Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

selamunaleykum ben sahsim adina Ali babacan a inaniyor ve guveniyorum lakin medyada bildigimiz olaylardan da ötürü cok yer almiyor ve parti siyasi mecrada cok taninmiyor bununla ilgili neler yapiyorsunuz veya yapacaksiniz bunlari merak ediyorum ayrica akp de mahalle baskanligi sonrasinda ulku ocaklarinda beylikduzu teskilatinda gorev aldiktan sonra buyukcekmece ulku ocaklari ikinci baskanligi dahil bircok farkli gorevde bulundum mukayese kabul edecek bir gorev verilirse partiye katilip bu davaya hizmet etmek isterim lakin ana gorusum milliyetci muhafazakar kanat oldugu icin uygun gorurseniz yani tek seslilikten yana bir parti kurmadiysaniz farkli bir yön yani bize milliyetcilere de yer varsa bizde elimizi taşın altina sokabiliriz saygilarimla.

30.05.2021 / 14:17

7
Burhan Kol İstanbul , Yönetici

Milletimize ve Deva partisine gönül veren bütün partililerimizin bayramları kutlu olsun. Daha özgür ve mutlu bayramlar diliyorum. #GELİYORUZDEVA

23.05.2020 / 17:29

7
Batuhan Ünlü İstanbul , Öğrenci

Ben kadrolu öğretmen olduğum için her hangi bir partiye katılamıyorum. Fakat deva partisinin ülkemizin geleceği açısından oldukça önemli çalışmalar yapacağına olan inancım tam. Bu noktada partinin gönüllüsü olarak size elimden gelen her türlü desteği sağlamak istiyorum. Hem maddi hem manevi hem bedeni hem de ruhi her türlü meziyetlerimi sizlerin çalışmalarında sarf etmek istiyorum. Bu noktada ilgileriniz olursa bundan pekala mesrur olacağımı bildirmek isterim. İstanbul Üniversitesi ilahiyat fakültesi mezunuyum ve halen istanbul üniversitesi ilahiyat fakültesi Din Felsefesi alaninda yüksek lisans yapmaktayım.

26.05.2020 / 15:08

7
İbrahim Azat Uz İstanbul , Öğretmen

Bir proje yazdım daha hayal bir proje yazayım. Türkiyenin yeterli demiryolu ağına sahip değiliz. Özellikle yük taşımacılığında bu oldukça az. Ama üzerinden geçilmeyen otobanlara sahibiz. Yeni trend elektrikli araba. Elektrikli araba üretmek çok zor bir iş değil. Fakat batarya teknolojisi halen yeterli değil. Kamyonlara tırlara elektrik motoru takarak otobanların bir şeridi şerit halinde kablo ile elektrik çektirebilirsek kamyonlar ve tırlar elektriği yerden alarak hareket edebilir. otoban bittiğinde ise çekici ile çekilebilir veyahut kendi mekanik motoru ile gideceği yere ulaşabilir. ulaşımın az olduğu saatlerde yola çıkılırsa yolcu garantileri de doldurulabilir. Eğer üstüne panel döşenirse ise de elektriği üretmek de çok zor olmaz. Hem çevreye faydası olabilir hem egzos gazı üretmez. Türkiyenin enerji ithalatı azaltır. Geçiş garantileri sağlanabilir.

