Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

Ben vatanını milletini seven bir türk genci olarak umutla heyecanla Türkiye'ye Deva partisi döneminin gelmesini bekliyorum.Demokrasi temelleriyle kurulan bu parti Türkiye tarihin de eminim ki büyük bir etki yaratacak şu an da yazmış olduğum serbest kürsü bile halkın sesinin ne kadar önemsendiğinin göstergesidir.Örneği bulunmayan bir çalışmadır .Bu süreçte daha devamlı ve kararlı adımlar bekliyoruz inanıyoruz ki Türkiye'ye Babacan devri gelecek halk kucaklanacak ekonomi düzelecek düşünce özgürlüğü ön planda olacak bu yolda ki ve bu düşünceye sahip herkese ayrı ayrı teşkekkür etmek istiyorum.Türk genci olarak geleceğe karşı tamamen karamsar bir bakış açısına sahipken bu parti ile yeniden ışıkla umutla aydınlıkla bakıyorum geleceğe ve de uygun görülmesi taktirinde partiye hizmet etmek isterim ve bundan onur ve gurur duyarım saygılarımla...

18.04.2020 / 16:58

15
Muhammed Ufukcan Kaçmaz Bursa , Öğrenci

Öncelikle herkese iyi günler. Partimiz yeni bir parti olduğu için herşeyden önce en önemli olayın kendi içimizde güçlenmemiz olduğunu düşünüyorum . Bunun için bu serbest kürsü uygulaması çok iyi bir uygulama . Bence parti içi demokrasi meclisteki partilerin en büyük sorunu. Partide ki ortak görüşü savunmayan insanları çatlak ses ya da hain ilan ediyorlar bu da bi kısır döngü oluşup yeni fikirler ortaya çıkmamasına sebep oluyor. Bizimde şu an güçlenmek için herkesin görüşüne ihtiyacımız var.Ama umarım ilerde güçlü bir parti yapısı oluştuktan sonra da aynı şekilde parti içinde herkesin fikirlerine önem verilir.

12.05.2020 / 10:00

15
Ender Kılavuz Adıyaman , Tıp Çalışanı

Dünya çiftçiler gününde Mardin Diyarbakir Şanlıurfa da ozellestirilen enerji dağıtım sirketinin haksız uygulamalari ve yüksek maliyetli enerji bedelleri sebebiyle çiftçiler mağdur durumda mardinde tedaş firmasının yaptığı resmi açıklamada ikinci ürün olarak ekilen mısır ve pamuk üretimi icin gerekli olan enerjiyi vermeyeceklerini ve bölgede genel bir elektirik kesintisi yapacaklarını duyurdu,hem sulaması yapilamiycak binlerce hektar mısır ve pamuğun ekilmeyecegi hemde bu köylerde yaşayan insanların elektriksiz ve hayvanlarının susuz kalacağı anlamına gelen bu uygulamayla ülke ekonomisine katkıda bulunan turizm sektörünün yanındaki en büyük finansman sektörü olan Tarım da agir bir darbeyle karşı karşıya,Bununla beraber mağdur olacak kesmin sadece çiftçi olmayacağı memleketin yani mardinin en büyük gelir kaynağı olan tarımın sekteye uğramasıyla esnafın tarımsal ilaç firmalarının tohumcularin tekstilin yani her alanda bir daralmaya ve ekonomik krize girmeside milli gelirin ziyan edilmesi gibi an meselesidir,bunu size bildirmek istedim nacizane bu sorunu paylaşmanız bu agir problemi gündeme getirilmesi gerektiğine inanıyorum her platformda, Deva partisi olarak bu bölgeye güçlü birşekilde adımızı duyurup güçlenmemiz ve destek alabilmemiz icin bölgenin en agir ve yıllardır çözülmeyen ve el atılmayan tarımsal sulama ve buna bağlı olan enerji problemine makul bir çözüm bulunması gerektiğine ve bu firmanın en büyük destekçisi olan güncel hukumetin kendi rantı icin çözmedigi bu sorunu bizim iktidara geldiğimizde tarım icin yapacağımız ekonomik açılımlarla cozecegimizi burdaki halka anlatmamız ve her platformda bu sorunu dile getirip samimiyetimizi göstermemiz gereklidir,Nacizane bölgenin kanıyan yarası olan bu problemi sayın genel baskanimiz ve kurucu üyelerimizle paylaşmak istedim

