15 Mayıs 2022 DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ın Keçiören İlçe Kongresi Konuşması

15 Mayıs 2022

KEÇİÖREN İLÇE KONGRESİ


DEVA Partisi’nin değerli genel merkez kurul üyeleri,

Değerli Ankara İl Başkanımız, Keçiören İlçe Başkanımız, değerli teşkilat mensuplarımız,

Siyasi partilerin ve sivil toplum kurumlarımızın kıymetli temsilcileri,

Değerli muhtarlarımız,

Değerli hemşerilerim,

Değerli yol arkadaşlarım,

Kıymetli basın mensupları,

Ekranları başında ve sosyal medya hesaplarımızdan bizleri takip eden tüm vatandaşlarımız,

Hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyor, Keçiören İlçe Teşkilatımızın 1. Olağan Kongresine hoş geldiniz diyorum.

*****

Değerli arkadaşlar,

DEVA Partisi, hızla büyüyor. Ülkemizin topraklarına hızla yayılıyor.

Geçtiğimiz sene oran olarak en fazla üye artışını sağlayan parti, DEVA Partisi’ydi.

İktidar partisinin üye kayıtlarımızı engelleme çabalarının hiçbirisi işe yaramadı, yaramıyor.

Neler yaptılar neler… Hiçbiri işe yaramadı.

Peki geldiğimiz son durumumuz ne? Son dönemde üye sayısı en fazla artan siyasi parti DEVA Partisi oldu. Çok şükür Tam 11 bin 693 kişi daha DEVA Partili oldu bu son dönemde.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının rakamlarına baktığımızda ve bu sayı olarak son dönemde en çok üyesini artıran partini n DEVA Parti’si olduğunu görmüş olduk. Hayırlı olsun diyorum.

150 bini geçtik çok şükür. Bu vesileyle üye kaydı için çaba gösteren tüm teşkilat mensuplarımızı ben buradan tekrar yürekten kutlamak istiyorum.

Aramıza katılan, partimize üye olan, gönüllü olan tüm yeni yol arkadaşlarıma da Ankara’dan, Keçiören’den tekrar hoş geldiniz diyorum.

*****

Değerli arkadaşlar,

Ben, DEVA Partisi teşkilat gücünü her gün görüyorum ve hep yüreğimde hissediyorum.

Her gün “İyi ki DEVA Partisi’ni kurmuşuz” diyorum. İyi ki bu yola çıkmışız diyorum.

Türkiye’yi ayağa kaldıracak kadroların sizler olduğunuzu gayet iyi biliyorum.

Türkiye’nin tam demokrasi hikayesini sizlerle beraber yazacağımızı da çok iyi biliyorum.

Heyecanımızı sürekli artırarak, nice başarıların altına hep beraber imzamızı atacağız.

Bakın arkadaşlar,

Biz DEVA Parti’sini kurmakla sadece bir siyasi parti kurmadık.

Biz, Türkiye’nin tüm demokrat seslerini aynı çatı altında birleştirmek için bu yola çıktık.

Her zaman yaptığım çağrımı bir kez de Ankara’dan, Keçiören’den yinelemek istiyorum.

Türkiye’nin tüm demokratlarına seslenmek istiyorum.

Muhafazakâr demokrat arkadaşıma,

Sosyal demokrat arkadaşıma,

Liberal demokrat arkadaşıma,

Milliyetçi demokrat arkadaşıma,

Tüm demokrat arkadaşlarıma sesleniyorum.

Gelin, DEVA Partisi’nde birleşelim diyorum.

Gelin, tam demokrasinin bayrağını hep beraber taşıyalım diyorum.

Gelin, hep beraber kazanalım. Türkiye olarak kazanalım diyorum.

Ben milletimizin vicdanına güveniyorum.

Ben milletimizin iradesine güveniyorum.
Bizim yerimiz belli yurdumuz belli.

Gençlerimizin de söylediği gibi

Demokrasi

Atılım

Derhal

Bugün diyoruz.

