Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

Herkese sağlıklı günler. Siyaset iki kişi yada daha fazlası arasındaki güç ilişkidir. Aslında siyaset sağlam temel ilkeler oluşturup o ülke ve toplumunu ileriye taşımaktır. Ama 2.sınıf demokrasilerde bu kısa zamanda 'BENİM GİBİ OLSUN', 'BENİM OLSUN', BENİM DEDİĞİM OLSUN ' ilişkisine döner. Tehlike de orada başlar. Siyaset sahip değil yöneten, gözleyen, sistem oluşturan, tıkanıkları açan.... gibi vazifeleri olan bir misyona sahip olmalıdır. Siyasette ego çok tehlikelidir. Bunu yenen siyasetçi gerçek siyasetçidir. Devletin BABA olarak algılandığı toplumlarda geri kalanlar evlattır. Bu irade beraberinde biat ve itaat kültürünü getiri ki aslında bu özgür düşünceyi yok eder. Otoriter bir babanın olduğu bir evde yetişen çocuk nasılsa siyasetin zaman içinde otoriterleştiği toplumlarda DEVLET BABA vatandaşına evlat muamelesi yapmaya başlar. 1.Deva partisi eğer dertlere deva olacaksa slogan buysa demek ki çok dert var ve devası da biziz diyorsa önceli insan hakları olmalı. 2.adalettir her şeyin başı. Eski Yunan toplumlarındaki şehir hayatında mücadele hep adalet kavramları üzerine olmuştur. O zaman önce hukuk. 3.Kadın cinayetleri ne olacak? 4.trafik ışıklarına uymayan bir toplum medeniyet anlamında çok geridedir peki uymayanlar ve ölümlere sebep olanlar ne olacak? 5.Birilerinin yakınları daha mı çok korunacak yoksa eşitlikten asla taviz verilmeyecek mi? 6.Ülkemizde nedense kurallara uymamak bir gelenek en fazlada uymayanlar bunu en çok dillendirenler ne yazık ki. Peki sistem inşası yeniden nasıl olacak? Yoksa yeniden parti tüzükleri yazılıp raflara mı kalkacak? 7.Eğer bir sistem kurulacaksa bu masada herkes olmalı. Bu ülke burada yaşayan herkesin ülkesi. 8.Mesela bir belediye başkanı yani seçilmiş birisi seçimle gelse de 20 yıl, 25 yıl, 30 yıl DEVA da kalacak mı yoksa 3 dönemle sınırlanıp akil insan mı olacak? 9.Eğer doğru iş yapılacaksa hakkaniyet, teşkilatlanma çabalarında doğru yere doğru insan modeli, alanında uzmanlar mı partide görev alacak?

01.12.2020 / 13:55

15
Turgay Aytaş İstanbul , Üst Düzey Yönetici

Çoğunlukçu bir anlayışın ve istişare kültürünün olmadığı yönetimler, toplumlar totaliter ve otoriter toplumlardır. - İstişare aynı dünya görüşündeki, aynı yaşama kültüründeki insanlarla birlikte yapılmaz. Birbirimize aynı şeyleri söyleriz.- Ne yapılırsa yapılsın, kul hatalarına maruz kalır ve ülke zaman kaybeder. Bir kişi, bir grup her şeyi doğru yapamaz. İlk yapılması gereken temsilde adaletin sağlanmasıdır. Mecliste benim tanıdığım benim oy verdiğim bir milletvekili bile yok. Milletvekili seçilme yeterliliği en az üniversite mezunu olmalı. Seçim barajı kaldırılmalı, D-Hont sistemine göre %0.05 oy alan bir parti bile meclise milletvekili sokabilmelidir. İlla her sene aynı sayıda milletvekili olacak diye bir şey yok. Aynı düşünceye ve yaşam biçimine sahip insanların, kendilerini temsil edebilmeliri için gettolaşıp bir yerde yaşaması gerekmiyor. Yada güçlü bir partiye yanaşması gerekmiyor. Küçük partilerin temsilde bir kontenjanı olmalıdır. Toplumdaki tüm farklılıklar mecliste temsil edilmelidir. Milletvekilliği kutsal bir görevdir. Milletvekilleri başka hiçbir göreve talip olmamalı, başka bir göreve seçilmemelidir. Eğitimi, sağlığı, ekonomiyi illa bir kişi yönetecek diye bir şey yok. Bugüne kadar seçilen bakanlar hiçbir şey bilmeyen siyasi kimlikler oldu, ülke tarihi boyunca üç beş istisna hariç. Seçilen milletvekilleri tarafından temsilde adalet sağlanarak yürütme konseyi oluşturulmalı. Alanında uzun yıllar ihtisas yapmış bir kurul tarafından eğitim, sağlık, ekonomi vs. yönetilirse hata payı çok düşer. Ülkenin sırtı yere gelmez. Örnek verecek olursak; her 50 milletvekili tek bir kişiye oy vermek kaydıyla Milli Eğitim Bakanlığı için bir yürütme kurulu üyesi atayabilir. Bir kurul üyesinin görevden alınması da, meclis çoğunluğunun en az %60’ı ile olmalı, eğer bir hata yaparsa.

