Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

Sayin Ali Babacan oncelikle beyefendi durusunuzla ornek bir siyasetci oldugunuzu dusunuyorum. Cesaretinizle on ayak oldugunuz yeni parti calismalarinizin size, partinin kurulususunda emegi gecenlere, bu yeni partiye inanan herkese ve tabi ki ulkemize hayirli olmasini diliyorum. Bu gune kadar hicbir siyasi partiye uye olmadim. Lakin bir gun herhangi bir partiye uye olacaksam, kesinlikle DEVA partisi olacaktir. Uc donem ust uste Ak partiye oy verdim. Bunlar icinde sadece son secim icin oy verdigim icin gercekten cok pismanim ve su anda ulkemizin icinde bulundugu sorunlardan dolayi bir oy dahi vermis olsam benim de payim var. Baskanlik sistemi diye ortaya cikan bu sistem, artan issizlik, vergilerin arttikca artmasi, Suriyeli multecilerin katlanarak buyuyen sorunu, TEK adam odakli yonetim anlayisi, yarginin etki altinda kararlar almasi, basinin neredeyse tamaminin TRT1 haline gelmesi, en ufak acilis toreninin bastan sona canli yayinlanmasi, kullanmadigimiz otoyol, havaalanlarina, koprulere, hastanelere odenen sisirilmis sozlesmeler neticesinde odenen garanti kullanimlarin bizim odedigimiz vergilerden, halkimizin cebinden cikmasi, issizligin katlanarak artmasi, gocmenlerin kayit diaisi calistirilip ulkemin genclerinin issizlige mahkum edilmesi ve en agirima giden de ulkemizin ekonomisinin Damat tarafinda yonetilmesi, daha cok soylemek istedigim sey var aslinda lakin, ozgurluklerin bu kadar tartisildigi bir ortamda riske girmemek belkinde en akillicasidir. Secilseniz de, secilmesiniz de benim gibi dusunen ve ulkesinin icinde bulundugu duruma kahrolan milyonlarca vatandasimizin duygularina tercuman olmaniz bile yuregimize bir nebze olsun su serpiyor. Umarim bir gun sizinle tanisma ve konusma sansini yakalayabilirim. Sevgi ve saygilarimla

29.05.2020 / 03:13

15
Mustafa İlhan Sucu Balıkesir , Üst Düzey Yönetici

Şaibe ve Şüphe! İktidarın Akademik Unvanı oldu. Hangi taşın altını kaldırırsanız, karşınıza İktidar çıkıyor. Tüm kötü şeylerin ucunda, İktidar var. Ne diyebiliriz ki? yazıklar olsun! Üstelik bu fiilleri Müslümanlık kisvesi altında yaptılar. İslama ve İnanca büyük zarar verdiler. Ama ALLAH C.C. İKTİDARA tüm yaptıklarını, kendi ağızlarından itiraf ettirdi. Artık hiçbir şeyleri, yolunda gitmemeye başladı. Kötülükleri ayaklarına dolaşır oldu. Buz dağı gibi eriyorlar. Maalesef bizlerde bu durumdan birinci derecede etkilendik. Askerde öğretmişlerdi. ETKİ varsa arkasından TEPKİ gelmesi kaçınılmaz olur. Önemli olan Emniyeti sağlayabilmektir. Bunun içinde soğukkanlı davranmak gerekir. Fakat Ülkemiz insanı öyle bir halde ki, NE KADAR kötü Etki bırakacak işler yapılırsa yapılsın, sineye sünger gibi çekiyor. Tepki vermiyor. Uyuşturulmuş bir Topluma döndük. Bireyler, Adeta Zombiye dönüşmüş durumda. İktidar bundan cesaret alarak, Vatandaşın Yaşam standartları ile istediği gibi oynayabiliyor. Peki Muhalefet ne yapıyor? Üstüne düşen sorumlulukları, yerine getirebiliyor mu? Mesela Haftada iki kere yapılan, Akaryakıt Zamlarına karşı, ortaya fiili bir tepki koymuş mu? Nedenini bilmiyorum, Ama Elbette hayır. Yahu biri de çıkıp demiyor ki, İş bu kötü etkilere karşı Milletçe bir Tepki koyalım. Tüm taşıtlar kontak kapatsın. Ya da eskiden olduğu gibi evlerde ışıklar kapatılsın açılsın. Ama yok ! Umarım bu yazım milat olur da Bu olumsuz etkilere karşı Toplumsal bir tepki ortaya konur.

