Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

Gençleri dinlediğinizi, sesimize kulak verdiğinizi düşünüyorum. O yüzden size endişelerimi kaygılarımı iletmek istiyorum. Ben Erciyes Üniversitesi mezunuyum. Mimar olarak yaklaşık 3 senedir piyasada çalışırken, bir yandan da İTÜ yüksek lisansıma devam ediyordum. Farklı sektör ve şehirlerde çalışarak deneyim kazandım. Hissettiğim, beni kaygılandıran durum şu ki, çalıştığım hiç bir alanda emeğimin karşılığını alamadım. Her zaman asgari ücret veya biraz üstünde çalıştım. Çalıştığım ofislerde hakarete uğradım, baskıya maruz kaldım, en sonunda tacize uğradım. Artık çalışmıyorum. Ayağımı yere sağlam basmalıyım diyorum ama bacaklarım titriyor. Artık biliyorum ki çok çalışarak, mesleğimde daha iyi olmaya uğraşarak, kendimi geliştirerek, yeni şeyler öğrenerek, ben kendime bir hayat kuramayacağım. Kastettiğim kendime ait evimin arabamın olması değil, mimar kimliğime yakışır şekilde dahi giyinememekten, bir kahve içememekten, ilgi duyduğum alanda konferanslara sergilere katılamamaktan bahsediyorum. Bu düşünce beni şuna itiyor, ben başka türlü bir geçim kaynağı bulmalıyım. Belki sanal para, belki soyal medya uzmanlığı, belki piyango bileti... Benden sonra gelen nesilde bunu daha yoğun görüyorum. İşini iyi yapmak, çalışmak, öğrenmek gündem konusu değil. Gençlik olarak biliyoruz ki çok çalışarak asla bir yere gelemeyiz ve o yüzden çalışmadan, bir şeyde iyi olmadan kolay para kazanmaya yönelen bir nesil var. Benim umudum ve özgüvenim yok. Aldığım eğitimi sorguluyorum, hem kendimi hem ülkemi bir şeyleri iyi yapmak konusunda yetersiz görüyorum. Meslek edinmek, üniversite okumak anlamsızlaştı. Kötü şeyler olduğunda söylenen "burası Türkiye" diye bir laf var. Gelecekte işini sağlam yapan güçlü bir nesil değil, Influencer olan, tiktok videosu çeken, youtuber ya da gamer olan bir nesil geliyor. Geleceği olmayan sadece gününü kurtaran bir topluluk olacağız yakın zamanda. Bu beni çok tedirgin ediniyor dönüştüğümüz şeyden korkuyorum. Umarım geç değildir.

11.02.2022 / 21:07

7
Hüdanur Günaydın İstanbul , Mimar

Merhabalar Ali Babacan YouTube kanalını izliyorum ve bu kanala davet edilen kişilerin akıllı, bilgili ,ülkesini sevmekle yetinmeyip birde bu ülke için Fikir sahibi kişiler olduğunu görüyorum ve bu beni mutlu ediyor. Benim önerim şu olacak dijital pazarlama günümüzün en yeni pazarlama şekli bu reklamları bazen görüyorum çünkü bu parti için sıcak bir kitleyim .bir de soğuk ve ılımlı olmaya yakın kitleler var bunlar için ayrı ayrı reklam çalışmaları yapılmalı bunu reklamlarla sosyal medyadan sağlam mesajlarla dikkat çekerek yapılabilir. Instagram, meta, LinkedIn, YouTube tiktok vs herbir platformun kitlesi ayrı ve etkileyecek mesajlarda bu yönde farklı olmalı . Elimizde çok güzel bir ürün var ve herkes bu ürünü anladığında belki çok mutlu olacak ama bu ürünü karşılarına cikarmadigimizda ürün pek bi ehemmiyet kalmıyor bu yüzden pazarlama şart. Bunun nedeni de bu partiye yakın kişiler zaten ülkenin sorunlu gidişinin farkindayken bir arayış içerisinde olduğumuz için araştırdık ve takıp ediyoruz ülkemizde kafa tasci kişileri düşünecek olursak bu kişileri Kendi yanımıza çekmeyi basarmamiz şart. Bu yazı umarım bir fayda sağlar dikkate alıp okuduğunuz için teşekkür ederim. Umarım bu ülkeyi uzun vadede birçok alanda tarim, ekonomi sağlık vs İlk 10 ülke arasında oluruz ve bir bolluk içerisinde iken hedeflerimizi yenileyip birinci olmak için çalışmaya devam ederiz. Hayırlı günleriniz olsun 😊

08.05.2022 / 16:32

7
Rıdvan Devecioglu Denizli , Diğer

Merhaba, 19 yaşında bir genç olarak Ali Babacan'ı seviyorum ve destekliyorum. Bunun en büyük sebepleri de ; liyakata, demokrasiye, hukuka ve özgürlüklere değer veriyor olmasıdır. Sakin üslubuyla akılcı ve bilimsel konuşması, diğer siyasilere hakaret etmemesi, popülizm ve hamasetten tamamen uzak olup muazzam bir istişare kültürüne sahip olması, siyaset yaparken dini siyasete alet etmemesidir. Selamlar sevgiler..

