Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

DEVA Partisi programını okumanızı ve notlar almanızı tavsiye edeceğim. Ülkemizin ve milletimizin sorunsal açmazları için çözümler bulacaksınız. DEVA ile meydan okumaya hazırlıklı olalım.

09.09.2020 / 17:29

136
Mehmet Engin Doğan Ankara , Yönetici

Bu DEVA' da çok oluyor artık. İktidar ve yandaşlarının son günlerde bu cümleyi çok sık söylediklerine eminim. Baksanıza saldırıya, sert yakışıksız söylemlere başladılar. Bir küçük görme edaları bir umursamama halleri. DEVA Partisi' ne olan yoğun ilgi telaşa sebep oldu anlaşılan. Her derde DEVA olacak diye korktular sanırım. Hemen Bizans oyunları ayyuka çıktı. Nasıl engelleriz? Grup kurmasınlar. Nasıl engelleriz?Seçime girmesinler, giremesinler. Yasak koyalım, korkutalım, saldıralım, haysiyet cellatlığı yapalım, güç bizde iktidar bizde diye düşünseler de ne demişler "Böbürlenme padişahım senden büyük Allah var" ve onun planı ve hesabı üzerine plan da hesap da karar da yoktur.

27.05.2020 / 14:46

135
Hakan Çelebi Ankara , Mühendis

Parti birim ve yönetiminin gençlere verdiği önem için teşekkür ederim. Bizi dikkate alan dinleyen fırsat veren ilk yapı sizsiniz Yazacağım sorunlarımızı çözeceğiniz konusunda itimadımız tam Bugün ülkemizin her şehrinde üniversite vardır ancak bu üniversitelerin yetkinlik ve niteliklerine dair olan şüphelerden ötürü kimse bu üniversitelere gitmek istememektedir Sizden talebimiz Üniversiteler konusunda Mali , Yasal reform ve destekleri sunup Üniversitelerimizi tabela , Beton üniversitesi olmaktan çıkarmanızdır Ülkemizde keyfi idare sonucunda neredeyse her dönemde birkaç kez eğitim sistemi değişmektedir Bugün herkesin yurtdışında okumak istemesinin nedenlerinden biride budur Kimse kuralları oyun esnasında değişen haksız bir maç oynamak istememektedir Sizden ricamız AB-Amerika standartlarında sürekli değişmeyecek iyi bir eğitim sistemi getirmenizdir Bugün Genç işsizliğin Cumhuriyet rekorunu kırdığı bir ortamdayız İşsiz kalan birçok akranımızın çoğu günlük geliriyle yaşamını sürdürenlerdi ve bunlar için neredeyse hiçbirşey yapılmadı Ülkemizde ILO standartlarında reformlar yapılmalı Genç işgücüde gerekli yasal düzenlemeler ve Fonlar ile güvenceye alınmalıdır. bunun yanında mesleki eğitimin yaygınlaştırılması ve kalifiyeleştirilmesi genç işgücünün imalat sektörünede aktif katılımını sağlayacaktır YÖK ve Üniversitelere giriş sisteminin değiştirilmesini istiyoruz bir insanın kaderini ve gelecek bir yılını 120-160 soru ve bir sınav belirlememelidir bu tarz bir sistem sadece üçüncü dünya ülkelerinde vardır Türkiye birinci dünyada yerini alacaksa Uluslarası standartların üstünde Öğrencilerini koruyan inovatif bir sistem geliştirmelidir Soğuk Savaş döneminden kalma bir anlayışı kabul edemeyiz Baskı değil söz hakkı istiyoruz cezaevi tehditleriyle korkutulmak yazdıklarımız düşündüklerimiz için yargılanmak istemiyoruz Hepimizin ortak bir Türkiye İdeali var bu ideal uğruna ilgili komisyonlar uygun görürse gençlik kollarında görev almak isterim

