırlarıldığında "size ne" demenin bedelini Türkiyenin 83 milyonu öder.

12.07.2020 / 12:42

22
Latif Yildiz Bolu , İş İnsanı

Türkiye Cumhuriyetinin yeni partisi olarak hakkettiğimiz yere getireceğini inandığım için sizlere yazıyorum. Sizden ricam bu ülkeye lütfen hizmet edin yarın sizin hakkınızda da yanlış şeyler duymayalım bu millet artık iyi bir yönetim ve refah bir seviye istiyor. Dünya ile entegre birşekilde islam coğrafyasına örnek özgürlükçü şefaffaf bir yönetim modelini benimsemenizi, eşitlik ve adaletin sözde değil icraatta olmasını, nedense ençok demokrasi çığırtkanlığını sağ partilerde görülmekte sizden gerçek demokrasi neferi olmanızı, ayrımcılığın olmadığı bu topraklarda yaşayan her ferdin aynı eşit haklara sahip olduğunu düşünerek hareket etmenizi ısrarla rica ediyorum. Ben bir mühendisim bu ülkeye çok katkılarım olacağını düşünüyordum fakat maddi olanaklar yüzünden işimden çok aile geçimini düşünmekten alanımda ülkeme katkı sağlayamıyorum. Bu durumdan bizlerin önünü açmanızı istiyorum. Uzun yazmıyorum çünkü belkide okunmaz diye fazla uzatmaya gerek yok sizdeki ışığı göreyim elimden geleni yaparım. Allah yardımcınız olsun.

12.07.2020 / 21:53

22
Bünyamin Aykan Konya , Mühendis

YAPTIM DEDİĞİ HASTANELERE, HASTA GARANTİSİ VERİYOR. YAPTIM DEDİĞİ TÜNEL VE KÖPRÜLERE, ARAÇ GEÇİŞ GARANTİSİ VERİYOR. YAPTIM DEDİĞİ HAVA LİMANINA UÇAK İNİŞ GARANTİSİ VERİYOR. TÜM BU YAPILANLAR İÇİN, KAMULAŞTIRMA YAPILMASIN DİYE, ŞİRKETLERE, YABANCI MAHKEME GARANTİSİ VERİYOR. PARASI OLAN VATANDAŞA, GELİR GARANTİSİ VERİYOR. YİNE PARASI OLAN VATANDAŞLARA, KUR KORUMA GARANTİSİ VERİYOR. FAKAT EMEKLİNİN, ASGARİ ÜCRETLİNİN VE ÇALIŞAN KESİMİN MAAŞLARINA CAMBAZ HESAPLAMALAR KAPSAMINDA, CIMBIZLA MAAŞ ARTIŞI VERİYOR. BUNU DA MÜJDELİ HABER DİYE PROPAGANDA MALZEMESİ YAPIYOR. MADEM ÖYLE EMEKLİ, MEMUR, İŞÇİ VE ASGARİ ÜCRETLİNİN MAAŞLARINI DA DÖVİZE ENDEKSLEYİN. VATANDAŞ İÇİN BİR ŞEYLER YAPTINIZ DİYELİM.

16.06.2022 / 16:13

22
Ahmet Hafızoğulları İstanbul , Bankacı

Ali Babacan'ın kendini yeteri kadar anlatmadığını düşünenlerdenim. Saklı bir hazine gibi. Maalesef saklayan biraz da Babacan'ın kendi. Buraya beğenerek sonuna kadar okuduğum ve haklı bulduğum bir yazıyı koyuyorum. Umarım siz de okur ve gerekli makamlara ulaştırırsınız. https://eksisozluk.com/biri/baridatan

