Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

Düşmansız bir arada duramayan bir millet olmuşuz biz. Birbirimizi sevmiyoruz aslında, hiçbir hayalimiz ülkümüz kalmamış, hiçbir şey üretmiyoruz. Ancak bir düşmanın varlığı hatırlatıyor bize kim olduğumuzu. Ancak bir düşmanın varlığı bir arada tutuyor bizi, başka türlü unutuyoruz birlik olmayı! (VATANIM SENSİN den alıntı bir replik) Önce İnsan diyen,Ortak akıl diyen,Bilim diyen birileri var bu ülkede,ellerini taşın altına ,yüreklerini ortaya koyan insanlar var.Haydi bu kez başaralım Dostlukla,dayanışmayla,imanla ve güvenle yola koyulalım.Düşmansız ve ötekisiz bir şeyleri başarabileceğimizi gösterelim.Başarılamayacak hiç bir şey yoktur,imkansız ise sadece zaman alır.Hedef adımızda :Her Derdin DEVA'sı var...

10.05.2020 / 23:18

8
İsmail Edip Arıcan İzmir , İşletmeci

Daha sert muhalefet yapılmalı. Sesimiz daha gür cikmali

14.05.2020 / 07:43

8
Gökhan Ergül Muğla , Mühendis

Bugün açıklanan Güçlendirilmiş parlamenter Sisteminin uygulanabilmesi için partiiçi demokrasinin işlemesi gerekir.bugünkü parri sisteminde en temel problem delege ve üye sistemidir.Önerim bütün seçmenlerin oy vereceği partilerin doğal üyesi olduğunu kabul ederek GENEL DELEGE SEÇİMİ(GDS)yapılmasıdır. Bütün seçmenlerin katıldığı bir seçim ile partilerin delegeleri seçilmelidir.ortalama 300 seçmenin olduğu her sandıktan 10 delege seçilir.sandıklar adrese dayalı nüfus sistemiyle en yakın hanelerden oluşur.isteyen her seçmen oy kullanacağı sandıktan istediği partiden e devlet üzerinden aday olabilir.100 tl adaylık ücreti aday olduğu partiye bağış olur.seçmenler 3 adaya oy verebilir.farklı partilerden adaylarada oy verebilir.sonuçta örneğin bir parti bir sandıkta %46oy aldı.4 delegesi olur.o partinin en çok oyu alan 4 aday seçilir.artık oylar küçük partilere kalır.böylece temsil oranı yükselir. Böylece ülke çapında yaklaşık 200bin sandıktan 2milyon delege seçilir.bu delegelerin 3 görevi olur. Partilerin yönetimlerini seçmek. Partilerin adaylarını belirlemek. Referandumlarda oy kullanmak. Abd li bir siyasal bilimcinin sözüdür."partilerde adayları kim belirlerse partinin sahibi odur"der.bizim partilerde gerçekte partilerin sahibi genel başkanlardır.önerdiğim sistemde partilerin sahibi millet olacaktır.delegeler ile yapılacak referandumlar ile örneğin kanal istanbul,suriyeli afgan mültecilerin vatadaşlığı,anayasa meseleleri gibi meseleler çözülebilir.bu sistemde son günlerin endişeli muhafazakarların kazanımları milletin güvencesinde olur.seçilmiş delegeler siyasetçilerin yanlışlarını seçimleri beklemeden düzeltme şansına sahip olur.bugünkü iletişim çağında ankaraya 6yüz vekil göndermek telgrafla haberleşmeye çalışmak kadar ilkeldir.delegeler tarafından mahallelerde seçilecek parti meclisi üyeleri ile geniş tabanlı bir demokratik sistem kurulabilir. Delegeler seçimlerin arasında siyasetçileri kontrol eden bir yapı olur.

04.10.2021 / 21:20

8
İbrahim Sarul Bursa , Mühendis

İnşallah tarım eski işlevini sürdürür, bu millet açlık ve yoksulluk içinde kalmaz. Herkes bir umut bir ışık ve bekleyiş içinde dersine Deva arıyor. Bir umut olabilmenizi temenni ediyorum. Saygilar

16.12.2021 / 22:20

8
Hüseyin Kavas Tokat , Ziraat Mühendisi

Merhaba, Düşünüyorum, bizim memlekette ne zaman " Bakanlar, milletvekilleri " kendi araç veya imkanlarıyla meclise gidiyor olacak...? Mümkün gözükmüyor... Düşünüyorum, bizim memlekette ne zaman milletvekilliği " parayla satılmayan " bir mevki olacak...? Mümkün gözükmüyor... Düşünüyorum, bizim memlekette ne zaman sadece " kürsü dokunulmazlığı olup ", milletvekili, bakan, başbakan, cumhurbaşkanı dahi dokunulabilir/yargılanabilir olacak...? Mümkün gözükmüyor... Düşünüyorum, siyasi partiler ne zaman BİAT kültüründen uzaklaşacak, kurtulacak...? Mümkün gözükmüyor... Düşünüyorum, bizim memlekette ne zaman siyaset, DİN, VATAN, BAYRAK enstrumanlarından kurtulacak...? Mümkün gözükmüyor... Bunlardan kurtulmadan da bu topraklarda yaşanan acılar, zulüm, yoksulluk, yokluk, zorbalık...v.s. devam edecek gidecek.. Kalın sağlıcakla...