10.05.2020 / 15:29

134
Diyar Can Koç Ankara , Öğrenci

Yaramızda Kalmışsın Adalet 2000 yıl öncesinde de adalet aranıyordu; 2000 yıl sonrasında da adalet aranıyor. Günümüzün adalet anlayışı ile geçmişin adalet anlayışı arasında fark var mıdır? Değişmeyen ve baki kalan, adaleti sağlamak uğruna verilen mücadelelerdir. Dört ilahi kitabın manası her şart altında mutlaka adaletin tecelli etmesidir. Devlet nizamdır, intizamdır; adalet ise onun nişanesidir. Adalet tavırdır, davranıştır, hükümlerde doğru olmaktır. Adalet herkese ait olanı ve payına düşeni vermektir. Adalet, hakkı olana hakkını vermektir. İslamiyetin adalet anlayışına verdiği önem unutulmaktadır. Yargılama esnasında hakikatin araştırılması unutulmaktadır. Kul hakkına riayetsizlik ayyuka çıkmaktadır. Hiçbir insanı sevmek zorunda değilsiniz; ancak saygı duymak zorundasınız. Hiçbir millet siyasetin, partilerin ve siyasetçilerin oyuncağı olarak görülemez. Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesillerin yetiştirilmesi elzemdir. Vicdanı kör ve sağır olanların ne adaleti olur ne de yönetme becerisi olur. Hükümdar bile olsan hukuka aykırı hiçbir şeyi emredemezsin. " İnsansız adalet olmaz. Adaletsiz insan olur mu? Olur, olmaz olur mu! Ama, olmaz olsun. " Özdemir Asaf

09.08.2020 / 14:56

130
Mehmet Engin Doğan Ankara , Yönetici

Ev ve araba satıp miller dolara, altına yatırdı. Sırf menfaatler uğruna faizi indirip milyonlarca lira ile milleti borçlandırdılar yine döviz ve altına yatırdılar ve yükseltiler. Tüm yardım, destek paraları harcandı. Bugün aldığımız para her geçen gün eriyor. Konut ve araba (2. el) kontrol dışına çıktı. Bu satışların devlet himayesinde olmalı ve kara parayı bu iki olguyu kullanıp haklamaları durdurulmalı. Batıdan doğuya daha çok tarım reformu uygulanmalı. Yerli araç yapacağız diye milyonlarca lira harcandı. Bunun yerine bu işi yapan yapmış onlarca firma ile anlaşıp kısa sürede yerli otomobil çıkabilirdi. Adalet bakanlığı diye bir olgu kalmadı. Cezalar arttırılarak milletin belinden silahlar alınmalı. Artık ihaleleri birilerine vermek yerine uygun fiyata iyi iş çıkaranlara bırakılmalı.. Nereye kadar bu para. Her geçen gün daha da fakirleşiyoruz. Dolara direk elle müdahale edilmeli. Hatta gerekiyorsa yasaklanmalı. 2021 de bizi daha kötü durumlar bekliyor...

08.11.2020 / 20:57

130
Selçuk Özdemir Ankara , Mühendis

Artık banka yönetim kurulu toplantılarında ekonomi ile ilgili kararlar almak yerine serbest ya da grekoromen stilde güreş müsabakaları düzenlenecekmiş. Olacağı buydu, ekonomi tepe taklak, bayır aşağı yuvarlanır. Kamu bankaların yönetim kurulu güreşte pes doğrusu. Sayın Alı Babacan anlatıyor işini iyi yapan liyakat sahibi, dürüst insanlarla çalışacağız daha ne olsun. daha ne desin. Merkez başkanı başkanını da mindere bekliyoruz. O güreşsin, güreşçi banka yönetsin. Böyle bir zihniyete hangi yatırımcı güvenir. Yabancı yatırımcı gelir mi? Banka yönetim kurulu güreşçi, simitçi, kahveci, gazozcu Şinanay yavrum şinanay.

14.06.2020 / 22:37

128
Hakan Çelebi Ankara , Mühendis

Siyasetin yüzü gülüyor...Ne güzel! Tebessümlerin çerçevelediği cümleler umutlarımın ömrünü uzatıyor.