04.12.2020 / 00:23

15
Muhammed Ali Yılmaz İzmir , Kamu Çalışanı

Şaibe ve Şüphe! İktidarın Akademik Unvanı oldu. Hangi taşın altını kaldırırsanız, karşınıza İktidar çıkıyor. Tüm kötü şeylerin ucunda, İktidar var. Ne diyebiliriz ki? yazıklar olsun! Üstelik bu fiilleri Müslümanlık kisvesi altında yaptılar. İslama ve İnanca büyük zarar verdiler. Ama ALLAH C.C. İKTİDARA tüm yaptıklarını, kendi ağızlarından itiraf ettirdi. Artık hiçbir şeyleri, yolunda gitmemeye başladı. Kötülükleri ayaklarına dolaşır oldu. Buz dağı gibi eriyorlar. Maalesef bizlerde bu durumdan birinci derecede etkilendik. Askerde öğretmişlerdi. ETKİ varsa arkasından TEPKİ gelmesi kaçınılmaz olur. Önemli olan Emniyeti sağlayabilmektir. Bunun içinde soğukkanlı davranmak gerekir. Fakat Ülkemiz insanı öyle bir halde ki, NE KADAR kötü Etki bırakacak işler yapılırsa yapılsın, sineye sünger gibi çekiyor. Tepki vermiyor. Uyuşturulmuş bir Topluma döndük. Bireyler, Adeta Zombiye dönüşmüş durumda. İktidar bundan cesaret alarak, Vatandaşın Yaşam standartları ile istediği gibi oynayabiliyor. Peki Muhalefet ne yapıyor? Üstüne düşen sorumlulukları, yerine getirebiliyor mu? Mesela Haftada iki kere yapılan, Akaryakıt Zamlarına karşı, ortaya fiili bir tepki koymuş mu? Nedenini bilmiyorum, Ama Elbette hayır. Yahu biri de çıkıp demiyor ki, İş bu kötü etkilere karşı Milletçe bir Tepki koyalım. Tüm taşıtlar kontak kapatsın. Ya da eskiden olduğu gibi evlerde ışıklar kapatılsın açılsın. Ama yok ! Umarım bu yazım milat olur da Bu olumsuz etkilere karşı Toplumsal bir tepki ortaya konur.

12.06.2022 / 14:54

15
Ahmet Hafızoğulları İstanbul , Bankacı

Öncelikle sayın başkanım çıktığınızda bu zorlu meşagatli yolda yanınızda olduğumu bildirmek isterim birileri gibi tek akılla değil iştilareyle bu memleketi yöneteceğinize eminim. Çünkü birileri ben yaparım ben ederim dediğinde iştişareyi bıraktığında sadece kendi saltanatını düştüğünde memleketin geldiği durum belli. Şuanda Allahımı şahit tutarım hiçbir kapasitesi olmayan kafası boş gönlü yüreği kin tutmuş biadam yönetiyor bu memleketi cumhurbaşkanı diyemiycem o sadece ona oy erenlerin cumhurbaşkanı benim değil asla olmayacak.. Size sorum siz başbakan olursanız onun milletin kesesinden itibarda israf olmaz diye yaptırdığı sarayda oturacak mısınız. Şimdiden söyleyin eğer oturacaksanız sizinle değilim çünkü benim gözümde ondan bi farkınız olmaz. Ama biliyorum ki eğer iktidar olursanız onun sarayını onun başına yıkacaksınız beklentim o yönde. Şimdiden ellerinizden öperim selametle