17.01.2022 / 18:11

7
Mehmet Kurt Adana , Kamu Çalışanı

Gençleri dinlediğinizi, sesimize kulak verdiğinizi düşünüyorum. O yüzden size endişelerimi kaygılarımı iletmek istiyorum. Ben Erciyes Üniversitesi mezunuyum. Mimar olarak yaklaşık 3 senedir piyasada çalışırken, bir yandan da İTÜ yüksek lisansıma devam ediyordum. Farklı sektör ve şehirlerde çalışarak deneyim kazandım. Hissettiğim, beni kaygılandıran durum şu ki, çalıştığım hiç bir alanda emeğimin karşılığını alamadım. Her zaman asgari ücret veya biraz üstünde çalıştım. Çalıştığım ofislerde hakarete uğradım, baskıya maruz kaldım, en sonunda tacize uğradım. Artık çalışmıyorum. Ayağımı yere sağlam basmalıyım diyorum ama bacaklarım titriyor. Artık biliyorum ki çok çalışarak, mesleğimde daha iyi olmaya uğraşarak, kendimi geliştirerek, yeni şeyler öğrenerek, ben kendime bir hayat kuramayacağım. Kastettiğim kendime ait evimin arabamın olması değil, mimar kimliğime yakışır şekilde dahi giyinememekten, bir kahve içememekten, ilgi duyduğum alanda konferanslara sergilere katılamamaktan bahsediyorum. Bu düşünce beni şuna itiyor, ben başka türlü bir geçim kaynağı bulmalıyım. Belki sanal para, belki soyal medya uzmanlığı, belki piyango bileti... Benden sonra gelen nesilde bunu daha yoğun görüyorum. İşini iyi yapmak, çalışmak, öğrenmek gündem konusu değil. Gençlik olarak biliyoruz ki çok çalışarak asla bir yere gelemeyiz ve o yüzden çalışmadan, bir şeyde iyi olmadan kolay para kazanmaya yönelen bir nesil var. Benim umudum ve özgüvenim yok. Aldığım eğitimi sorguluyorum, hem kendimi hem ülkemi bir şeyleri iyi yapmak konusunda yetersiz görüyorum. Meslek edinmek, üniversite okumak anlamsızlaştı. Kötü şeyler olduğunda söylenen "burası Türkiye" diye bir laf var. Gelecekte işini sağlam yapan güçlü bir nesil değil, Influencer olan, tiktok videosu çeken, youtuber ya da gamer olan bir nesil geliyor. Geleceği olmayan sadece gününü kurtaran bir topluluk olacağız yakın zamanda. Bu beni çok tedirgin ediniyor dönüştüğümüz şeyden korkuyorum. Umarım geç değildir.

11.02.2022 / 21:07

7
Hüdanur Günaydın İstanbul , Mimar

Merhabalar Ali Babacan YouTube kanalını izliyorum ve bu kanala davet edilen kişilerin akıllı, bilgili ,ülkesini sevmekle yetinmeyip birde bu ülke için Fikir sahibi kişiler olduğunu görüyorum ve bu beni mutlu ediyor. Benim önerim şu olacak dijital pazarlama günümüzün en yeni pazarlama şekli bu reklamları bazen görüyorum çünkü bu parti için sıcak bir kitleyim .bir de soğuk ve ılımlı olmaya yakın kitleler var bunlar için ayrı ayrı reklam çalışmaları yapılmalı bunu reklamlarla sosyal medyadan sağlam mesajlarla dikkat çekerek yapılabilir. Instagram, meta, LinkedIn, YouTube tiktok vs herbir platformun kitlesi ayrı ve etkileyecek mesajlarda bu yönde farklı olmalı . Elimizde çok güzel bir ürün var ve herkes bu ürünü anladığında belki çok mutlu olacak ama bu ürünü karşılarına cikarmadigimizda ürün pek bi ehemmiyet kalmıyor bu yüzden pazarlama şart. Bunun nedeni de bu partiye yakın kişiler zaten ülkenin sorunlu gidişinin farkindayken bir arayış içerisinde olduğumuz için araştırdık ve takıp ediyoruz ülkemizde kafa tasci kişileri düşünecek olursak bu kişileri Kendi yanımıza çekmeyi basarmamiz şart. Bu yazı umarım bir fayda sağlar dikkate alıp okuduğunuz için teşekkür ederim. Umarım bu ülkeyi uzun vadede birçok alanda tarim, ekonomi sağlık vs İlk 10 ülke arasında oluruz ve bir bolluk içerisinde iken hedeflerimizi yenileyip birinci olmak için çalışmaya devam ederiz. Hayırlı günleriniz olsun 😊

