Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

Memleketin bariz sorunları karşısında üretilecek çözümlerin bilindik cevaplar olduğunu ve tüm partilerden duyduğumuzu bilmemiz gerekiyor. DEVA'nın vadettiklerini diğer siyasi partiler de aynı ekseriyetle sürekli ifade ediyor. Ben bu ülkede ki ekonomik sorunların ve giderek daha berbat bir hal alan "adam kayırma" durumunun iktidar değişirse zaten bir şekilde çözüleceğine inanıyorum. Benim merak ettiğim, DEVA, şayet iktidara gelirse Libya'ya ne gözle bakacak, Karabağ için ne diyecek, Suriye'de ne yapacak, Afrika'da nasıl duracak, Türkiye'nin tüm Dünya'da oluşturduğu "Mazlumlara el uzatan ülke duruşunu" ne yönde geliştirecek ve ya değiştirecek. Kısaca yurt dışı politikaları için kırmızı çizgileri neler olacak. "Komşularımız ile daha iyi ilişkiler" cevabından ziyade, bu konulara net açıklık getiren bir açıklama yapılması, benim gibi bu konuları da gerçekten önemseyen insanlar için gerekli bir cevap olacaktır. Çünkü DEVA partisi temsil ettiği ve yansıttığı her yönü ile beni "alternatifi yok ki başka partiye oy verelim" düşüncemden koparmayı başardı. Sadece bu meseleler üzerinde ki duruşunuzu merak ediyor ve bu vesile ile de sormak istiyorum. Gerçek bir cevap vermeniz ümidi ile.

08.05.2021 / 12:12

15
Muhammed Enes Ekinci Tekirdağ , İşçi

Sayin devlet büyüğümüz ve deva partisi kurucumuz sayin ali banacana saygılarımla... Ben 29 yasinda turkiye aşığı yaratici ve geleceğe umitle bakmak isteyen bir birey olarak yapmis olduğunuz çalışmaları yakindan takip ederek gerek dik durusunuz gerek reel aciklamalarinizdan dolayi sizleri tebrik eder,Partinizde ve bireysel calismalarda başarılarınızın devamını dilerim.Bu calismalarda sizlere destek vermek adına sahsim ve firmam olarak sizlerin yanınızda olduğumuzu belirtmek isterim. SAYGILARIMLA... Çalismalarinizin devamımı dilerim. Er strafor ve ÜNAL ailesi adına Ertekin ÜNAL ER STRAFOR Millet mah.duzova sok no:4/B YILDIRIM/BURSA

14.05.2021 / 00:59

15
Ertekin Ünal Bursa , Esnaf

Değerli arkadaşlar Ülkemizde ismi ile üniversitemiz olan 14. ve 15. yüzyılın büyük düşünürü bugün bile bilim dünyasına yaptığı katkı tartışılmaz olan İbn-i Haldun 'un Mukaddime isimli eserinden aşağıda alıntıladığım 1. cilt 13. bölümü ( sayfa 372) okumanızı rica ediyorum. (1377 yılında kaleme alınan metnin Türkçe çevirisinden) Yorumu size aittir. İkincisi:Daha önce de söylediğimiz gibi devlet,doğal olarak iktidardakileri zengin ve gösterişli yaşam sürmeye sürükler.İktidarda yaşam olanakları çoğalır ,yaşam koşulları değişir.Egemenlerin dağıttıkları ücret ve ödüllere ilişkin giderleri artar.Zamanla,gelirler giderleri karşılamaz olur.Egemenlerin yoksul olanları tutunamaz yıkılırlar.Zengin olanlarınaysa daha savrukça ödüller,ücretler verirler.Bu durum daha sonraki kuşaklarda daha da artar.Sonra öyle bir durum gelir ki ,dağıtılan ücretler ,bunları alanlarında alıştıkları gösterişli yaşam biçimlerine yetmez artık.Bunların istekleri çoğalır ve bu çevreler ,aldıklarıyla geçinemez olurlar.Bunun yanında egemenler ,yardımcı güçlerden ve askerlerden ,sağladıkları olanakları gazalara ,savaşlara ayırmalarını isterler.Ama bu konuda gönüllü bulamazlar .Gönüllü yardımcı bulamayınca ,bu çevreleri cezalandırma yolunu tutarlar.Çoklarının ellerindeki mallara/mülklere el korlar.Bu yolla onların üzerinde etkili olmaya çalışırlar yada bu yolla kendi çocuklarının ve devlet giderlerinin olanaklarını sağlarlar.Ne varki bu yol koruyucu güçleri zayıflatır.Bu çevreler devleti ayakta tutamayacak ölçüde güçsüzleşirler ve bu çevreler güçsüzleşirken ,dolayısıyla devletin başındaki egemende güçsüzleşir. Sonra devlet kesiminde gösterişli yaşam yoğunlaşınca ve aldıkları ücretler ve ödüller koruyucu güçlerin giderlerini karşılamaz duruma gelince ,devletin sahibi olan egemen ,onların ücretlerini ve ödüllerini arttırma gereği duyar.Açıklarını kapatsın yaralarını sağaltsın diye..Ne varki devletin gelir kaynakları bellidir,ne artar ne eksilir. Devletin gelir kaynaklarını arttırmanın bir yolu var o da

