Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

MERHABALAR, SAYIN GENEL BAŞKAN ALİ BABACAN'I ŞEREFLİKOÇHİSAR MEMLEKETLİM OLMASI VE ANKARA ANAFARTALAR ÇARŞISINDA KUYUMCULUK YAPAN BABAMIN ESNAFLIĞI İLE SAMANPAZARI ESNAFLIĞI SAMİMİYETİ ESASİYLE, ŞAHSİ OLARAK SAYGI DUYAR VE FİKİR, DÜŞÜNCELERİNE DEĞER VERİRİM. KISACA KENDİMDEN BAHSEDEYİM. BEN 2000 YILINDA DENİZ ASTSUBAYI OLARAK TCG TURGUTREİS GEMİSİNDE GÖREVE BAŞLADIM, 2004 YILINDA ÖZEL İHTİSAS ŞARTLARINA HAİZ 150 KİŞİ ARASINDAN SEÇİLEN 15 KİŞİDEN BİR OLARAK KURSA BAŞLAYIP, BAŞARI İLE BİTİREN 2 KİŞİDEN BİRİ OLDUM. DENİZ KUVVETLERİ BAĞLISI DENİZ HAVA KOMUTANLIĞI SEAHAWK TİPİ HELİKOPTERİ TAKTİK SENSÖR OPERATÖRÜ OLARAK TEFRİK EDİLDİM. MESLEĞİMİ SEVEREK, HAKKINI VEREREK YILLARCA HİZMET ETTİM. EN SON TAKTİK SENSÖR UÇUŞ OPERATÖR ÖĞRETMENLİĞİ İLE MESLEĞİMİN ZİRVE NOKTASINDA İKEN, DENEYİM , BİGİ VE TECRÜBELERİMİ GENÇ YENİ ARKADAŞLARIMA AKTARDIĞIM SÜREDE 06 MAYIS 2021 TARİHİNDE HAKKIMDA KESİNLEŞMİŞ BİR KARAR OLMAMASINA RAĞMEN, MSB BAKAN İMZASI İLE 21 YILLIK MESLEK HAYATIM SONA ERDİRİLDİ. HEM CEZA , HEM İDARİ OLARAK DAVA SÜRECİM DEVAM ETMEKTE OLUP, SUÇSUZLUĞUMUN VE HAKSIZLIĞA UĞRAMAMIN MÜCADELESİNİ DEVAM ETTİRMEKTEYİM. ELLE TUTULUR, HUKUK KURALLARI ÇERÇEVESİNCE SOMUT BİR DELİL VE GEREKÇE SUNULMADAN HAKKIMIZ GASPEDİLMİŞ, SOSYAL DIŞLAMAYA VE MAĞDURİYETE SEBEBİYET VERİLMİŞTİR. SİZİN PARTİ PROGRAMLARINIZI YAKİNEN TAKİP ETMEKTEYİM, YAŞADIĞIM VE BENİM GİBİ BİNLERCE MESLEK ARKADAŞIMIN "İLTİSAK " ÇATISI ALTINA İLİŞKİLENDİRİLEREK HAKSIZLIK, MAĞDURİYET VE AİHM KRİTERLERİNCEDE HUKUKSUZLUK YAPILMIŞTIR. BU SÜREÇ TAMAMEN SİYASİ BİR ALGI İLE OLUŞTURULMUŞ OLUP, İLERİDE GERÇEKLER ANLAŞILDIĞINDA HERŞEY ÇOK GEÇ VE YERSİZ OLACAKTIR. SİZİN PARTİ OLARAK GERÇEK ŞUÇ İLE , YAKIŞTIRILMIŞ ŞUÇU AYIRT ETMENİZE YÖNELİK AÇIK VE NET NASIL BİR TUTUMUNUZ VARDIR. BİZLERİN HAKSIZLIĞA UĞRADIĞININ VE HER ŞEYİMİZİN ELİMİZDEN ALINDIĞININ SÖZCÜLÜĞÜNÜ YAPABİLECEKMİSİNİZ. TEŞEKKÜR EDİYORUM.