08.05.2022 / 16:32

7
Rıdvan Devecioglu Denizli , Diğer

Değerli Deva Partisi yoneticileri Öncelik hayırli olsun demek ile baslayayım.Bu maili yazmaktaki amaci kısaca anlatayim. Hollanda da yaşanan son gelişmeyi sizlere anlatabilir isem belki Türkiye demokrasisine bir faydasi olur. Olay özet ile su Hollanda sosyalist parti milletvekili Ronald van Raak tarafindan onerilen "correctief referendum" Doğrudan veya doğrulanabilir katılımcı Referandum.Hollanda'daki Bir çok Parti tarafından kabul edildi.Bu öneriyi kabul eden partiler :İşçi partisi , sosyalist parti, Yesil sol Hristiyan birligi VS. Nasil Bir model olacagi cok net degil ancak Özetle şöyle soylemek Dogru olur halde.Hollandada Milletvekilleri tarafından kabul edilen Kanun taslaklari veya önergeler Bu partileri destekleyen kişiler tarafından her seferinden internet üzerinden bir referandum ile ile kabul veya red edilecek. Bunu bir aplikasyon veya uye numaralari üzerinden kendi web sayfasi araciligi ile yapacaklar ayrica kabul edilen edilen kanun değişiklikleri de bu yöntem ile iptal edilebilecek. konu ile ilgili çok fazla ayrinti bulmak mumkun degil, Ancak talep eder isen bu konuda daha fazla arastirma yapabilirim.... Daha once ispanya'daki sosyalist köy "marinaleda" buna benzer bir uygulama yapmış idi. Ancak sanki bu yontem Hollanda dahil bir çok Avrupa ülkesinde kabul gorecek. Selamlar Sevgiler Burhan Dag

13.09.2020 / 10:44

7
Burhan Dag Ardahan , Diğer

Öncelikle herkese merhabalar. Ülkemizin içinde bulunduğu bu koşullarda 18 ine basmak üzere olan bir genç olarak partileri teker teker araştırmaya başladım. Bu esnada hükümeti kendine hedef koyan ve en kalifiye kadrolara sahip partinin Deva partisi olduğuna karar vermiştim lakin Deva Partisi bu ülkenin problemlerinin çözümü olduğunu iddia ederken eleştirilen muhalefet partilerinin davranışlarını sergiliyor olması bende yarattığı izlenimi git gide değiştirmeye başladı açıkcası. Terör örgütünün kuklası olduğu açık olan Hdp yle ilişkiler kurulması yahut Azerbaycan'ın alenen işgal edilen topraklarını kurtarma çabasının Hdp ağızıyla aynı ifadelerle yapılan barış çağırıları da ümitelrimi git gide yok etmektedir (Medyada sadece barış çağırısının dolaştığını ve kınama mesajlarının siyasi sansüre maruz kaldığını belirterek bu noktada cımbızlanmalara karşı daha dikkatli olunması gerektiğini de belirteyim) . Açık konuşayım bu ülkenin sizlere ihtiyacı var ve sizin de Akp seçmeninin oyuna ihtiyacınız var. Bu noktada yapmanız gerken Chp ya da İp gibi kürt oylarına yanlamak ve Saadet Partisi gibi küçük ortak konumuna düşmek değildir. Sizden beklenen ve arzu edilen Millet ve Cumhur ittifakları etrafında kutuplaşmış bu ülkenin 3. cephesini açmanızdır. Bu potansiyele sahipken bunu heba etmenizden korkarım. Ayrıca asıl hedef olan Akp oylarına da sadece Fox Tv de arada bir konuşarak talip olunamayacağını da belirtmek isterim. Çok eleştirdim çünkü bu partiye gerçekten güveniyorum ve daha iyiyi yapabilmeleri için gerçekleri söylüyorum. Ayrıca problemleri sadece eleştirmek yerine çözüm önerileri sunan siyasetinizi beğendiğimi de belirtmek isterim. Bu siyaseti daha da geliştirerek muhalefet üzerindeki boş boş eleştiriyorlar ülkeye bir faydaları yok algısını yıkacağınıza inanıyorum. Son olarak her şeyi Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemine bağlayan siyasetin Evet oyu veren seçmenin oyunu çekme konusunda sıkıntılara yol açıp açmayacağı da iyi tetkik edilmeli. Okuyan herkese çok teşekkürler.