26.05.2020 / 00:22

15
Selahattin Çiçek Aksaray , Diğer

İçinde bulunduğumuz süreç yeni dünya düzeninin kültürel ekonomik ve sosyal hayatın değişimini gerektiren zorunlu bir düzene doğru gidişidir. Biz Türkiye olarak bu süreci diğer dünya ülkeleri ile kafa kafaya götürebilmemiz için gerek ekonomik gerekse kişi hak ve hürriyeti konusunda lider ülke olarak götürmek zorundayız topraklarımız inanın ki söylenen den çok daha fazla verimli kendi kendimize üretebileceğimiz o kadar çok şey var ki sadece inanmak yeterlidir. Bölgesinde lider konumda iken artık bölgesini kontrol edemez konuma geldik gençler gelecek kaygısında bende bir genç olarak geleceğimin kaygısını yaşamaktayım ancak asla ümitsizliğe kapılmayın bu ülkenin gençleri her zaman üretken ve zor şartlarda başarılı olmuştur harekete geçin kendi çevrenizden başlayın insanlara anlatın doğruları göremsine yardımcı olun asla pes etmeyin her zaman yapıcı olun insanların bilinçsizce adanmışlığını kendi bilginiz ile kırın ve her zaman gülümseyin gülmek dünaynın en güzel eylemidir. Size karşı yapılan eleştirilere asla ama asla kızmayın anlamaya çalışın dinleyin ve doğrularınızı anlatın ekonomik olarak kaygı duyuyoruz evet ama bunun da bir çıkış yolu var bilgi tecrübe ve doğru insan olmak doğruluk her zaman kazanır müsterih olunuz bir gün gelecek ve tüm bu dertlerimize Deva olacak asla ama asla ümitsiz olamayın okuyun araştırın gündemi takip edin yurtdışında ki tüm sosyal faaliyetleri teknolojik gelişimleri takip edin modayı ekonomiyi kültürel fsrklılıkları takip edin karşıt görüşleri analiz edin hergün yeni bir gün hergün yeni bir umut her zaman çalışacağız her zaman dünyanın gündemini takip edeceğiz teknolojide sanayide her alanda bilgi sahibi olmak zorundayız unutmayın kültürel sosyal olanda gelişemezsek asla ama asla ilerleyemeyiz. Okuyun kendinizi geliştirin ve her zaman pozitif olun.

26.05.2020 / 21:26

15
Serkan Çelik İstanbul , Müşavir

Merhabalar;Kim bu millete hizmet yapmak için siyasete soyunmuşsa Allah yardımcısı olsun.Bu mukaddes millet bunu hakediyor.Yalniz yürüyeceğiniz bu yolda sizi yarıyolda bırakmayacak maddiyata önem vermeyen dava ruhu olan insanları seçiniz.Ben size ve ekipinize güvenim sonsuz.Bana da ihtiyaç duyarsanız Silivride ikamet ediyorum.Her türlü hazırım.Allah yar ve yardımcınız olsun.

02.07.2020 / 22:19

15
Cevdet Aydın İstanbul , İşçi

Selamün Aleyküm evvela davanız ve partiniz Ben ve Ailen adına hayırlı uğurlu olsun. Geçen 2 seçim öncesine kadar AKP'yi destekliyorduk fakat son zamanlar'da bize sırtını döndü bizde desteklemeyi bıraktık 2 seçimdir oy kullanmıyoruz sandığa gidip oyumuzu yakıyorduk şunu bilmenizi isteriz ki ben ve ailem 86 tane oyumuz senindir ve senin için çabalarım SELAM VE DUA İLE

02.07.2020 / 00:15

14
Hamit Dilek Diyarbakır , Serbest Meslek

Öncelikle partinin kuruluşu için hayırlı olsun diyor ve Sayın Ali Babacan'a başarılar diliyorum. Kendisini dikkatle takip etmekteyim.Donanımlı,tasarım yapabilen,dil bilen ve halen kendini geliştiren bir mühendis olarak mezun olduğumdan beri geçen 3.5 senede işe giremedim ve halen işsizim. Ekonominin kötüleşmesi ve bu sebeple de ülkede iç ve dış yatırımların gerçekleşmemesi,son olarak da Covid-19 da eklenince iş bulma ümidim azaldı. Bununla birlikte adam kayırmanın,adamcı anlayışın,karşıt düşüncenin hor görülmesinin,gençlerin öteki görülmesinin, sadece iktidar değil,ayrıca oy verdiğim muhalefet partisinde de olduğuna bire bir şahit olunca artık sadece kendim değil,ülke için de umutlarım azaldı.Çözüm politikaları üretmek ,çözüm önerileri sunmak yerine laf ebeliği ve günlük kısır çekişmelerden başka bir şey görmeyince oyumun heba olduğunu düşünüyorum artık. Sayın Genel Başkan Ali Babacan ve ekibinizden beklediğim çözüm politikaları üretmek ,biz gençlerin işe girebilmesine fırsat eşitliği tanımak,bilim ve teknolojinin ışığında çalışıp dünya standartlarında bir ülke olup Türkiye'yi hak ettiği yere getirmek,özgür düşünebildiğimiz,farklı fikirlerde de olsak özgür ve hoşgörü çerçevesinde tartışıp doğruyu bulabildiğimiz,özgürce hayal kurabildiğimiz,en önemlisi bu hayallerimiz için çalışabildiğimiz ve ülkemize faydalı olabileceğimiz bir gelecek inşa etmeleridir. Şimdiye kadar takip ettiğim konuşmaları ve sunduğu politikalarını beğendiğimi söylemek istiyor ve devamını gelmesini bekliyorum. Sayın Genel Başkan Ali Babacan sizden en önemli isteğim bize bir nebze umut olmaya devam etmeniz ve kısır politik tartışmalardan uzak durup,.çözüm politikaları üretmeye devam etmeniz..Biz de yardımcı olabilmek için buradayız. Biz gençler istediğimiz güzel ülke için çalışmaya devam edeceğiz... Sağlıcakla kalın. Saygılarımla.

