15 Nisan 2023 DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın İstanbul İftar Konuşması

15 Nisan 2023

İstanbul İftar Konuşması


Güzel İstanbul’umuzun değerli Büyükşehir Belediye Başkanı,

Değerli il başkanımız, ilçe başkanlarımız, teşkilat mensuplarımız,

Değerli genel merkez kurul üyelerimiz,

Sivil toplumun kuruluşlarımızın, meslek örgütlerimizin ve siyasi partilerin çok değerli temsilcileri,

Saygıdeğer konuklar,

Hanımefendiler, beyfendiler,

Hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyor; İstanbul İl Teşkilatımızın düzenlemiş olduğu iftar programına tekrar hoş geldiniz diyorum.

*****

Değerli arkadaşlarım,

Ramazan Bayramımıza 5 gün kaldı.

Demokrasi Bayramımıza ise sadece 29 gün kaldı.

Evet arkadaşlar, önümüzde iki bayramımız var.

İnşallah 29 gün sonra İstanbul damgayı demokrasiye basacak.

29 gün sonra İstanbul damgayı atılıma basacak.

Evet, 29 gün sonra İstanbul ülkemizin bu en büyük şehri yine Türkiye’nin kaderini değiştirecek.

*****

Değerli arkadaşlar,

Ben bugün buradayım.

Adaleti alaşağı eden, demokrasiyi ezen, hakkı yerle bir eden ve artık eskiyen bir hikâyeyi kabul etmediğim için buradayım.

Çünkü biz, yola çıkarken ulaşmayı hedeflediğimiz özgürlüklerden asla vazgeçmeyeceğiz.

İleri demokrasiden, çoğulculuktan, katılımcılıktan vazgeçmeyeceğiz.

Hukuk devletinden vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz.

*****

Bu yola çıkarken demokrasi diyenlerin demokrasiyi kullanıp nasıl aşağı indirdiklerini, hukuk devletini nasıl ayaklar altına aldıklarını maalesef yüreğimiz kanayarak izledik izliyoruz.

İşte bunun için DEVA Partisini kurduk. İşte bunun için yola çıktık.

Tam 3 yıl oldu.

3 yıl içerisinde çok kısa bir zamanda DEVA Partisi 81 ilin tamamında il teşkilatını kurdu. 753 ilçede ilçe başkanlarımız görevinin başında.

Pırıl pırıl tertemiz tüm Türkiye’ye örnek olacak bir teşkilat yapısını kurduk hamdolsun.

İşte burada İstanbul teşkilatımız her bir ilçemiz bir il teşkilatı gibi heyecanlı gayretli ve sonuç alan çalışmalar ortaya koydu.

39 ilçenin 39'unda da ilçe başkanlarımız görevinin başında şu anda. Bir yandan teşkilatlandık bir yandan da ülkemizin yarınları ile ilgili çok detaylı hazırlıklar yaptık.

Tam 22 alanda eylem planı hazırladık. Her konuda seçimlerden sonra kurulacak hükümetin ne yapacağını bütün detaylarıyla ortaya koyduk.

Bütçesini hesap ettik tarih verdik.

Adaletten tutun sağlığa, ekonomiden tutun dış politikaya güvenliğe kadar her alanda ama her alanda ev ödevimizi hazırladık.

Arkasından 6 siyasi parti olarak çok kıymetli ve siyasi tarihimize çok özel bir yeri olan bir işbirliği süreci başlattık.

Diyaloğa dayanan, müzakere ve uzlaşıyı esas alan bir işbirliği süresi başlattık.

Geçen yıl ilk defa 12 Şubat'ta masaya oturduk. Halkımız 6'lı masa dedi. Biz vermedik o ismi vatandaşlarımızın koyduğu bir isim oldu.

Kolları sıvadık dedik ki bizi birleştiren nokta o gün için Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem.

Mutabakat metnimizi hazırladık. Hemen arkasından 84 maddelik anayasa metnimizi tamamladık.

Bakın şu andaki hükümet yeni anayasa deyip durmuyor mu? Sayın Erdoğan yeni anayasayı çıkaracağız deyip durmuyor mu?

Ortada hiçbir şey yok. Sıfır.