Demokrasi

Atılım

Derhal

Bugün

Değerli arkadaşlar,

DEVA Partisi nerede duruyor? DEVA Partisi’nin konumu ne?

Bilmeyenler için ben buradan konum atmak istiyorum.

DEVA Parti’si çocuğuna harçlık vermeyen annenin yanında.

DEVA Parti’si dükkanında masraf olmasın diye elektriğini açamayan, karanlıkta oturan esnafımızın yanında.

DEVA Parti’si tohum, gübre, mazot, elektrik fiyatları altında ezilen tüm çiftçilerimizin yanındayız.

Biz her gün canını dişine takarak ekmeğinin peşinde koşan kurye arkadaşlarımın yanındayız.

Biz; ülkesinin özgürlüğü için mücadele eden, basit etkinlikleri bile engellenen gençlerin yanındayız.

Biz; beraat ettikleri halde hakları iade edilmeyen KHK’lıların yanındayız.

Ayrımcılığa uğrayan, kendisini ikinci sınıf hisseden, hor görülen tüm vatandaşlarımızın yanındayız.

Bizim konumumuz budur, koordinatlarımız budur. Bizi arayan burada bulur.

Nerede olduğumuzu görmek isteyenleri işte bu konuma davet ediyoruz.

Bizim yerimiz; özet olarak 84 milyonun yanıdır.

Bakın görün. Meclis seçimlerinde DEVA Partisi büyük bir zafer kazanacak.

Bizim adayımız Cumhurbaşkanı seçimlerinde en büyük bir zafer kazanacak.

Demokrasimizi hep beraber kurtaracağız arkadaşlar hep beraber.

Demokratik siyasete yönelen saldırıları ve siyasetçilere verilen haksız cezaları hep beraber göğüsleyeceğiz.

Seçim yaklaştıkça haksızlıklar çoğalacak. Adaletsizlikler çoğalacak.

Seçim yaklaştıkça ellerinden ne geliyorsa yapacaklar. Bunu iyi biliyoruz.

Ama biz bu insanlara haksızlık yapanları, çifte standart uygulayanları sandıkta bir güzel yeneceğiz.

Seçim günü geldiğinde, tüm Türkiye’de, logomuza, damlamıza o evet mührünü öyle bir basacağız ki Beştepe’de birileri oturduğu yerden zıplayacak.

Bunu hep beraber gerçekleştireceğiz.

Beştepe demişken değerli arkadaşlar,

Baktık ki Beştepe’de korku dağları sarmış belli ki.

Biliyorsunuz, bu iktidar, bizi hedef alarak seçim yasasını değiştirdi.

Siyasi mühendislik hesaplarıyla, entrikalarla bizi caydırabileceklerini, korkutabileceklerini zannettiler.

Masa başında hesaplar yaparak, yasalarla oynayarak bize seçimi kaybettireceklerini zannettiler.

Biz ne yaptık?

Cevabımızı hızla verdik:

Meydan okuduk ve önümüzdeki seçimlere DEVA Parti’si olarak kendi adımızla sanımızla, kendi şanımızla namımızla, kendi logomuzla bayrağımızla gireceğimizi açıkladık. İşi bitirdik.

Şaşırdılar beklemiyorlardı.

Baktık o iktidar yanlısı basının elleri ayaklarına dolaştı.

Bunu nasıl haber yapacaklarını bilemediler. Gün boyu bir oraya bir buraya savruldular durdular.

Virajları alamadılar. Ama yaptık çok şükür.

Şimdi de 21 Mayıs’ta Gaziantep’te gerçekleştireceğimiz ilk mitingi engellemeye çalışıyorlar.

Ne yapıyorlar?

Gaziantep Demokrasi Meydanı’nda, Gaziantep’te demokrasi meydanı diye bir meydan var. Belki Ankaralılar bilmez.

Demokrasi meydanında biz miting yapacağız diye bilgi veriyoruz gerekli tedbiri almaları için ilk önce bize uygun diyorlar.