14.05.2020 / 02:34

15
Jindar Üşenmez Mardin , Mühendis

Bugün bize unutturulan Atatürk devriminin DEVLETÇİLİK İLKESİ; Karma ekonomidir. Ekonomide KAMU ve ÖZEL kesim yer alır. Bunlar, Devletin öncülüğünde, Kamucu, halkçı ilkelerle belirlenen kalkınma planlarındaki hedefler doğrultusunda kamu görevi yaparlar. Bugün SALGIN nedeniyle Sağlık sektöründe yaşanan sorunlar, 1980 sonrası DEVLETÇİ, HALKÇI POLİTİKALARIN TERKİ, KAMU İŞLETMELERİNİN DEVLET ELİYLE İFLAS ETTİRİLİP,EKONOMİNİN ÖZEL KESİME, TAŞERONLARA TESLİM EDİLMESİNDENDİR. ÇİN ise, SALGINDAKİ BAŞARISINI UYGULADIĞI KARMA EKONOMİYE, YANİ , ATATÜRK DEVRİMİNİN DEVLETÇİLİK İLKESİNE BORÇLUDUR. ANAYASAMIZDA VAR OLAN SOSYAL DEVLET ve DEVLETLEŞTİRİLME İLKELERİ GEREĞİ DEVLETÇİ POLİTİKALARA dönülmesi gerektiğini düşünmekteyim.

14.05.2020 / 13:36

15
Emre Altun Ankara , Avukat

Öncelikle ileri demokrasi yolunda bu hareketin çatısı altında birleşen tüm dava arkadaşlarımıza Hatay'dan selamlar!!! Üniversitelerimizde okuyup hazırlık sınıfında bulunan öğrencilerin, öğrenim göreceği dilin konuşulduğu ulkelere bir yarı dönem veya hazırlık sınıfı süresi boyunca o ülkede devlet destekli bir dil eğitimi görmelidir.Ayrica bu ülkelerde edindikleri yeni bakış açıları ülkemize yeni perspektifler sağlayacaktır çünkü ilerlemeler örnek alınarak en sağlıklı şekilde olur .

06.09.2020 / 20:48

15
Emir Metin Tadlı Hatay , Öğrenci

Düşüncelerimi böylesi bir kürsüde bile törpüleyerek yazmak zorunda kaldığım bir zamanda yaşamanın üzüntüsünü sizlerle paylaşıyorum. "Değerli fikirlerimi" aktarabilmek için benimle iletişime geçin vitesine takmadan buraya döküleceğim. Öyle bir dönemdeyiz ki; insanın insana tahammülünün kalmadığı, başaramadım psikolojisinin hakim olduğu, derdimizi anlatamadığımız için gırgırla hafiflettiğimiz bir dönem. Anlatamadığımız diyorum çünkü herkes kendi alışverişine bakıyor. Kimsenin derdi başkası değil, yanındaki değil. sn. Babacan bile dönüp burayı okuyor mu, vakti oluyor mu bilemiyorum. Kendimce toplumsal meselelere karışmayan, resmiyetten olabildiğince uzak, para zaten kazanılır sağlık olsun kafasında rahat rahat yaşayabilen biriydim ki bu yıllara kadar. Kampüs hayatı içinde gece yarılarına kadar çalışarak edindiğim bilgilerin artık çöp değeri taşımadığını fark ettim. Çünkü bulunduğum yere fayda sağlayabilmeyi hedeflerken, bulunduğu yerden fayda sağlamayı hedefleyen insanlar işin başında, atanmış, kadrolaşmış veya her ne derseniz. Benim birikimimin bir önemi kalmamış. Zaten kazanılır dediğim paraya muhtaç hale gelmişim. Kazanmak için çalıştığım sürece yorgun olmaya mahkum edilmişim. Olsun dediğim sağlık için "hastalığa yakalanmamak"ın yeterli olduğunu öğrenmişim(!) Bazen kandırılabilen bir birey olmadığım için pişman olduğum oluyor. Çünkü kandırılmadan bu ülkede mutlu olamayacağımı fark ettim. Karakter kısıtlamasının da olduğu bu platformda yeterince yazdığımı düşünüyorum. Olmasaydı da uzun uzun yazsaydım diyemem. Düşünüp de yazamadıklarımı tahmin etmek pek de zor değil. Bilgiye tok(!) toplumumuza aktarmaya çalıştığım bir yazıdan ziyade, bir damla da olsa içimi döktüm buraya. Teşekkür ederim. Şayet yayınlanmazsa gönüllüsü olduğum bu oluşumdan da umudu keseceğimi ayrıca belirtmek isterim.