29.09.2020 / 10:24

7
Berkay Sarı Antalya , Öğrenci

Artık Türkiye de bir devrin kapandığının herkes farkında. Ali bey ekonomi yönetimi konusunda oldukça uzman ve güven veren bir insan. Ancak aynı zamanda ülkemizin rengini oluşturan duygusal insan yapısı bu tür şeylerle çok ilgilenmiyor. Eskiden bende demokrasi, özgürlük, hukuk, eşitlik vb kavramları sol siyasi kesimin popülist söylemlerinden ibaret olduğunu sanıp abartılı bulurdum. Meyer bunlar gerçekten de ne kadar önemli ve gerekli şeyler miş. Ali beyin ekonomide gerekli adımları atacağına, merkez bankasının özerkliğine, bankaların yapısına, özelleştirme politikalarına, mali disipline, sanayi ve tarımın gelişmesi için gerekli yasal düzenlemeleri ve teşvikleri devreye sokacağına şüphemiz yok. Ancak asıl ihtiyacımız olan demokrasi, adalet, eşitlik, ve liyakat konularında sizden ciddi beklentilerimiz var. Güçler ayrılığının kesin şekilde oluşturulması, devlet geleneğinden kopmuş şirket givi yönetilmeye çalışılan liyakat tan uzaklaşmış kurumların güçlenmesi, liyakat la devlet geleneklerine uygun şekilde çalışmalarını sağlanması çok önemli. Tam bağımsız ve işlevsel bir adalet sisteminin kurulması insanların devletine güveni için en önemli ön koşuludur. Yine deneme tahtasına dönmüş eğitim sistemimizin her yönüyle değişmesi , içi boşaltılmış üniversitelerimizin gerektiği kaliteye çıkması şarttır. Liyakat sistemi en önemlisi!!!! Sizden umutluyuz ancak nacizane tavsiyemiz Türk milletinin alışık olmadığı diyalog ve ılımlı siyaseti benimsemiş tarzınızı biraz değiştirmeniz. Türk milleti otoriteyi yüzlerce yıldır sevmiştir. İnsanlar alternatif arayışında bir yerlere baktığında sizi farketsin istiyorsanız lütfen daha özgüvenli ve gürsesli olun. Mutlaka doğru zaman ve şartları bekliyor olmalısınız. Ancak bir şeylere geç kaldığı için silinmeyi hak etmiycek kadar değerli bu oluşumdan bizi mahrum etmeyin. Sizi kendinden daha emin ve güçlü görmek istiyoruz. Umarım çok başarılı olur ülkemize faydalı olursunuz. Saygılarımla,

01.11.2020 / 22:59

7
Murat Yılmaz İstanbul , Yönetici

BİR İSTİFANIN ARDINDAN Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, ekonomi ile ilgili görüşlerini belirtirken “ Sorun iç güçler, dış güçlerde değil kötü yönetimdedir. Kötü yönetenler gider işin ehilleri gelir bu sorun çok kısa sürede çözülür” diyordu. Ne kadar haklı olduğunu Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın istifasının ardından daha 24 saat geçmeden gördük. Dolar, Euro, Altın karşısında Türk Lirası %3,5 gibi değer kazandı. Yakın zamanda böylesi bir durum görmemiştik. TL’nin gemini çeken, engelleyen birinin olduğu net olarak ortaya çıktı. Bu durum iktidarı çok da sevindirmesin; Bakanı ve Başkanı değiştirirsek problem çözüldü sanmasınlar. Bu olumlu gelişmeler büyük değişim gerçekleşmezse sabun köpüğü gibi anında yok olur, gider. İktidar ve muhalefet “değişmez hakem” halka müracaat etmek zorundadır. Bu saatten sonra köklü, radikal adımlar; bilgi, tecrübe ve itibar ile birlikte atılırsa çözüm çok zor olmayacaktır. Sayın Bakan istifası ya da istifamsı hareketiyle millete çözümü istemeden de olsa göstermiş oldu. Hep dediğimiz gibi; çözümsüz problem yoktur. Her derdin Devası vardır. Artık çok uzatmadan milletin hakemliğine müracaat zamanıdır.

09.11.2020 / 13:33

7
Bülent Cam Aydın , Gazeteci