12.06.2022 / 14:54

15
Ahmet Hafızoğulları İstanbul , Bankacı

Şeffaflık, dürüstlük, ilkelilik, hoşgörü, bütünsel yaklaşım, liyakat, adalet, inanç ve düşünce hürriyeti Deva Partisi Lideri Ali BABACAN’da mevcut olduğu sürece inşallah ülkeyi ve insanlarımızı aydınlığa hepbirlikte kavuşturacağız.

22.11.2020 / 11:42

15
Ömer Ömeroğlu Mersin , Asker

Herkese sağlıklı günler. Siyaset iki kişi yada daha fazlası arasındaki güç ilişkidir. Aslında siyaset sağlam temel ilkeler oluşturup o ülke ve toplumunu ileriye taşımaktır. Ama 2.sınıf demokrasilerde bu kısa zamanda 'BENİM GİBİ OLSUN', 'BENİM OLSUN', BENİM DEDİĞİM OLSUN ' ilişkisine döner. Tehlike de orada başlar. Siyaset sahip değil yöneten, gözleyen, sistem oluşturan, tıkanıkları açan.... gibi vazifeleri olan bir misyona sahip olmalıdır. Siyasette ego çok tehlikelidir. Bunu yenen siyasetçi gerçek siyasetçidir. Devletin BABA olarak algılandığı toplumlarda geri kalanlar evlattır. Bu irade beraberinde biat ve itaat kültürünü getiri ki aslında bu özgür düşünceyi yok eder. Otoriter bir babanın olduğu bir evde yetişen çocuk nasılsa siyasetin zaman içinde otoriterleştiği toplumlarda DEVLET BABA vatandaşına evlat muamelesi yapmaya başlar. 1.Deva partisi eğer dertlere deva olacaksa slogan buysa demek ki çok dert var ve devası da biziz diyorsa önceli insan hakları olmalı. 2.adalettir her şeyin başı. Eski Yunan toplumlarındaki şehir hayatında mücadele hep adalet kavramları üzerine olmuştur. O zaman önce hukuk. 3.Kadın cinayetleri ne olacak? 4.trafik ışıklarına uymayan bir toplum medeniyet anlamında çok geridedir peki uymayanlar ve ölümlere sebep olanlar ne olacak? 5.Birilerinin yakınları daha mı çok korunacak yoksa eşitlikten asla taviz verilmeyecek mi? 6.Ülkemizde nedense kurallara uymamak bir gelenek en fazlada uymayanlar bunu en çok dillendirenler ne yazık ki. Peki sistem inşası yeniden nasıl olacak? Yoksa yeniden parti tüzükleri yazılıp raflara mı kalkacak? 7.Eğer bir sistem kurulacaksa bu masada herkes olmalı. Bu ülke burada yaşayan herkesin ülkesi. 8.Mesela bir belediye başkanı yani seçilmiş birisi seçimle gelse de 20 yıl, 25 yıl, 30 yıl DEVA da kalacak mı yoksa 3 dönemle sınırlanıp akil insan mı olacak? 9.Eğer doğru iş yapılacaksa hakkaniyet, teşkilatlanma çabalarında doğru yere doğru insan modeli, alanında uzmanlar mı partide görev alacak?