21.06.2022 / 01:14

22
Nurullah Emin Ziyafet İstanbul , Öğretmen

Merhabalar. Ülkemin geleceğinden endişe eden bir vatandaş ve 6'lı masayı bir umut olarak gören genç bir yurttaş olarak görevimi yapmak ve vicdani sorumluluğumu gerçekleştirmek üzere, Cumhurbaşkanı adayı belirlenmesi hususundaki kaygılarımı sizlere bildirmek istiyorum. Malum-u aliniz, taraflı-tarafsız, hükümet yandaşı-muhalefet yandaşı farketmeksizin tüm gazetecilerin, anket firmalarının, kamuoyu araştırma şirketlerinin yaptıkları araştırmalar ve sokağın sesi, Kemal Kılıçdaroğlu beyefendinin CUMHURBAŞKANI ADAYI OLMASINI KAMUOYU İSTEMİYOR!!! Fakat, Chp'nin ve sayın Kılıçdaroğlu'nun, kendisini artık bir aday gibi ortaya koyduğu da aşikar. Kamuoyunun isteklerini, tedirginliğini ve kaygılarını ciddiye almayan bu tutum, ülkemiz için büyük bir fırsat olan 6'lı masanın halk nezdinde büyük bir hayal kırıklığı ve küskünlük yaratma tehlikesi taşımakta olup, Kılıçdaroğlu aday yapıldığı taktirde muhalif oyların önemli bir bölümünün sandığa gitmeyeceği de çok açık. Hal böyleyken, amacın yalnızca iktidarı değiştirmek olduğu bu dönemde, bu seçimin, Kılıçdaroğlu ve bir grup arkadaşının fantezilerine kurban edilme tehlikesi muhalif seçmende büyük bir anksiyeteye yol açmaktadır. Hal böyleyken, 6'lı masanın gözünü ve kulağını halka tıkamayacağı ümidini kesmek istemeyen bir vatandaş olarak kaygılarımı bildiriyor ve altını çizerek şunu belirtmek istiyorum: KILIÇDAROĞLU ADAY OLURSA, BEN VE HAYLİ KALABALIK OLAN AİLEM BAŞTA OLMAK ÜZERE, ÇEVREMDEKİ ONLARCA ARKADAŞIM SANDIĞA GİTMEYECEK! VE EMİN OLUNUZ Kİ, BİZİM GİBİ YÜZ BİNLERCE İNSAN DA AYNI ŞEKİLDE GİTMEYECEK! Bu sorumsuzluğu yapmayacağınıza emin olmak istiyorum.

31.08.2022 / 19:26

22
Metehan Yavuz İstanbul , Sanatçı

Mrhblar ben ülkücü milliyetçi biriyim ülkemizin bekası için acil avrupa birliği standartları yönelmesi lazım gençlerin büyük çoğunluğu avrupa ülkelerine gidip kurtulmayı düşünüyor bir milliyetçi olarak bende ülkemin batı bloğunda olması ve avrupa birliği üyesi yada avrupa standartlarında olmasını istiyorum bu benim düşüncemi bire bir sayın ali babacan dile getiriyor ve kendisi daha öncede avrupa birliği baş müzakerecisi bu konuda yetenekli seçimlerde gençlerede çağrımdır avrupaya gitmenize gerek yok deva partisini destekleyin türkiye avru istikametine yönelsin sayın ali babacan beyin ülkemizi kaç yılda avrupa standartlarına getirebiliceğini ve neler yapıpda bunu başaracağını detaylıca anlatmasını isterim başbuğ alparslan türkeşin bir sözüyle bitirelim "biz ülkücüleri gerektiğinde kendi göbeğini kesecek şekilde yetişdirdik" selamlar

26.10.2022 / 22:59

22
Sadık Küyük Ankara , İşçi

Cumhurbaşkanı’nın ilk 90 günde 180 günde ve 360 günde yapacağı işlemleri yazılı hale getirip vatandaşa açıklayın.bu işlemleri yaparken Yetkilerini nasıl kullanacağını yani Meclis onayı mı alacağı yoksa 6 liderin onayını mı alacağını da netleştirin Cumhurbaşkanı’nın istişareyle bu yetkilerle en az 1 dönem ülkeyi iyi yöneteceğini millete gösterin.yoksa millet parlementer sistemi desteklemez

21.11.2022 / 09:08

22
Onur Türkoğlu Kahramanmaraş , Öğrenci

Bilindiği üzere OTTOWA sözleşmesi sivil insan ölümlerinin önüne geçmek üzere kara mayınlarının üretimini, kullanımını, ticaretini ve depolanmasını ortadan kaldırmak suretiyle yapılmış bir sözleşmedir. 110 Milyon civarında mayına ev sahipliği yapan ülkelerin en çok rağbet gösterdiği savunma silahı olarak tarihe geçmiştir.1997 yılında imzaya sunularak 1999 yılında yürürlüğe girmiştir. OTTOWA sözleşmesinin yürürlüğe girmesinde hükümet dışı kuruluşlar ve sivil toplum örgütleri önemli rol oynamıştır.1992’de Avrupa ve Amerika’da birkaç sivil toplum örgütünün başlattığı kampanyalar 1997’de OTTOWA sözleşmesinin yürürlüğe girmesi ile sonuçlanmıştır. Sözleşme, taraf devletlere stoklarındaki mayınları 4 yıl, döşenmiş mayınların ise en geç 10 yıl içinde toplanarak imha edilmesi yükümlülüğünü getirmektedir. Sizce asıl sorun gerçekten de sivil insan ölümleri miydi? 1983-2005 yılları arasında o kadar katliam, iç savaş ve soykırımlar devam ederken neden tek tehdit olarak mayınlar görüldü? Savaşların getirmiş olduğu yıkımlar karşısında yüz binlerce insan ölürken bunlara göz yuman sivil toplum örgütleri ve Avrupa ülkeleri neden mayından dolayı oluşan sivil insan ölümlerinin peşine düştü? Tüm bu konular ele alınacak olursa Ottowa sözleşmesinin gündeme geldiği dönemlerde dünya gündeminde yaşanan olaylarda 4 milyona yakın nüfus yok edildi. SUDAN iç savaşında 2 milyon, Bosna Hersekte 250 bin, Hocalıda 613, Ruanda'da 1.174.000 kişi, Darfur'da 300 bin kişi Filistin de Irak da ve bir çok yerde daha niceleri katledilirken dünya kamuoyu mayınlar ortadan kalkmalı yanıtını verdi. Mayınların kalkması ülke sınır güvenliğini ortadan kaldırmakla beraber savaşlara ve sınır ihlallerine, işgallere ve mülteci akımlarına teşvik edici bir yaklaşım olup Orta doğunun sınırlarını tekrar kaleme almak demekti. Bu gün bir pepsi fiminde Türkiye toprakları ermenistana katılıyorsa filistin toprak kaybedip israil genişliyorsa, ülemize mültecilerle birlikte terör de sızabiliyorsa bunun sebebi OTTOWA sözleşmesi.