Arkasından biz Gaziantep’e duyurunca ayın 21’inde demokrasi meydanında mitingimiz var diye duyurunca bir yerlerden belli ki ayar geliyor. Bir yerlerden belli ki baskı geliyor.

O uygun dedikleri belgenin yanına bir değil ifadesini ekiliyorlar. ‘Uygun’ ifadesi oluyor ‘uygun değil.’

Baskı görüp kendi verdikleri onayı iptal ediyorlar.

Gaziantepli vatandaşlarımızın sözüm ona mitinge gitme zahmetini arttırmak, mitinge gitmeyi daha zahmetli hale getirmek için Antep Kalealtı’nda bir yer gösteriyorlar.

Daha önce hiçbir siyasi etkinliğin yapılmadığı bir yer.

Şu oyuna bakın oyuna…

Zannediyorlar ki yokuş yaparsak oradaki miting zor olur, il yazalım şöyle böyle...

Yahu bunlar beyhude, beyhude…

Bunlar daha bizim teşkilatlarımızı tanımıyorlar arkadaşlar. Bunlar daha bizim Türkiye genelinde nasıl teşkilatlar kurduğumuzun farkında değiller.

İşte Ankara teşkilatımız burada. Nasıl Ankara’da güçlü bir teşkilatımız varsa Türkiye’nin her yerinde güçlü teşkilatımız var. Her yerinde...

Bizim Gaziantep’te de öyle bir teşkilatımız var ki siz bırakın Kalealtı’nı, gidin mitinginizi Fizan’da yapın deseniz bizim teşkilatımız gider Fizan’da mitingi düzenler, vatandaşlarımız da oraya gelir endişeniz olmasın.


Bu partiye gönül vermiş tek bir kişiyi bile bu oyunlarla bezdiremezsiniz, bezdiremeyeceksiniz.

DEVA Parti’sine gönül vermiş tek bir kişiyi bile yolundan döndüremeyeceksiniz. O yüzden elinizden geleni ardınıza koymayın diyorum. Buradan tekrar sesleniyorum.

DEVA Partisi’ni yıldırmayı da siz ancak rüyanızda görürsünüz, rüyanızda.

Biz bu yola değil başımızı gövdemizi koyduk. Hep beraber ha hep beraber.

Böyle bir ortamda kolay mı? Çıkacaksın yeni bir siyasi parti kuruyorum arkadaş diyeceksin. Sen yanlış yapıyorsun kötü yönetiyorsun. Biz daha iyisini yapacağız diyeceksin ortaya çıkacaksın...

Tam 12 bin 900 yönetim kurulu üyesi ile 150 bini aşan resmi üyesiyle biz buradayız diyeceksin.

Bütün korkutmalara rağmen, bütün yıldırmalara rağmen ... Kolay değil kolay değil. Biz bunu yaptık çok daha iyisini yapacağız inşallah.

*****

Bunlar koskoca devletin valisini kendilerine maşa ettiler yahu. Yazık, değmez.

Mülki idari amirlerimizin bir partinin neferi haline gelmesi kabul edilemez.

Devletin valisidir devletin valisi...

Cumhurbaşkanı partili olunca Cumhurbaşkanı taraflı olunca... Vali Cumhurbaşkanına bağlı. Ama o partinin teşkilatı da Cumhurbaşkanına bağlı.

Şu adaletsizliği, haksızlığı, çarpıklığı görüyor musunuz yahu?

Böyle bir şey olabilir mi?

Nerede adalet nerede fırsat eşitliği nerede eşit rekabet nerede adil rekabet...

Böyle bir şey olur mu?

Utanmadan geçen kanun çıkardılar seçim harcamaları ile ilgili Cumhurbaşkanını istisna tutarak, Cumhurbaşkanının kendi partisi için yapacağı bütün seçim masraflarını devletin kesesinden, bütçesinden ödemeyi legal hale getirdiler.