13.03.2023 / 17:17

19
Ramazan Çelik Kocaeli , Öğretmen

ŞEREFLİKOÇHİSAR HİSAR GAZETESİ 27.11.2020 KÖŞE YAZISI DEVA PARTİSİ (1) Şereflikoçhisar Deva Partisi İlçe Teşkilatı kuruldu. İlçemize hayırlı uğurlu olsun. Deva Partisi’nin Şereflikoçhisar için diğer partilerde olmayan özel bir durumu vardır. O da Kurucusunun ve Genel Başkanı’nın Şereflikoçhisarlı olmasıdır. Psikolojik, sosyolojik ve rasyonel yaklaşımları bir kenara koyarak Şereflikoçhisar’ın bağrından bir “liderin” çıktığı gerçeğidir. Artıları ve eksileri ile ilçeye katkıları veya katamadıkları ile beğenirsiniz yada beğenmezsiniz, Şereflikoçhisar siyaset meydanına, HADEP Genel Başkanı Murat Bozlak gibi, CHP’den Beşer Baydar ve Tevfik Koçak, AKP’den Uğur Işılak gibi Milletvekilleri, Mamak Belediye Başkanı Murat Köse gibi metropol Belediye Başkanı çıkarmış bir ilçedir. Bu ilçeye en büyük farkındalığı ise Ali Babacan yaşatmıştır. Türkiye’nin 81 ili ve 922 ilçesi arasından Milletvekili olmak ve senelerce Bakanlık yapmak büyük bir başarının göstergesidir. Birde parti kurup genel başkanlığa gelmesi ve liderlik yarışına girmesi ilçemiz adına büyük bir gururdur. Liderliğin en büyük ve en önemli vasfı güvenirliğidir. Hitap edeceği topluma güven vermesi ve toplumun bu güvene güvenerek cevap vermesidir. Liderde aranan özellikler klişe olarak belli olsa da, her insana göre farklılık arz edebilir. Buna rağmen Ali Babacan’ın liderlik özelliklerini hangi şablonla değerlendirirseniz değerlendirin, her şablonda gelecek adına güvenilir bir lider profili çıkar karşınıza… Farklı söylemler, farklı düşünceler, çeşitli argümanlar ve eleştiriler getirebilirsiniz. Lakin siyasetin dünya genelinde bu kadar kirlendiği bir ortamda, mevcut liderlerin yıprandığı/yıpratıldığı, yorulduğu ve yaşlandığı bir zamanda, dünyanın can suyu olacak yeni liderlere ihtiyacı vardır. Ali Babacan; gerek yaptığı görevlerde ve gerekse siyasi duruş ve ahlakında, yüzümüzü yere bakıtacak bir icraatı olmamış, temiz bir siyasetçi ve lider adayıdır.

28.11.2020 / 04:27

19
Önder İldeş Ankara , İlahiyatçı

Öncelikle her söyleminizde hukuk ve adaletten bahsetmenizi çok önemsiyor ve beğeniyorum. Fakat umarım mevcut iktidarın yaptığı gibi iş bilmez hukuku sadece çıkarlarına kullanan avukatları belediye başkanlığı bakanlık vekillik kısmında çok fazla görmeyiz. Malesef yazıhane işletenlerin geçmiş dönemlerde Tarım , Gümrük vs. yapmış olduğu Bakanlıklarda sonuçlarında ortada , bunun yanında yapmış oldukları belediye başkanlıklarında belediyelere ait yerleri nasıl hukuka uydurup parsel parsel vekillere ve şahıslara peşkeş çektikleri de.. Umarım her söyleminizde ki ''iş bilen insanlar'' kısmına özen gösterirsiniz...