17.06.2021 / 23:51

15
Tuncay Eker İstanbul , Danışman

Öncelikle ileri demokrasi yolunda bu hareketin çatısı altında birleşen tüm dava arkadaşlarımıza Hatay'dan selamlar!!! Üniversitelerimizde okuyup hazırlık sınıfında bulunan öğrencilerin, öğrenim göreceği dilin konuşulduğu ulkelere bir yarı dönem veya hazırlık sınıfı süresi boyunca o ülkede devlet destekli bir dil eğitimi görmelidir.Ayrica bu ülkelerde edindikleri yeni bakış açıları ülkemize yeni perspektifler sağlayacaktır çünkü ilerlemeler örnek alınarak en sağlıklı şekilde olur .

06.09.2020 / 20:48

15
Emir Metin Tadlı Hatay , Öğrenci

Düşüncelerimi böylesi bir kürsüde bile törpüleyerek yazmak zorunda kaldığım bir zamanda yaşamanın üzüntüsünü sizlerle paylaşıyorum. "Değerli fikirlerimi" aktarabilmek için benimle iletişime geçin vitesine takmadan buraya döküleceğim. Öyle bir dönemdeyiz ki; insanın insana tahammülünün kalmadığı, başaramadım psikolojisinin hakim olduğu, derdimizi anlatamadığımız için gırgırla hafiflettiğimiz bir dönem. Anlatamadığımız diyorum çünkü herkes kendi alışverişine bakıyor. Kimsenin derdi başkası değil, yanındaki değil. sn. Babacan bile dönüp burayı okuyor mu, vakti oluyor mu bilemiyorum. Kendimce toplumsal meselelere karışmayan, resmiyetten olabildiğince uzak, para zaten kazanılır sağlık olsun kafasında rahat rahat yaşayabilen biriydim ki bu yıllara kadar. Kampüs hayatı içinde gece yarılarına kadar çalışarak edindiğim bilgilerin artık çöp değeri taşımadığını fark ettim. Çünkü bulunduğum yere fayda sağlayabilmeyi hedeflerken, bulunduğu yerden fayda sağlamayı hedefleyen insanlar işin başında, atanmış, kadrolaşmış veya her ne derseniz. Benim birikimimin bir önemi kalmamış. Zaten kazanılır dediğim paraya muhtaç hale gelmişim. Kazanmak için çalıştığım sürece yorgun olmaya mahkum edilmişim. Olsun dediğim sağlık için "hastalığa yakalanmamak"ın yeterli olduğunu öğrenmişim(!) Bazen kandırılabilen bir birey olmadığım için pişman olduğum oluyor. Çünkü kandırılmadan bu ülkede mutlu olamayacağımı fark ettim. Karakter kısıtlamasının da olduğu bu platformda yeterince yazdığımı düşünüyorum. Olmasaydı da uzun uzun yazsaydım diyemem. Düşünüp de yazamadıklarımı tahmin etmek pek de zor değil. Bilgiye tok(!) toplumumuza aktarmaya çalıştığım bir yazıdan ziyade, bir damla da olsa içimi döktüm buraya. Teşekkür ederim. Şayet yayınlanmazsa gönüllüsü olduğum bu oluşumdan da umudu keseceğimi ayrıca belirtmek isterim.