09.07.2020 / 18:57

14
Sercan Kaynak Kırklareli , Mühendis

Sayın Babacan Habertürk'teki programın son dakikasında çok kötü bir şey söyledi: Kanal İstanbula karşı değilim dedi. İnanmak mümkün değil. Milletin kıt onlarca milyar dolarlarını birkaç bin zengin kanal çevresinde otursun diye hafriyata gömmek bu millete yapılacak en büyük kötülüklerden biridir. Kardeşim paranız varsa Anadolu'ya Ankara'nın doğusuna yatırım yapın. Koca Anadolu boş, neredeyse çöl olacak. İstanbul zaten doldu taştı. Niye yeni rant alanları açarak nüfus toplayacaksınız? Anlamak mümkün değil. Lütfen ehil bir kurul oluşturup bu konuyu iyicene araştırın.

24.07.2020 / 08:13

14
Mustafa Uyanık İzmir , Üst Düzey Yönetici

Umutlar... Normalde hiç bir siyasi partiyi desteklemem. Çünkü Türkiye de siyaset yozlaşmış. Demokrasi ise berbat durumda. Umutsuzca diyorsun; Bu ülke 100-150 yıl daha refaha ulaşamaz. Çünkü toplum hala eski kafa. Geleneklerinden vazgeçemeyen. Dünyanın düzenine uyum sağlayamayan bir toplum. Bu durumda ülkedeki zeki insanların beyin göçü yapması gayet normal. Bir toplum nasıl yönetilmeyi hak ediyorsa öyle yönetilir. Bu yüzden iktidar partiye artık şaşırmıyorum. Üzülerek söylüyorum ki ülkemizin insanı bu yozlaşmış partiler arasında kayıp olmuş. Ve bağnaz fikirlerinden vazgeçmiyorlar. Peki neden ? Çünkü insanımız sorgulamıyor. Ne denirse inanıyor. Ekonominin iyi durumda olduğuna bile inanıyor. Araştırmıyor ,okumuyor. Sadece inanıyor... Bakın Türkiye siyaseti bir kaç yozlaşmış partiden ibaret değil. Kendi aralarında dikine gitmekten başka bir şey yapmayan partilerden ibaret değil. Eski akımları , görüşleri ısrarla savunan partilerden ibaret değil. Ben ve benim gibiler biliyorki hâlâ umut var. Türkiye de hâlâ aklı başında , mantıklı siyasetçiler var. uç fikirlerde yaşamayan, yeni dünya düzenini bilen buna uyum sağlayan siyasetçiler hala var. Nadirde olsa. Ali Babacan gibi. Bu yüzden umut hâlâ var. Olaylara soğukanlı ve rasyonel bir şekilde yaklaşan bir lider. Milletini gerçkelerden uzaklaştırıp pohpohlayan bir lider , onların milli duygularını sömüren biri asla gerçek bir lider değildir. Bu yüzden milletin her zaman sorgulaması lazım. Ben her zaman dünyaya mantıkla bakmaya çalışırım. Ama bu ülkemizde bu kadar mümkün değil. Bu kadar parti çöplüğü arasında Bana tek mantıklı gelen DEVA partisidir. Ama beni üzen ise insanlarımızın hala sorgulamadıkları fikirleri yüzünden demokrasinin cefasını biz çekiyoruz , aydın yeni nesil çekiyor. Umalımda yeni nesi sorgulayıcı olsun . Araştırsın , uç fikirlerden kurtulsun , özgür olsun Deva partisi bu gençler sayesinde ön plana çıkar umarım. Çünkü yeni neslin Partisidir DEVA partisi...

16.08.2020 / 09:22

14
Kemal İmre Ankara , Öğrenci