Şuna bak yahu. Böyle bir şey kabul edilebilir mi?

Biz bunları söyleyince, vatandaşımıza gerçekleri anlatınca da ne yapmışlar şimdi Gaziantep’te DEVA Partisi ile ilgili suç duyurusunda bulunacaklarmış.

Biz merakla bekliyoruz. Bir başvursunlar. Bütün belgeler mahkemeye gitsin ki gerçek ne ortaya çıksın. Hadi buyurun. Gidip suç duyurusunda bulunun diyorum ben buradan sesleniyorum.

Devlet adabı bilen devlet usulü bilen herkes bilir ki bir evrakı düzenleyince o evrak üzerinde tahrifat ile değişiklikle evrakın içeriğini değiştirmezsiniz usul böyle değildir.

O evrak yanlış olduysa onun yenisiyle eski evrakı düzeltirsiniz. Eski evrak üzerinde tahrifat, düzenleme yapma diye bir usul yoktur.

Devlet uslunu bilen herkes bunu bilir.

Suç duyurusunda buyursunlar gitsinler, bütün evrakları koyalım ondan sonra görelim kim haklı kim haksız.

Biz işini dosdoğru yapanlardanız.

Siz istediğinizi yapın, bizi yıldıramayacaksınız. Söylüyoruz onlara.

Bize engel olamayacaklar.

DEVA Partisi’nin olduğu her yer umudun çığlığı olacak. Bunu gerçekleştireceğiz.

DEVA Partisi’nin olduğu her yer adaletin çağrısı olacak. Hep beraber gerçekleştireceğiz.

Onlar Gaziantep’te istedikleri kadar demokrasi meydanı sizin için uygun değil desinler.

Bundan böyle DEVA Partisi’nin olduğu her meydan demokrasi meydanıdır.

Ben buradan ilan ediyorum.

Hodri meydan!

Biz gençlerimizin yanındayız, gençler bizim yanımızda ama gençler önden yürüyor biz onları takip ediyoruz. Bunu böyle bilin arkadaşlar.

*****

Değerli arkadaşlar,

Bizler; Türkiye’nin demokrasi maratonunu koşan kadrolarıyız.

Özgür ve zengin Türkiye’yi halkımıza müjdeleyen DEVA Partisi kadrolarıyız.

Bu milletin yüzünü biz güldüreceğiz biz.

Türkiye’ye kaybettiği neşesini biz geri kazandıracağız.

Haksızlık, hukuksuzluk, adaletsizlik son bulacak.

Ayrımcılık, torpil son bulacak.

Türkiye’yi mutlu insanların yüzü gülen insanların ülkesi yapacağız.

Adaleti biz tesis edeceğiz.

Eğitimi biz düzelteceğiz.

Ekonomiyi biz düze çıkartacağız.

Bu pahalılık, bu yoksulluk bu işsizlik bitecek.

Milletin sofrasındaki ekmeği biz büyüteceğiz.

Bakın arkadaşlar,

Şu anda Beştepe yapımı, yerli ve millî bir kriz yaşıyor.

Şu anda yaşadığımız türden bir kriz başka ülkede yok. Bu Türkiye için Beştepe’de üretilmiş bir kriz bunu böyle bilin.

Ev yapımı, el yapımı...

O hiç dillerinden düşürmedikleri yerli ve milli ifadesi var ya yerli ve milli bir kriz bu.

Başka bir ülkede benzeri yok.

Altını çiziyorum bakın. Sorumlusunu hiç sağda solda aramasın kimse. Tamamıyla Beştepe yapımı bir krizin de tam ortasındayız içindeyiz şu an.

Kriz gittikçe derinleşiyor. Enflasyon gittikçe artıyor. Faizler gittikçe artıyor.

Hayat hızla pahalanıyor. İşsizlik artıyor, yoksulluk hızla artıyor ve derinleşiyor.

Bunu hep beraber yaşıyoruz görüyoruz yahu.