25.09.2020 / 22:06

15
Burak Çümen Uşak , Öğrenci

Şaibe ve Şüphe! İktidarın Akademik Unvanı oldu. Hangi taşın altını kaldırırsanız, karşınıza İktidar çıkıyor. Tüm kötü şeylerin ucunda, İktidar var. Ne diyebiliriz ki? yazıklar olsun! Üstelik bu fiilleri Müslümanlık kisvesi altında yaptılar. İslama ve İnanca büyük zarar verdiler. Ama ALLAH C.C. İKTİDARA tüm yaptıklarını, kendi ağızlarından itiraf ettirdi. Artık hiçbir şeyleri, yolunda gitmemeye başladı. Kötülükleri ayaklarına dolaşır oldu. Buz dağı gibi eriyorlar. Maalesef bizlerde bu durumdan birinci derecede etkilendik. Askerde öğretmişlerdi. ETKİ varsa arkasından TEPKİ gelmesi kaçınılmaz olur. Önemli olan Emniyeti sağlayabilmektir. Bunun içinde soğukkanlı davranmak gerekir. Fakat Ülkemiz insanı öyle bir halde ki, NE KADAR kötü Etki bırakacak işler yapılırsa yapılsın, sineye sünger gibi çekiyor. Tepki vermiyor. Uyuşturulmuş bir Topluma döndük. Bireyler, Adeta Zombiye dönüşmüş durumda. İktidar bundan cesaret alarak, Vatandaşın Yaşam standartları ile istediği gibi oynayabiliyor. Peki Muhalefet ne yapıyor? Üstüne düşen sorumlulukları, yerine getirebiliyor mu? Mesela Haftada iki kere yapılan, Akaryakıt Zamlarına karşı, ortaya fiili bir tepki koymuş mu? Nedenini bilmiyorum, Ama Elbette hayır. Yahu biri de çıkıp demiyor ki, İş bu kötü etkilere karşı Milletçe bir Tepki koyalım. Tüm taşıtlar kontak kapatsın. Ya da eskiden olduğu gibi evlerde ışıklar kapatılsın açılsın. Ama yok ! Umarım bu yazım milat olur da Bu olumsuz etkilere karşı Toplumsal bir tepki ortaya konur.

12.06.2022 / 14:54

15
Ahmet Hafızoğulları İstanbul , Bankacı

Mitinglerde Halkı Coşturacak, Karşı Tarafa İnce Mesaj verecek, Hatta Demorize edecek, sözleri ve müziği güzel Marşlarımızdan çalmanız, çok daha etkili olacaktır. Hatta Mitinglerde Kalpak takarak da Mücadelenin, Milli bir Mücadele olduğu izlenimini, göstermiş olacaksınız. Kuva-i Milliye Ruhunu yansıtacak görsel etkinlikler, MUTLAK ilgi uyandıracaktır. Mesela Dağ Başını Duman Almış Marşı Bu önerim için Kusursuz bir örnektir. Mitinglerde Kalabalığa, Söyletmeniz büyük Yankı uyandırır.

08.05.2023 / 14:16

15
Ahmet Hafızoğulları İstanbul , Bankacı

Öncelikle herkese iyi günler. Partimiz yeni bir parti olduğu için herşeyden önce en önemli olayın kendi içimizde güçlenmemiz olduğunu düşünüyorum . Bunun için bu serbest kürsü uygulaması çok iyi bir uygulama . Bence parti içi demokrasi meclisteki partilerin en büyük sorunu. Partide ki ortak görüşü savunmayan insanları çatlak ses ya da hain ilan ediyorlar bu da bi kısır döngü oluşup yeni fikirler ortaya çıkmamasına sebep oluyor. Bizimde şu an güçlenmek için herkesin görüşüne ihtiyacımız var.Ama umarım ilerde güçlü bir parti yapısı oluştuktan sonra da aynı şekilde parti içinde herkesin fikirlerine önem verilir.