10.05.2020 / 02:29

7
Yusuf Şimşek İstanbul , Öğrenci

Hâlihazırda ülkemiz pek çok sorunla boğuşmaktadır. Fakat bunların içinde en büyüğü adalet sorunudur. Ve Türkiye bu sorunu çözemediği sürece hiçbir sorununu çözmeye muvaffak olamayacaktır. Bu sorun çözüme kavuşturulduğunda ise diğer bütün sorunlar bir şekilde çözülecektir. Son dönemde adalet mekanizmasının yanlış işlemesinden dolayı hak kaybına uğrayan on binlerce insana haklarının iade edilmesinin sağlanması, her şeyden önce üzerine yaşadığımız ülkenin selameti açısından, elzemdir.

14.05.2020 / 06:17

7
Erkan Kandemir Kütahya , Serbest Meslek

Partiniz öncelikle ülkemize ve milletimize hayırlı olsun. Çıktığınız bu yolda Allah sizi ADALETten ayırmasın. Adil olursanız Allah sizi milletin baş tacı yapsın. Partiniz kurulduğundan bu zamana kadar Sayın Ali Babacan ve parti kurucuları kamu oyu önüne çok az çıkıyorlar. Partinin insanların zihninde yer bulabilmesi için daima göz önünde olması gerekir diye düşünüyorum. Çalışmalarınız var fakat bir vatandaş olarak bana yetersiz gibi geliyor. Sizleri sürekli ekranlarda görmek istiyoruz.

06.05.2020 / 18:12

6
İbrahim Çelik Kırşehir , Öğretmen

Merhabalar DEVA PARTİSİ gönüllüsüyüm. Gazetecilik bölümü öğrencisiyim. Parti programınızda bağımsız medya, basın özgürlüğü ve ifade özgürlüğü gibi temel ilkelere önem vermeniz beni çok mutlu etti. Ayrıca parti içinde denetleme mekanizmaları kurulması ve ortak mutabakat sonucunda kararlar alınması şu an Türkiye’de en demokratik parti olduğunuzun kanıtı. Bu yüzden ülkemizde özgür düşünce ve ortak akıl ile; hasar almış demokrasimizi tekrar rayına oturtma çalışmalarınızda yanınızda yer almaktan mutluluk duyuyorum. Umarım bu zor günleri çabucak atlatır ve bir an önce teşkilatlanma çalışmalarımıza hızla başlarız.

07.05.2020 / 01:02

6
Gökay Küçükal Kocaeli , Öğrenci

Sayın Ali BABACAN beyfendi Türkiye’nin sadece bir kitle ve onların çevresi ile ibaret olmadığını Türkiye’nin 783.562 km² gibi bir büyüklüğünün olduğunu göstermek için toplumun her kesimine hitap eden, kucaklayan ve derdi ile hemhal olan bir parti teşkilatı kurduğu inancı içerisindeyim. Bundan ötürü partinin kurulması zaman almış ve ne yazıkki COVİD-19 gibi talihsiz bir olay ile aynı zaman dilimine denk gelmiştir. Bu zaman dilimi içerisinde bireyler ve klasik medya odak noktasını COVİD-19 ‘a çevirmiş olup partinin kamuoyunda istediği ve beklediği ilgiyi görmediğini düşünmekteyim. Yeni akım medyanın şu an ki süreçte partinin kamuoyu oluşturma ve bireylerin hafızasında yer etmesi için YouTube üzerinden sosyal mesafeyi korumak ile beraber sokak röportajların yapılması. Twitter üzerinden partinin teşkilatlanmasını beklemeden de hastag çalışmalarını GMYK üyelerinin başlatması. (Partiyi takip eden bireyler zaten dolaylı yoldan destek verecektir.) Son olarak Demokrasi ve Atılım Partisinin hedeflerinin anlatan kısa videolar ile desteklenmesi. Lafın kısası COVİD-19 sürecinin uzayacağını düşünürsek yeni akım medyanın üzerine biraz daha fazla yoğunlaşılması.

07.05.2020 / 01:48

6
Abdulbaki Korkusuz İstanbul , İş İnsanı

Ne Erdoğan gitsin de nasıl giderse gitsin ne Erdoğan kalsın da nasıl kalırsa kalsın bakışını Demokrasi diye tanımlayamayiz. Her iki bakışta kamplaştırıcıdır, ötekileştiricidir. Böyle bakınca ne ilke ne değer ne doğru ne de yanlışı anliyabiliyoruz. Demokraside farklılıkları hazmetmek bir tarafa azınlık haklarını korumakta esastır. Kavga etmeden siyaseti hizmet öncelikli, özgürlükçü  yapmak mevcut siyasi partilere baktığımızda Deva partisinin  görev saydığı  açıktır. Deva partisinin kapsayıcı ligi sanildigi kadar Türkiyede alışkın olduğumuz bir siyasi anlayış değildir. Vatandaşın bunu  anlaması için biraz  zamana ihtiyaç var, tabi calisarak . Deva partisi Türk siyasi hayatında yeni bir ziyniyettir.  Deva Partisi sayesinde diğer partilerin de kavgasız siyaseti öğrenmeye ihtiyacı var. Demokraside tek parti, tek ümit olamaz. Kavga etmeden siyaset, Demokraside  siyasetin düzeyinide yükselsetecektir.  Siyasetçiye güvenin artması için de kavgasız siyaset şart!