08.12.2020 / 15:51

19
Emir Karadağ İstanbul , İş İnsanı

Merhaba deva ailesi. Hayırlı günler diliyorum. Son tahlilde deva hareketinin toplumda görünürlüğü ve taninirligi artıyor. Bilindik ve tanıdıkça gözler ve gönüllerde daha bir yer ediyor. Geçenlerde TV5 deki mülakatta sayın Babacan diğer partilerden milletvekili, belediye başkanı ve mensup olan kişilerin deva partisine geçmek isteyenlerin olduğunu söyledi. Benim bu mevzudaki görüşümde diğer partilerden deva hareketine gecmek isteyenlere ve bu hareketin anlam ve mana dünyasını anlayan insanlara bu noktada kapıları alabildiğine acmak. Zira toplumda görünürlüğü sağlamak için büyük bir vesile olacaktır. Zira insanlar her partiden deva hareketine katılımı gördüklerinde daha bir ciddiye alacak ve bu partiyi daha bir merkeze oturtacak. Deva partisi de her partiden ve görüşten insana kucak açmakla hem daha bir zenginleşecek hem de istediği oy potansiyeline alabildiğine kavuşacaktır. Bu bence çok önemli bir meseledir. İnşaaAllah ilerki dönemde başka partilerden katılımlar ziyadesiyle olur. Ve vesileyle toplumun arzu ettiği mutabakat ve merkezilik sağlanır

19.06.2020 / 21:27

19
Sedat Çelik Ankara , Diğer

Herkese Merhaba. Ben ‘’Denizcilik’’ kültürü çerçevesinde ‘’Mavi Vatanımız’’ ile ilgili birkaç şey söylemek istiyorum; Dünyada 190’dan fazla bağımsız devlet var. Bu ülkelerin büyük bir bölümünde “Denizcilik” ile ilgili bayram mevcut. Sadece Türkiye’de “Denizcilik” ile ilgili iki bayram bulunmaktadır; 1 Temmuz Kabotaj Bayramı ve 27 Eylül Deniz Kuvvetleri Günü. ‘’Denizci bir milletiz.’’ iddiasını sürekli gündemde tutan komşumuz Yunanistan’ın dahi 2 bayramı yoktur. Aslında bir bakıma bu durum ‘’Denizci’’ bir millet olduğumuzu göstermektedir. Bu durumu gözler önüne seren başka bir olay ise 1804 yılında Umûr-ı Bahriye Nezareti’nin (Denizcilik Bakanlığı) kuruluşudur. (Şahsen muazzam bir karar olarak addediyorum. Lakin günümüz Denizcilik Yüzyılında Denizlerimizi, Denizciliğimizi temsil edecek bir bakanlığımız ne yazık ki yok.) Birinci Bayramımız olan 1 Temmuz Kabotaj Bayramı; Kabotaj bir ülkenin kendi kara sularında ve kendi limanları arasında gemi işletme hakkıdır. Türkiye bu hakka Atatürk’ün önderliğinde 1 Temmuz 1926’da sahip olmuştur. Bu sayede özlemimiz olan Boğazlarımıza kavuştuk. 27 Eylül Preveze Deniz Zaferi ve Deniz Kuvvetleri Günü; Türkiye'nin ikinci olarak kutladığı ''Denizcilik'' bayramıdır. Bugün hem Preveze Deniz Zaferi’nin kutlandığı hem de Cumhuriyet donanmasınının anıldığı gündür. “Türkler ya denizci olmaya veya eski vatanlarının kızgın çöllerinde çobanlık etmeye mahkumdur” diyen Ali Haydar Emir Alpagut’un sözünü hatırlatmak istiyorum. Biz millet olarak uzun yıllar ‘’Akdeniz’’ medeniyetinden uzak kaldık. Bu millet olarak yaptığımız en büyük hatalardan birisiydi. Bulunduğumuz yüzyıl kesinlikle ‘’Denizcilik’’ yüzyılı olacak. Şunu da belirtmek istiyorum: Doğu Akdeniz 2018 verilerine göre yıllık 4.7 trilyon $ ticaret hacmi olan bir pazar. Bölgeye kıyısı olan ülkelerden biri ve en uzun sahil şeridine sahip ülkesi Türkiye. Kısacası; Denizciliği başarmalıyız. İstikbal Denizlerde... Herkese İyi Günler dilerim.

26.05.2020 / 01:38

19
Doğan Atlı Sakarya , Öğrenci

Ülkemize hayırlı olsun. Sosyal demokrasiye yakın ancak siyaset ile ilgili olmamama rağmen Ali beyin beyfendi, kibar ve samimi stili dolayısıyla sempati ile kendisini takip etmekteyim. Muvaffakiyetler dilerim. Başarılı olmanız halinde ilk önce “Eğitim e DEVA olmanızı” diler/beklerim. Tüzüğünüzü ve programlarınızı okuduktan sonra partinize gönüllü olup olmamaya karar verebilirim.