Gittiğim kaç ilde emeklilerimiz önümü kesiyor diyorlar ki ya 2 bin 500 lira emekli maaşıyla ben geçinmeye çalışıyorum ve üniversitede talebe okutmaya çalışıyorum. Bu mümkün mü diye bana soruyorlar.

Yazık günah değil mi bu insanlara.

Hayat çok çok pahalandı arkadaşlar fakat memur maaşı, emekli maaşı, işçi maaşı ne kadar artıyor? TÜİK’in o uydurma enflasyonu var ya o kadar artıyor.

Ya siz önce bir dürüst olun gerçek enflasyonu bir açıklayın ondan sonrada bu milletin maaşını gelirini gerçek enflasyon kadar artırın.

Yazık günah değil mi bu millete?

Kimi kimden saklıyorsunuz?

Hayat pahalılığını insanlar görmüyor mu? En temel gıda ürünlerine yüzde kaç zam geldiğini bu insanlar bilmiyor mu ki siz hala enflasyonu yüzde 50 – 60 civarında açıklıyorsunuz.

Kimseyi aldatmayın, aldatan olmayın.

Değerli arkadaşlar çok açık söylüyorum bakın bu ülkenin ekonomisiyle ilgili 2018 yılından bu yana yani partili taraflı Cumhurbaşkanı göreve başladığından bu yana sürekli dene yanıl dene yanıl metotlarıyla bu ülkeyi yönetiyorlar.

Sürekli deney yapıyorlar.

Zihni sinir projeleri ortaya atıyorlar.

Rahmetli Özal’ın kendini uyanık zannedenlerin dalaveresi dediği işleri geliyorlar, rahmetliden tam 40 yıl sora tekrar bu ülkede uyguluyorlar.

Yazıktır günahtır.

Ve bütün bu krizin asıl sebebi Sayın Erdoğan’ın denemeleridir, deneyleridir.

Bu denemeleri yap yapa patlattı ülkeyi yahu. Ekonomisini patlattı bu ülkenin.

Bütün bir millet deneyzede oldu deneyzede.

Bir de ne diyorlar? Enflasyon tüm dünyada varmış tüm dünyanın problemiymiş.

Yahu kardeşim Türkiye’de süt, peynir ve yumurta fiyatlarının yıllık artışı Avrupa Birliği ortalamasının tam 8 buçuk katı, 8 buçuk katı.

Evet pandemi sebebiyle ve Rusya Ukrayna savaşı sebebi ile bütün dünyada fiyatlar bir miktar kıpırdadı. Ama Avrupa’nın hiçbir ülkesinde hiçbir G20 ülkesinde Türkiye kadar yüksek enflasyon yok.

Türkiye kadar parası değer kaybeden başka bir ülke yok. Ne Avrupa Birliğinde ne de G20 ülkeleri arasında. Yok böyle bir şey.

Bunu sadece Türkiye yaşıyor.

Adamların 1 yıllık enflasyonunu biz 1 haftada yaşıyoruz.

Avrupa’daki G20 ülkelerindeki enflasyonların tamamını topluyorsunuz neredeyse bir Türkiye’deki enflasyon etmiyor.

Böyle bir şey olur mu yahu?

Siz neden kandırıyorsunuz milleti. Dünyanın her yerinde kriz var dünyanın her yerinde enflasyon var diye.

Var mı öyle bir şey? Kandıramazsınız.

Bu milleti artık aldatamazsınız.

Siz istediğiniz kadar göz boyamaya devam edin biz doğruları gerçekleri anlatmaya devam edeceğiz. Yanlışlarınızı yüzünüze vurmaya devam edeceğiz. Bunu yapacağız biz. Yapacağız...

Bakın arkadaşlar bugün benzin mazot dünyadaki fiyatlar kadar artsaydı bugün benzinin mazotun Türkiye’deki fiyatı olacağı yer 8 lira 9 lira bilemedin 10 liraydı.