12.05.2020 / 10:00

15
Ender Kılavuz Adıyaman , Tıp Çalışanı

Dünya çiftçiler gününde Mardin Diyarbakir Şanlıurfa da ozellestirilen enerji dağıtım sirketinin haksız uygulamalari ve yüksek maliyetli enerji bedelleri sebebiyle çiftçiler mağdur durumda mardinde tedaş firmasının yaptığı resmi açıklamada ikinci ürün olarak ekilen mısır ve pamuk üretimi icin gerekli olan enerjiyi vermeyeceklerini ve bölgede genel bir elektirik kesintisi yapacaklarını duyurdu,hem sulaması yapilamiycak binlerce hektar mısır ve pamuğun ekilmeyecegi hemde bu köylerde yaşayan insanların elektriksiz ve hayvanlarının susuz kalacağı anlamına gelen bu uygulamayla ülke ekonomisine katkıda bulunan turizm sektörünün yanındaki en büyük finansman sektörü olan Tarım da agir bir darbeyle karşı karşıya,Bununla beraber mağdur olacak kesmin sadece çiftçi olmayacağı memleketin yani mardinin en büyük gelir kaynağı olan tarımın sekteye uğramasıyla esnafın tarımsal ilaç firmalarının tohumcularin tekstilin yani her alanda bir daralmaya ve ekonomik krize girmeside milli gelirin ziyan edilmesi gibi an meselesidir,bunu size bildirmek istedim nacizane bu sorunu paylaşmanız bu agir problemi gündeme getirilmesi gerektiğine inanıyorum her platformda, Deva partisi olarak bu bölgeye güçlü birşekilde adımızı duyurup güçlenmemiz ve destek alabilmemiz icin bölgenin en agir ve yıllardır çözülmeyen ve el atılmayan tarımsal sulama ve buna bağlı olan enerji problemine makul bir çözüm bulunması gerektiğine ve bu firmanın en büyük destekçisi olan güncel hukumetin kendi rantı icin çözmedigi bu sorunu bizim iktidara geldiğimizde tarım icin yapacağımız ekonomik açılımlarla cozecegimizi burdaki halka anlatmamız ve her platformda bu sorunu dile getirip samimiyetimizi göstermemiz gereklidir,Nacizane bölgenin kanıyan yarası olan bu problemi sayın genel baskanimiz ve kurucu üyelerimizle paylaşmak istedim

14.05.2020 / 02:34

15
Jindar Üşenmez Mardin , Mühendis

Bugün bize unutturulan Atatürk devriminin DEVLETÇİLİK İLKESİ; Karma ekonomidir. Ekonomide KAMU ve ÖZEL kesim yer alır. Bunlar, Devletin öncülüğünde, Kamucu, halkçı ilkelerle belirlenen kalkınma planlarındaki hedefler doğrultusunda kamu görevi yaparlar. Bugün SALGIN nedeniyle Sağlık sektöründe yaşanan sorunlar, 1980 sonrası DEVLETÇİ, HALKÇI POLİTİKALARIN TERKİ, KAMU İŞLETMELERİNİN DEVLET ELİYLE İFLAS ETTİRİLİP,EKONOMİNİN ÖZEL KESİME, TAŞERONLARA TESLİM EDİLMESİNDENDİR. ÇİN ise, SALGINDAKİ BAŞARISINI UYGULADIĞI KARMA EKONOMİYE, YANİ , ATATÜRK DEVRİMİNİN DEVLETÇİLİK İLKESİNE BORÇLUDUR. ANAYASAMIZDA VAR OLAN SOSYAL DEVLET ve DEVLETLEŞTİRİLME İLKELERİ GEREĞİ DEVLETÇİ POLİTİKALARA dönülmesi gerektiğini düşünmekteyim.

14.05.2020 / 13:36

15
Emre Altun Ankara , Avukat