25.09.2020 / 22:06

15
Burak Çümen Uşak , Öğrenci

Şaibe ve Şüphe! İktidarın Akademik Unvanı oldu. Hangi taşın altını kaldırırsanız, karşınıza İktidar çıkıyor. Tüm kötü şeylerin ucunda, İktidar var. Ne diyebiliriz ki? yazıklar olsun! Üstelik bu fiilleri Müslümanlık kisvesi altında yaptılar. İslama ve İnanca büyük zarar verdiler. Ama ALLAH C.C. İKTİDARA tüm yaptıklarını, kendi ağızlarından itiraf ettirdi. Artık hiçbir şeyleri, yolunda gitmemeye başladı. Kötülükleri ayaklarına dolaşır oldu. Buz dağı gibi eriyorlar. Maalesef bizlerde bu durumdan birinci derecede etkilendik. Askerde öğretmişlerdi. ETKİ varsa arkasından TEPKİ gelmesi kaçınılmaz olur. Önemli olan Emniyeti sağlayabilmektir. Bunun içinde soğukkanlı davranmak gerekir. Fakat Ülkemiz insanı öyle bir halde ki, NE KADAR kötü Etki bırakacak işler yapılırsa yapılsın, sineye sünger gibi çekiyor. Tepki vermiyor. Uyuşturulmuş bir Topluma döndük. Bireyler, Adeta Zombiye dönüşmüş durumda. İktidar bundan cesaret alarak, Vatandaşın Yaşam standartları ile istediği gibi oynayabiliyor. Peki Muhalefet ne yapıyor? Üstüne düşen sorumlulukları, yerine getirebiliyor mu? Mesela Haftada iki kere yapılan, Akaryakıt Zamlarına karşı, ortaya fiili bir tepki koymuş mu? Nedenini bilmiyorum, Ama Elbette hayır. Yahu biri de çıkıp demiyor ki, İş bu kötü etkilere karşı Milletçe bir Tepki koyalım. Tüm taşıtlar kontak kapatsın. Ya da eskiden olduğu gibi evlerde ışıklar kapatılsın açılsın. Ama yok ! Umarım bu yazım milat olur da Bu olumsuz etkilere karşı Toplumsal bir tepki ortaya konur.

12.06.2022 / 14:54

15
Ahmet Hafızoğulları İstanbul , Bankacı

Merhabalar; Benim naçizane düşüncem, DEVA Partisinin acilen altılı masadan ayrılarak, Ali Babacan'ı Cumhurbaşkanı adayı olarak göstermesidir. Zaman aleyhimize geçmektedir. Gerçek şu ki CHP tabanında Ali Babacan, geçmişinden dolayı bir karşılık bulamaz. Aynı şekilde İYİ Parti de kendine has, milliyetçi bir tabana sahiptir. Sadece Syn.Erdoğan'ı indirmek için altılı masada olmak, DEVA Partisine yakışmayan bir tutumdur. DEVA Partisi kendi tavrını belirleyip acilen Syn Genel Başkan Ali Babacan'ı Cumhurbaşkanı adayı olarak ilan etmesi gereklidir. Ali Babacan'ın milletimiz nezdinde karşılığı vardır ama maalesef ki altılı masa bu duruma gölge düşürdüğü açık bir gerçektir.

02.08.2022 / 01:35

14
Şenol Ayhan İstanbul , Ekonomist

Merhabalar, kısacası Deva Partisini sevdim. Ama AKP gibi olur diye çekiniyorum. Sayın Babacan'a başarılar

26.11.2020 / 22:30

14
Hasan Bağ Adana , Diğer

Lütfen. Bülent arınçın adı deva partisiyle geçiyor. rica ediyorum almayın.

29.11.2020 / 14:25

14
Özgür Korucu Tekirdağ , Esnaf