25.05.2020 / 22:56

18
Mustafa İren İstanbul , Bankacı

Ben Başbakan olsaydım, 1. Ülkemizin adını "Anadolu Cumhuriyeti" olarak değiştirerek, insanları kucaklayan bir isim altına birleştirirdim. 2. Diyaneti kaldırarak, dini politik bir unsur olmaktan, başka bir deyişle “tapınak dininden” çıkartarak, halkın vicdanında ışıyan bir kandile dönüşmesini sağlardım. 3. Devlete ait tüm kamu arazilerini topraksız çiftçilere karşılıksız, vergisiz açarak karınlarını doyurmalarını ve üretime katkı sağlamalarını isterdim. 4. Büyükşehirlerdeki tüm bacalı fabrikalarını ülkemizin boş arazilerine taşıyarak - ve bu yerlere önceden altyapısı ideal şehirler kurarak - Büyükşehirlere olan göçü tersine çevirirdim. 5. Milletvekillerinin maaş ve dokunulmazlıklarını kaldırarak gerçek vatan sevdalılarının bu göreve başlayacakları ilk günü dört gözle beklerdim. 6. Tüm devlet erkanına tahsis edilen araçları hizmetten çekerek, herkesin her gün toplu taşıma araçlarını kullanmalarını sağlayarak halkın içinde nabız tutmalarını, halkın sürekli onların gözlerinin içine bakabilmelerini, uyarmalarını ve yeri geldiğinde de tebrik etmelerini isterdim. 7. Asgari ücreti Avrupa standartlarına taşıyarak, meslek lisesi çıkışlı kalifiye işçi sınıfı meydana getirerek, teori eğitimden öteye gidemeyen üniversiteli işsizler yığınını yok etmek isterdim. 8. Daha yazacaktım fakat şarjım bitiyor. Saydıklarımın sadece yarısını bile yapmaya muktedir ve cesaretiniz varsa oyum sizedir. Saygılar ve Başarılar....

26.05.2020 / 18:55

18
Ergun Kılınç Antalya , Öğretmen

Aklın ve mantığın hizasından ayrılmayan, her zaman istişareden yana olan, şahsi ve siyasi nezaketini asla kaybetmeyen, demokratik olgunluğunu her şart altında muhafaza edebilen, DEVA ile meydan okuyan Sn.Ali Babacan, en kalbi duygularımla geçmiş olsun dilerim.

26.08.2020 / 19:58

18
Mehmet Engin Doğan Ankara , Yönetici

Öncelikle saygılar ve selamlar. Deva partisinin ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Ben ülkemizde vergi adaletsizliği üzerine yazmak istedim. Bugüne kadar ülkemizde ödeme kaydedici cihaz zorunluluğu artmasına rağmen küçük esnafın muhasebeleştirmediği vergiler beyaz yaka çalışanın sırtına gelir vergisi olarak binmektedir. Adil ve adaletli bir ortam sağlamak istiyorsak adil bir vergi dağılımı şart. Kontrol mekanizmasının iyi bir şekilde çalışacağı nakitsiz bir toplum oluşturmak ve tüm harcamaların kayıt altına alındığı ve muhasebeleştirildiği bir düzen kurmak elzemdir. Ülkemizin içerisinde bulunduğu ekonomik durum ve rekabet ortamı bellidir. Bu nedenle bilinçli olarak zincir market mağaza vs. olmayan kurumsallaşmamış firmalar yıllık kazancının ortalama %15-20 sini kayıt altına almaktadır. Ben maaşlı çalışan bir vatandaş olarak maaşım daha elime geçmeden kazandığım ücretin yıllık ortalama %25 ini gelir vergisi adı altında devlete veriyorsam adil bir ekonomi için bunu herkesin yapabildiği bir düzen kurulmalıdır.

06.05.2020 / 18:55

18
İbrahim Adıyaman İstanbul , Bankacı

Ülkenin içinde bulunduğu durum dan dolayı daralıyorsanız beş dakika babacan dinleyin ilaç gibi.

26.02.2021 / 20:12

18
M. Sait Tatar Şırnak , Teknik Eleman