05.12.2022 / 18:28

22
Halef Tola Tekirdağ , Diğer

Öncelikle cümleten selamün aleyküm. Birbirinden farklı güzelliklere sahip güzel memleketimizin kıymetini bilmeyip var olan güzellikleri sadece kendi nefisleri için harcayan kişi kurum ve kuruluşları kınıyor ve sözlerime bu coğrafyanın en büyük yarası olan Eğitim hakkında birşeyler söylemek istiyorum. Eğitim gibi güzel bir dünyayı sadece okul yapmak ile üniversite açmak ile kontenjanları artırmak sanan zihniyete artık dur deme vakti gelmiştir. Biz okul hayatımız boyunca önümüze ne çıkacağını bilmeden yaşadık.Yok milli eğitim bakanlığı ne diyecek ne yapacak acaba milli eğitim bakanı değişirse sınavlara ne olacak diye diye öğrenmeye ve öğretmeye vakit bulamadık.Yeni neslin böyle olmasını istemem ve belli çizgileri olan bir yeni eğitim sistemi şart ve bunu İNŞALLAH bu çatı altında bizler yapacağız.Öğrencilerin yarış atı gibi çalışmak zorunda olmadığı bilgi beceri ve yeteneğine göre kendi okumak istediği bölüm okutulmasını sağlamalıyız.Yoksa Fen bilen Sağlıkçı Matematik bilen Mühendis Türkçe bilen Öğretmen olmak zorunda kalacak. Ve yine öğrenciler üzerinden hocaların kendi egolarını tatmin eden eğitimciyi eğitim sahasında görmek istemiyoruz. Ve yine büyük bir sorun olan eğitim ve öğretim eşitsizliği öğrenciler üzerinde büyük yaralara sebep olmaktadır.Milli Eğitim kurumu okulların ilk orta lise üniversitelerin karşısında büyük güç olan özel okul kolej özel üniversite öğrencilerin aynı sınava alarak aynı başarı beklenmeside çok saçma bunun önüne geçilmelidir. Ve yine eğitimde ayrımcılık en büyük sıkıntılarımızdandır.Nasıl mı ? Sakal bırakan erkekle bırakmayan erkeğe farklı gözle bakılmamalıdır. Yine küpe takan bir erkekle takmayan erkeğe farklı anlam yüklenmemelidir. Ve yine açık bir kadın ile Çarşaflı veya kapalı bir kadına farklı gözle bakılmamalıdır. Üniversite çatıları altında binlerce gence hocanın kendine göre algı yaratıp o algıyı dayatması kabul edilemez.Öğrenciyi kendi görüşünde mi değil mi değerlendirmesini yapıp öğrenci bırakılıp geçirilemez.Teşekkür ederim

11.05.2020 / 02:47

22
Umut Can Demirel Diyarbakır , Mühendis

Çok özür bu bügünkü mesajıma ikinci ektir Biz Deva Partililer olarak diğer siyasiler gibi çok konuşup az dinlemeyeceğiz tam tersine çok dinleyip az konuşacağız. Amatör bi psikoloğ gibi hareket edeceğiz . Eleştiri suçlama vd mavraları tolere edeceğiz.az ve öz konuşarak ikna etmeye çalışacağız hiç bi ayrım yapmadan tepki vermeden bskutluüjmuzu bozmadan hareket edeceğiz tekraren tşk ederim. Söz bi daha böyle parça parça olmayacak saygılarımla

13.05.2020 / 22:47

22
Dursun Tunçbilek Niğde , Müşavir