07.05.2020 / 16:08

6
Latif Yildiz Bolu , İş İnsanı

Küresel olarak yaşanan bu zor günlerde herkese sağlıklı günler diliyorum. Ülkemiz Dış politikada, ekonomide, tarımda , üretimde hayatımızın hemen hemen her alanında başarısız politikalar izlemektedir. Tek bir adamın inadı ve kibri yüzünden ülke bataklığa çekilmekte ve uçurumun kenarında can çekişmektedir. En tepedekinden en alt kademede olan bürükratların, ülkeyi yöneten ve devletin çeşitli kurumlarında yöneticilik yapan insanların liyakatsız işin ehli olmayan kişiler olması ve bu kişilerce yönetilmesi zaten can çekişen, her tarafı yaralı olan bu ülkenin yarasına bir hançer daha saplanmasıyla aynı şeydir.Her tarafı büyük nimetler ve imkanlar ile dolu olan ülkemizin bu girdaptan kendi imkanları ile kurtulma kabiliyeti varken ülkenin kaderi tek bir adamın iki dudağından çıkacak olan kelimelere terk edilemez . Bu canım ülkemizde tarımın, sanayinin, teknolojinin, bilimin, eğitimin önemli olacağı, tüketim alışkanlığını terk edip üretim alışkanlığının kazanılacağı, güçlü bir ekonomiye sahip olacağı, Hukukun üstünlüğünün benimseneceği , Tek adam rejimi yerine gücünü Anayasadan alan parlamenter sisteme döneceği günleri özlemle bekliyoruz. Her derdin bir DEVA sı olduğu gibi bu dertlerinde bir DEVA sı vardır. Bizler milletin dertlerine DEVA olmaya geliyoruz...

10.05.2020 / 17:51

6
Yavuz Yıldız İstanbul , İş İnsanı

Sayın yetkililer iyi çalışmalar diliyorum bir kaç konuyu paylaşmak istetim. Serbest kürsüden EĞİTİMLE konuları paylaşmak isterim. Türkiye de son on yıl içinde eğitimin araç-gereç ve bina fiziki yapısında çok olumlu gelişmeler yaşandı bu yatsınamaz. Ancak durum bu şekilde olsa da şu konuları kamu oyunun bilgisine sunmak isterim. 1. İlk basamkatan itibaren ilk-orta ve lise eğitiminde şu unsurların irdelenmesi önemlidir diye düşünüyorum. Küçük yaştan itibaren çocuğun kişisel eğitimine verilen destekleyici unsurların daha da artırılması. 2. Dil eğitiminde öğreticinin meslek verimliliği ve öğrenen üzerindeki etkisi. 3.Açılacak okulların oyun, bahçe, labaratuvar ve etkinlik alanları anlamında daha işlevsel olmaları. 4.Görsel ve deneysel eğitime verilen önemin artırılması. 5.Sınıf geçme sisteminde yapılacak düzenlemeler. 6.Tüm öğrencilerin LGS ve YKS sistemindeki merkezi sınavlara giriş koşullarının nitelik anlamında gözden geçirilmesi. 7.Okullarda eğtimde kullanılacak kitap, araç-gereç ve görsellerin önümüzdeki yeni yıllara entegre olabilecek şekilde düzenlenmesi. 8. YKS sınavlarında sınav olduktan sonra ancak tercih yapabilecek duruma gelen öğrencilerin bu aşamaya varmadan tercih konularının olabildiğince çözüme kavuşturulması. 9.Öğrencilerin tercih aşamasına gelmeden önce nitelik ve akademik anlamda yapabilecekleri mesleklere yönlendirilmeleri çalışma hayatındaki başarılarını artıracaktır. 10. Özel durumlar haricinde merkezi sınav takminin sabit hale getirilmesi. 11. Güzel sanatlar, yazılım, robotik, programlama dilleri, bilişim sistemleri. sağlık araç ve gereçleri gibi önemli alanlarda sadece bu alanlara hizmet veren nitelikli meslek okullarının açılması. 12. Bu meslek okullarında eğitici olarak görev yapacak hocaların yüksek öğretimde yetiştirilmesi ve bu okullarda görevlendirilmesi. 13. Eğitimcilerde çok çalışanın başarısının teşvik edildiği bir sisteme geçilmesi. 14. Yerel kurumların eğitimde daha etkin rol almasının önünün açılması.

12.05.2020 / 15:09

6
Turgay Aytaş İstanbul , Üst Düzey Yönetici