Bugün benzin mazot eğer 20 lira civarında dolanıyorsa o aradaki fark Erdoğan farkıdır. O aradaki zam Erdoğan zammıdır.

Çünkü ülkede döviz kurun patlatan kendisidir. Uyguladığı yanlış politikalardır.

Eğer benim çiftçim gidip 23 liraya 24 liraya 25 liraya benzin dolduruyorsa deposuna, bizim kamyon şoförümüz, tır şoförümüz otobüs şoförümüz, servis şoförümüz, taksi şoförümüz gidip 20 liradan 23 liradan 24 liradan 25 liradan akaryakıt almak zorunda kalıyorsa bunun tek sebebi vardır.

Kötü yönetim.

Bunun tek sebebi vardır? Erdoğan. Başka bir şey değil.

Kötü yönetimin sonucudur bunlar.

Değerli arkadaşlar Türkiye öyle bir hale geldi ki ne üreten mutlu ne tüketen mutlu.

Sokaklara çıkın bir bakın yahu. Yüzü gülen, sokaklarda mutlu bir şekilde yürüyen insan sayısına şöyle bir bakın.

Yazık.

Herkes dertli herkes endişeli, herkes kederli.

Bir de ne yapıyorlar? Yine büyük bir proje değil mi?

Konut projesi...

Neymiş konut için düşük faizli kredi vereceklermiş.

Yahu siz daha düşük faizli krediyi açıkladığınız anda konut fiyatlarını zıplattınız yahu.

Çünkü bu işi bilmiyorsunuz. Ekonomi nasıl yönetilir bilmiyorsunuz, öğrenmediniz.

Bilenlerle de çalışmıyorsunuz, bilenlere de sormuyorsunuz.

Daire fiyatları aldı başını gitti. Faiz ayda 0 nokta bilmem ne düşük olacak diye asıl dairenin satın alma fiyatı patladı gitti.

Çünkü değerli arkadaşlar o daireyi alanlar satanlar var ya ... Bakın ben Keçiören’den emlak komisyoncusu arkadaşımı çağırayım, bunların bildiğinden daha fazla ekonomiyi bilir. Çünkü bunlardan daha fazla hayatın içinde daha fazla ekonominin içinde.

Beştepe’de selam verecek bir tane komşusu yok yahu. Böyle bir hayat yaşayan ülkenin gerçeklerini görebilir mi?

Alacak satacak kişiler enflasyonun artacağını gayet iyi gördü, görüyor.

Çünkü bu hükümet artık döndü Merkez Bankasına para bastırmaya başladı.

Para bastırdığınızda enflasyon artacağını herkes biliyor. Tek bilmeyen Sayın Erdoğan herhalde memlekette.

Çünkü bizim dönemimizde yoktu böyle bir şey arkadaşlar.

Karşılıksız, hesapsız kitapsız para basma diye bir şey yok.

Onun için bu ülkede enflasyon düştü.

34 sene 2 haneli 3 haneli giden enflasyon 2 yılda tek haneye düştü.

Bunun da en önemli sebebi merkez bankasının bağımsız olması ve merkez bankasının hesapsız, kitapsız, karşılıksız para basmaması

Bu kadar basit.

Arkadaşlar,

Şu para basma alışkanlığı var ya… bu tam bir hastalık. Uyuşturucu bağımlılığı gibi bir şey.

Yapmaya bir başladığınızda Allah korusun bağımlılık oluşturuyor.

Çünkü kolay geliyor. Nereden kaynak bulacağım falan diye uğraşmanıza gerek yok.

Dönüyorsunuz merkez bankasına oğlum para bitti bas parayı...

Bitince dönüyorsunuz ya bitmedi biraz daha bas...

Hesapsız kitapsız para basılan bir ülkede enflasyon artar.

Hatta hiçbir planınız programız yokken bunu yapıyorsanız enflasyonu patlatırsınız.

Bakın şu an Türkiye kronik yüksek enflasyon dönemine girdi arkadaşlar bakın.