01.12.2020 / 13:55

15
Turgay Aytaş İstanbul , Üst Düzey Yönetici

Çoğunlukçu bir anlayışın ve istişare kültürünün olmadığı yönetimler, toplumlar totaliter ve otoriter toplumlardır. - İstişare aynı dünya görüşündeki, aynı yaşama kültüründeki insanlarla birlikte yapılmaz. Birbirimize aynı şeyleri söyleriz.- Ne yapılırsa yapılsın, kul hatalarına maruz kalır ve ülke zaman kaybeder. Bir kişi, bir grup her şeyi doğru yapamaz. İlk yapılması gereken temsilde adaletin sağlanmasıdır. Mecliste benim tanıdığım benim oy verdiğim bir milletvekili bile yok. Milletvekili seçilme yeterliliği en az üniversite mezunu olmalı. Seçim barajı kaldırılmalı, D-Hont sistemine göre %0.05 oy alan bir parti bile meclise milletvekili sokabilmelidir. İlla her sene aynı sayıda milletvekili olacak diye bir şey yok. Aynı düşünceye ve yaşam biçimine sahip insanların, kendilerini temsil edebilmeliri için gettolaşıp bir yerde yaşaması gerekmiyor. Yada güçlü bir partiye yanaşması gerekmiyor. Küçük partilerin temsilde bir kontenjanı olmalıdır. Toplumdaki tüm farklılıklar mecliste temsil edilmelidir. Milletvekilliği kutsal bir görevdir. Milletvekilleri başka hiçbir göreve talip olmamalı, başka bir göreve seçilmemelidir. Eğitimi, sağlığı, ekonomiyi illa bir kişi yönetecek diye bir şey yok. Bugüne kadar seçilen bakanlar hiçbir şey bilmeyen siyasi kimlikler oldu, ülke tarihi boyunca üç beş istisna hariç. Seçilen milletvekilleri tarafından temsilde adalet sağlanarak yürütme konseyi oluşturulmalı. Alanında uzun yıllar ihtisas yapmış bir kurul tarafından eğitim, sağlık, ekonomi vs. yönetilirse hata payı çok düşer. Ülkenin sırtı yere gelmez. Örnek verecek olursak; her 50 milletvekili tek bir kişiye oy vermek kaydıyla Milli Eğitim Bakanlığı için bir yürütme kurulu üyesi atayabilir. Bir kurul üyesinin görevden alınması da, meclis çoğunluğunun en az %60’ı ile olmalı, eğer bir hata yaparsa.

04.12.2020 / 00:23

15
Muhammed Ali Yılmaz İzmir , Kamu Çalışanı

BANKALARLA İCRALIK VATANDAŞLAR NEFES ALAMIYOR BEYLER HADİ Bİ ŞEYLER YAPALIM. SESLERİNİ DUYURALIM.ZULUM KARŞISINDA SUSAN DİLSİZ ŞEYTANDIR.

14.06.2020 / 23:38

15
Uğur Balcı İstanbul , Özel Sektör Çalışanı

Deva partisini önünü kesmek için yeni secim kanunu yapılacakmış. Böyle bir şey yapılırsa bu seçmen iradesinin gasp edilmesi olur. Ancak halkla inatlasanlar ve halkın iradesini yok sayanlar her zaman kayıp etmişlerdir. Turkiyede halk bu gün yaşadığı sorunlardan mutlu değil ise bunun bir çaresi var. Care bir an önce deva partisini iktidara getirmektir. Çünkü turkiyeyi bu zorluklardan kurtaracak tek lider ali babacan beydir. Ben bunu inanarak yazıyorum

15.06.2020 / 19:36

15
Necati Atlı Şanlıurfa , Diğer

Kişilerin adaletsiz davranışları bir şekilde cezalandırılırken, devleti yönetenlerin adaletsiz davranışı da yine demokrasi üzerinden cezalandırılmalıdır. Burada aslında cezalandırılan devlet değil, onu yönetmeğe gelmiş, seçilmiş hükümetlerdir. Ancak bu vekaletle yapılan adaletsizlikler sonucu, halkın tamamı veya bir kısmı, hatta bir kişi mağdur edilmişse, her ne kadar bunu seçilmişler eli ile de yapılmışsa, burada devlet vebal altındadır. Adaleti sağlayamayan, toplumsal sözleşmeye riayet etmeyen devlet suç işlemektedir. Bir başka anlamıyla suç günah demektir. Suçlu devlet, ‘’GÜNÂHKAR DEVLET’’tir