27.12.2021 / 15:54

8
Faruk Bekcan Bursa , İşletmeci

2000 sonrası çalışanlara kademeli emeklilik istiyor Eyt ile başlayan Adaletsizligin giderilmesini talep ediyoruz siz siyasiler bizlerin esamesini okumuuosunuz sesimize kulak verin insanlar tepkili ADALET İSTİYORUZ

14.01.2023 / 09:22

8
Serkan Baltacı Ankara , Güvenlik Görevlisi

Sayın başkanım eyt dediler 40 yasında 5500 gün 20 yıl ile emekli ettiler.2000 sonrası emeklilik şartları düzenlemeyip adaletsizlik yaptılar.Benim 7200 günüm 23,5 yılım olmuş ,60 yas diyor.Benim gibi magdur 15 mılyon varmış Facebook sosyal medyada 2000 sonrası magdurlar diye grub var ki eyt mecliste yasa 2002 de cıkmış 1999 Eylül öncesini baz alıyorlar. Bu konunun üzerine gidilmesi seçimi kazandıracak zaten Adalet saygılarımla

06.03.2023 / 21:18

7
Ugur Çakır Muğla , Satış Elemanı

Ekonomi ehil ellerde bir şekilde düzlüğe çıkar. Ancak, toplumsal yozlaşma ve çürümenin rehabilitasyonu uzun yıllar alabilir. İktidarın ülkeye bırakacağı en büyük miras, ekonomik yıkım,toplumsal yozlaşma ve çürüme olacak. Altılı MASA kolay gelsin...

08.08.2022 / 11:07

7
Muhammet Kürşad Şekillioğlu Ankara , İş İnsanı

Hazırlamakta olduğunuz acil eylem planlarının arasında ilköğretim eylem planına da yer vermeniz gerektiğini ve bu planın çocuklarımızın (maalesef) aile içinde alamadıkları toplum bilinci eğitiminin okulda devlet tarafından hazırlanacak müfredat çerçevesinde nasıl verileceğini içermesi gerektiğini düşünüyorum. Orta ve yüksek öğrenimde bilim, teknoloji mesleki bilgiler, yabancı dillerle donatılacak gençlerin bunlardan daha önemli bir donanıma ihtiyacı var. Bu da toplum içinde yaşamayı, çevresindeki insanların hak ve hukuklarına saygılı, düşünceli bireyler olmaları. Bu donanım olmadığında şu anda olduğu gibi nobran, fırsatçı, saygısız, bencil insanlardan oluşan bir toplum olmaktan kurtulamayacağız. Trafikte başkasının önüne geçmeyi marifet sayan sade vatandaştan, devletin acil durumlar için verdiği çakarı aracına takarak sabah trafiğinde bu imtiyaza sahip olmayan vatandaşların önüne geçmeyi kendine hak gören memurdan, kendini yolların tek sahibi sayan ahlaksız taksiciden, fiziksel gücü yettiği için sabahtan akşama kadar hastalarla uğraşmaktan bitap düşmüş doktoru döven vidansızdan meydana gelen toplumda kim yaşamak ister ki? Bu ülkenin yetiştirdiği değerler sadece kötü yönetilen ekonomiden kaçmıyorlar. Bu değerler aynı zamanda içinde hiç de azımsanmayacak sayıda saygısız, kaba, ahlaksız ve kural tanımaz insanların bulunduğu toplumdan da kaçıyorlar. Yaşanabilir bir ülke olmak istiyorsak çocuklara matematik, fen, tarih ve sair öğretmeden önce diğer insanlara ve çevreye saygılı, ahlaklı, hak hukuk nedir bilen ve uyan birey ve vatandaş olmayı öğretmeliyiz. Dahası 1 sene boyunca başka bir ders vermeden sadece bunu öğretmeliyiz. Aksi takdirde halkını ve ülkesini sevmeyen insanlardan oluşmuş toplum olmaya devam edeceğiz.

08.08.2022 / 20:03

7
Çağrı Özkök İstanbul , Mühendis

MUHALEFET sozlerlne HIC BULASMAMAK LAZIM SADECE VE SADECE IKTIDARDA NE YAPMAK LAZIM ONA ODAKLANILMALI yoksa dlger Alan girdap girdapa DEVA Dusmemeli

04.07.2020 / 00:26

7
Turgut Tilki Kocaeli , Eğitmen