Kronik yüksek enflasyon dönemi...

Eğer bu kafayla devam ederlerse hesapsız kitapsız para basmaya devam ederlerse Türkiye hiperenflasyon dönemine girer.

Buradan açıkça söylüyorum, uyarıyorum.

Bu millete bu kötülüğü yapmayın diyorum yahu.

Yazık günah.

Enflasyon nedir biliyor musunuz? Bu salonda bulunan herkesin maaşından herkesin cebindeki paradan herkesin birikiminden almak demektir.

Ne kadar çok para basarsanız şu an tedavüldeki paranın değerini o kadar düşürürsünüz.

Çok basit hesap yahu.

Hani başımıza bir de Özal’ın zamanında bitirdiği enflasyonun yıllarca sebebi dediği Kur Korumalı Mevduat diye bir icat var ya şu an şu an başımızda.

Kur Korumalı Mevduat... O Kur Korumalı Mevduatın farklarını ödemeye başladılar.

İlk 10 günde ödedikleri rakam 11 milyar lira 11 milyar... Sadece 10 günde...

Bakın bu ülkenin çiftçisine verdikleri 1 yılın tamamındaki destek ne kadar biliyor musunuz? 1 yılın tamamında tarımsal desteğin toplamı...

29 milyar...

Bütün tarım destekleri.

Düşük faizli krediler, gübre desteği, mazot desteği... Toplayın toplayın 29 milyar...

Kur korumalıya sadece 10 günde ödedikleri fark 11 milyar.

Şu rakamı görüyor musunuz yahu.

Ben bunun için açıkladıkları ilk gün Polatlı’da Ticaret Sanayi Odasında toplantımız vardı. İlk o gün dedim. Yahu bu devleti, hazineyi batırma
Projesi dedim yahu.

Yapmayın dedim bu yanlıştan dönün dedim.

Peki bütçede böyle bir para var mı? Yok. Çünkü bütçe meclisten geçtiğinde böyle bir şey yoktu.

Peki bütçede olmayan bu parayı nereden ödeyecekler? Nasıl ödeyecekler?

Evet, Hazine’den bankalara özel tertiplenme iç borçlanma kâğıdı, yani çek senet gibi düşünün, çünkü hazinede para yok...

Diyor ki bankalara tamam sen şu senedi al, bu senetle kur farkını öde.

Banka millete senet verse kabul eder mi etmez.

Banka ne yapıyor o senedi gidiyor Merkez Bankası’na kırdırıyor tabiri caizse...

Merkez bankası da nakdi alıyor kur farkını banka öyle ödüyor.

Peki Merkez Bankası o parayı nereden buluyor? Basıyor.

Üç soruda paranın basıldığının cevabı buluyorsunuz. Üç soruda cevap hazır.

Daha öncede söyledim bakın, O basılan paraların hepsi bu milletin sırtına yük, bu milletin geleceğine ipotek, doğmamış çocuklarımıza varana dek borçlandırmak demek.

Bakın öyle bir iş yapıyorlar ki öyle bir iş hazineyi borçlandırıyorlar bir, dönüp onu nakde çevirmek için Merkez Bankasına para bastırıyorlar iki...

Bu ülkede enflasyon düşer mi?

Bu kafayla bunlar enflasyonu düşüremeyecekler. Asla... Ağızlarıyla kuş tutsalar düşüremeyecekler enflasyonu. Ben buradan ilan ediyorum bakın.

Çünkü yanlış bir yola girdiler.

Bu ülke o yola bir giriş zamanında 34 yıl çıkamamış. 34 yıl bu ülke 2 haneli 3 haneli enflasyona maruz kalmış.

Merkez bankasının talimatla iş yaptığı, talimatla para bastığı bir ülkede enflasyon düşmez.

Seçim geliyor değil mi? Seçim gelirken her türlü popülizmi yapacaklar. Bol keseden dağıtmaya çalışacaklar.