17.06.2020 / 11:25

14
Muammer Alkım İstanbul , İşletmeci

Merhaba, maalesef Türkiye nin bu duruma gelmesinde 2015 öncesi AK Partide görevler almış Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu beylerin büyük veballeri var. Bu iki beyler ve ekipleri acaba neden 2012-2013  ten sonra AK Partideki o malum rota değişikliğine etkili tepki veremediler ve neden parti içinde tasfiye oldular? O yüzden hem DEVA hemde Gelecek Partilerine henüz güven duymayan önemli toplum kesimleri var. Sırf AK Partiye ya da MHP ya da  Vatan Partisiyle uğraşarak ya da günlük gündem hakkında görüş belirterek  bir yere varmanız hic mümkün değil. DEVA partisinde Strateji belirleme ve Vizyon eksikliği görüyorum. Çatışma yönetimi (Conflict Management) ve Ekip Çalışması konularında acilen parti içi eğitimlere başlayın Klasik Türkiye tipi siyaset yapmayın... Önerim: Siyasi faaliyetlerde PRINCE 2 Proje yönetim metodunu kullanın. Bazı değişiklerle bu metod Siyasi Partilerde de geçerli.

07.04.2021 / 00:32

14
Salih Onganer İzmir , Mühendis

Başkanlık sistemini istemiyoruz. Gelişmiş parlamenter sistem ve halk konseyleri tarafından denetlenebilen, adaletli, liyakat sahibi, eşitlikçi, Atatürk ilkelerine bağlı, ülkemizi kalkındıracak, ekonomik krize çözüm bulacak, asgari ücreti 5 bin liranın üzerine çıkaracak, enflasyonu hızla düşürecek, işçisine sahip çıkan, hayvanları koruyan, engellilerin yaşam şartlarını ve kalitesini arttıracak, şehit ailelerine ve gazilerine sahip çıkan, dul ve yetimlerin yaşam kalitesini ve şartlarını iyileştiren, devletin özelleştirme adı altında birilerine peşkeş çektiği devlet kurumlarını tekrar geri alarak en kaliteli şekilde tekrar milletin hizmetine sunabilecek, Avrupa birliğine ülkemizi kabul ettirerek vatandaşlarımızın özgürce Avrupa ülkelerinde çalışıp seyehat edebilmesine olan sağlayacak, eğitim sistemini stabil ve kaliteli bir hale getirecek, sağlık hizmetlerinin kalitesini arttırarak vatandaşlarımıza ücretsiz en kaliteli sağlık hizmetini sunabilecek, internet erişiminin temel insan hakkı olduğunu tanıyarak tüm vatandaşlara ücretsiz internet erişimi sağlayabilecek, İstanbul gibi büyük şehirlerdeki trafik sorunlarını en hızlı şekilde çözecek, deniz kıyılarımızı düzenli olarak temizleyecek, kanalizasyon temiz su elektrik doğalgaz fiber internet gibi altyapıları en hızlı şekilde yenileyip modernleştirecek, elektrik su doğalgaz gibi temel ihtiyaçları vatandaşlarımıza ücretsiz şekilde sunabilecek, maddi durumu yetersiz olan vatandaşlarımıza ücretsiz konut hibe ederek sokaklarda yaşayan kimseyi çaresiz bırakmayacak, tüm bürokratik işleri internet üzerinden zahmetsiz ve hızlı bir şekilde çözülebilir hale getirecek, yaşlı engelli bakım evlerinin ve yetimhanelerin hizmet kalitesini arttıracak ve düzenli denetimler sağlayarak burada kalan insanların mağdur edilmemelerini sağlayacak, maddi durumu olmayanlar için tüm avukatlık hizmetlerinin devlet tarafından karşılanmasını sağlayarak vatandaşlarımızın hukukunu koruyup kollayacak, bir hükumet sistemi istiyoruz... !!!

03.08.2021 / 18:13

14
Cihan Pamukcu İstanbul , Öğrenci