18.06.2020 / 22:04

127
Mehmet Engin Doğan Ankara , Yönetici

3-Eğitim Bu noktada bir gerçeği ortaya koyarak başlamak isterim. Batıda bilhassa Rönesans ve Reform hareketlerinden itibaren daha bireyci, daha özgür ve daha bağımsız bir anlayışın hakim olduğunu görürsünüz. Buna karşın doğu toplumlarında; biat eden, daha toplumcu, iradesini bir gücün eline bırakmış ve motivasyon olarak elindekiyle yetinmeyi gören, ‘’mutluluk içimizde’’ gibi sözler kullanan insanlar görürsünüz. Kısacası batı,motivasyonunu dışa açılmak, dünyayı gezmek, tanımak ve gelişmek, hep fazlasını başarmayı istemek yolunda kullanırken, doğu bunu bir iradeye teslim olmak,meditasyonlarla içine kapanmak, tedbirsiz tevekkülle hareket etmek, elindekiyle yetinmek ve dışa kapanmak olarak görüyor. Evet bir doğu toplumu değiliz ancak nüfus yoğunluğu doğuda olması hasebiyle oyunu genelde doğudan alan partilerin yönettiği bir ülkeyiz. Dolayısıyla devletimiz Mustafa Kemal Atatürk hatta daha öncesi 2. Mahmut dönemindeki ıslahatlardan beri bu iki karakter arasında gidip gelmekte. Ekonomimizin Sultan 2. Mahmut döneminde batıya tam olarak bağımlı hale gelmesinin ardından batılı olma çabalarımız başlamıştır. O günden bugüne bir türlü ne doğulu kalabildik, ne de çok uğraşsak da batılı olabildik. Her ne kadar Mustafa Kemal Atatürk batılılaşma hareketleri adı altında bazı önlemler alsa da bugün geldiğimiz noktada o önlemlerin işe yaramadığını ve ülkemizin doğusu ile batısı arasında çok ciddi bir fark olduğunu hepimiz görüyoruzdur. Şimdi hal böyle iken tek adamlık rejimini eleştireceksek, bunun sosyolojik boyutunu da ele almamız gerektiğine inanıyorum. Bir yandan bunu isteyen ve kabul eden sayısı azımsanmayacak insanların da olduğu bilinmelidir. Süreç şu şekilde ilerliyor;...

17.05.2020 / 01:41

126
Elif Zahide Gök İstanbul , Diğer

Hayırlı akşamlar herkese..Biraz ülkemizin genel ekonomik koşullarından bahsedelim..Cuma günü kapanış itibariyle Türkiye’nin 5 yıllık CDS leri 643.15 seviyesinde..Çok değil 2015 yılında 150 civarı seviyelerdeydi bu rakam.Cds nedir diye sorarsak amiyane tabir ile ülkenin kasko prim bedeli..Evet ülkenin bir diğer ekonomik göstergesi olan Borsa İstanbula bakarsak ise dolar bazında 13800’lü seviyeleri görüyoruz.Bu seviye tam 11 yıl önceki seviye ile aynı yani Mayıs 2009 tarihine dönersek Borsa İstanbul dolar bazında 13800 lü rakamlarda idi.Bir ülkenin ekonomisinin iyi olduğunu gösteren en önemli şeylerden birisi ise sıcak para yani yabancı yatırımdır.Borsa İstanbulda yabancı oranı ise şu sıralar %55 civarında..En son bu orana ise 2005 yılında düşmüşüz sonrasında ise hep ortalama olarak %70 civarıdır.Yani yabancı yatırımcı ülkemizden yatırımlarını çekiyor parasını alıyor..Hemde dövize en çok ihtiyacımız olan şu dönemde..Döviz demişken döviz bir ülkedeki ekonominin tansiyonudur belli bir oranda seyretmelidir ne çok fazla düşük ne çok yüksek..Ancak onu şuan burda değerlendiremiyceğim maalesef. Çünkü bu artık kanunen yasak ve suç teşkil ediyor..Umarım dövizin düşmesinde onu konuşmamak tartışmamak yorumlamamak bir çözüm olur ve sorunu çözeriz.Ben sıaradan bir vatandaş olarak baktığımda bunları çok rahat görebiliyorum çok geç olmadanda herkes görecektir umarım..Yakın zamanda bu konularda yasaklanmadan fikirlerimi paylaşayım dedim sanırım böyle giderse bunlarıda konuşmak suç oluşuracak..Rakamlar yalan söylemez herşey açık ve net ortada..Çözüm ise gerçekten Sayın ALİ BABACAN olduğuna inanıyorum ..Daha önce başardı tekrar başaracaktır..

10.05.2020 / 01:19

122
Yunus Yıldız İstanbul , İşletmeci

Ali Babacan niye artık az görünür oldu? Kendisini yakından tanıyorsanız bi zahmet uyarın; az görünmekle her seçimde seçilemez olacak.😢 Rakibi ellerini ovuştururken yılların birikimi heba oluyor. Umutlar her geçen gün sönüyor. Memleket göz göre göre uçuruma sürükleniyor. Gerçekten idareye talip ise etkili bir çıkış yapsın; yok eğer değilse dükkanı kapatsın da beklentisizliğe alışalım.

29.09.2024 / 08:42

121
Emrah İkizek İzmir , Diğer