Nereden bulacaklar o parayı? Artık alıştılar. Dedim ya uyuşturucu bağımlılığı gibi bir şey.

Dönecekler merkez bankasına bas parayı, dönecekler bas parayı ...

İşte onun için enflasyonu düşüremeyecekler.

İyi de yahu bu milletimiz biliyor değil mi?

Sizin gibi hesap kitap bilmez bir millet değil bu. Çünkü yaşıyor.

Enflasyonu da yaşıyor, yüksek faizi de yaşıyor. Bu millet bunun hesabını iyi biliyor.

Siz seçime giderken ne yaparsanız yapın. Ne kadar bol keseden dağıtıcı projelerle ortaya çıkarsanız çıkın, bol keseden dağıttığınız her şey dönüp daha yüksek enflasyon olarak geri dönecek gene milletimizi bulacak.

Ve bu ülkeyi çok yüksek enflasyon içerisinde seçime götüreceksiniz.

İşte biz değerli arkadaşlar ısrarla doğruları anlatmaya vatandaşlarımıza
Devam edeceğiz.

DEVA Parti’si iktidar için kurulmuş bir parti. Ama aynı zamanda DEVA Parti’si doğruları vatandaşlarımıza anlatmak için kurulmuş bir parti.

Bizim en önemli mükellefiyetimiz arkadaşlar.

Doğruyu konuşmak.

Onlar ne kadar göz boyama çalışırsa çalışsın onlar ne kadar aldatmaya çalışırsa çalışsın biz doğruları konuşacağız ve gerçekleri halkımızla paylaşacağız.

En önemli görevlerimizden biri bu.

Ama değerli arkadaşlarım bakın hiç endişeniz olmasın, biz düzelteceğiz biz.

Bu iş çözülecek.

Bu bizim işimiz kimse kusura bakmasın.

Ekonomi, finans ve istihdam alanındaki eylem planımızda tam 119 madde sıraladık. 119 madde. Nasıl çözeceğimizi teker teker anlattık.

İlk 90 günde ilk 180 günde ilk 360 günde neler yapacağımızı ortaya koyduk.

Vatandaşımızın çektiği bu çile artık bitecek.

Bakın görün, enflasyonu tek haneye yine biz düşüreceğiz. Bu iş yine bize düşecek.

Daha önce yaptık, evelallah yine yapacağız. Hem de çok daha geniş çok daha iyi kadrolarla, çok daha tecrübeli kadrolarla yapacağız.

İktidarımızın ilk 6 ayında inşallah bu kriz ortamını arkamızda bırakacağız.

Asgari ücret, açlık sınırının altında kalmayacak.

Çünkü biz, halk için buradayız. Halka hizmet için buradayız.

Halkımızın alım gücünü artıracağız.

Ücretlilerin üzerindeki vergi yükünü düşüreceğiz.

Yoksuldan alıp zengine veren kur korumalı mevduat uygulamasına da son vereceğiz, bitireceğiz...

Devleti batırma projesine de noktayı koyacağız.

Herkes bunu çok iyi bilsin.

DEVA Partisi’nin iktidarda olmadığı bir Türkiye’nin sorunlarını çözmesi mümkün değil.

Bunu çok iyi görüyoruz şu anda.

Bu karanlık tünelden hep beraber çıkacağız.

Sizlerden umudunuzu asla yitirmemenizi tekrar burada rica ediyorum.

Çok az kaldı. Seçim günü hep beraber derin bir nefes alacağız.

Ülkemizi hep beraber birinci sınıf demokrasi rotasına sokacağız.

Ve DEVA kadroları olarak o gün geldiğinde milletimize olan hizmet borcumuzu hep beraber inşallah eda edeceğiz.

*****

Evet değerli arkadaşlar.

Demokrasi diyoruz

Atılım diyoruz

Derhal bugün diyoruz.

Hepinizi sevgiyle, saygıyla, muhabbetle selamlıyor; Keçiören İlçe Kongremizin hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Sağ olun, var olun.