Biz 6 parti tam mutabakatla demokrasiye nasıl geçileceği, güçlendirilmiş parlamenter sisteme nasıl geçileceğiyle ilgili anayasa metnimizi hazırladık. Tam bir mutabakatla.

Arkasından Cumhuriyet tarihinde yapılmamış bir başarı elde ettik.

Yine 6 parti tam bir mutabakatla 2300 maddelik bir ortak politikalar metni imzaladık.

Bakın her alanda ama her alanda kurulacak hükümetin ne yapacağı konusunda da 6 parti mutabık kaldı.

Hükümet kurulduğu anda sağlık bakanının ev ödevi hazır, milli eğitim bakanının ev ödevi hazır. Milli Savunma bakanının ev ödevi hazır, ekonomi ile ilgili bakanların Adalet bakanlarının ev ödevi hazır.

5 yıl boyunca bütün bakanları meşgul edecek bir hazırlık yaptık ortaya koyduk.

Ne zaman?

Ta 30 Ocak’ta. 30 Ocak.

Aradan geçmiş 2,5 ay. Bizden tam 2,5 ay sonra 20 yıldır iktidarda olanlar çıktılar bir seçim beyannamesi açıkladılar değil mi?

Bir baktık baştan aşağı kopya. Baştan aşağı kopya.

Sayın Erdoğan ne diyor?

‘Artık mülakatı kaldıracağız’ diyor.

Ya bir dakika mülakatta en büyük haksızlığı yapan siz değil misiniz? Kayırmacılığı yapan siz değil misiniz? Mülakatı işine gelmeyenleri devlete sokmamak için çalışan siz değil misiniz?

‘Mülakatı kaldıracağız’ diyor ve bizden tam 2,5 ay sonra açıklıyor.

Parti programımızı 3 sene önce açıklamışız parti programımızı 3 sene önce. O daha bugün açıklıyor. Neymiş gençlere internetmiş. Biz onları 3 yıl önce söyledik 2,5 ay önce yazdık.

Açın bakın yeni bir şey yok.

Açıkladıkları sosyal destek sistemi.

Bizimkinin birebir kopyası yahu. Birebir kopyası.

Nereden nereye.

Artık üretemeyen, çözüm üretemeyen ancak 6 partinin Millet İttifakı’nın hazırladığı ortak politika metninin bir kopyasını 2,5 ay sonra ortaya koyabilen bir iktidardan bahsediyoruz.

Artık vakit doldu arkadaşlar vakit doldu. Artık Türkiye'de iktidarın değişme zamanı geldi.

Bunların hepsini başardık.

6 parti olarak Millet İttifakı olarak hazırız her şeye hazırız.

Ve belki de daha önemlisi seçim güvenliği sistemimizle de hazırız.

Tek bir oyun bile zayi olmaması gerekiyor tek bir oy.

Bütün bunları yaptık en sonunda da yine 6 parti olarak Millet İttifakı olarak ortak Cumhurbaşkanı adayımızı belirledik.

Sayın Kemal Kılıçdaroğlu 6 partinin ortak adayıdır dedik ilan ettik ve geçiş sürecinin yol haritası ile beraber yani ortak yönetim modeli ile de beraber kamuoyuna taahhütlerimizi sunduk.

Değerli arkadaşlar, biz tarihimizde görülmemiş bir birliktelik inşa ettik.

Bir elin sesi yok dedik, binlerce el birleştik.

Ya hep beraber ya hiçbirimiz dedik.

Tüm Türkiye olarak kenetlendik arkadaşlar tüm Türkiye.

Şöyle bir bakın 6 partiye bakın bütün Türkiye burada temsil ediliyor. Bütün sosyal kesimler temsil ediliyor, bütün hayat tarzları temsil ediliyor.

6 partiyi yan yana koyduğunuzda Türkiye’nin tümünü görüyorsunuz.

İşte bunun için biz güçlüyüz.

Diğerleri ne yapıyor?

Ayrıştırıyor, ötekileştiriyor, benden misin değil misin diyor. Beriki misin öteki misin diyor.

Biz ise tam da dediğiniz gibi birleşe birleşe büyüyoruz.

Çünkü arkadaşlar, önümüzde çok kritik bir soru var çok kritik.

Türkiye mi? Yoksa tek tek partilerimiz mi?

Partilerimiz mi yoksa 86 milyon mu?

İşte biz bu son süreçte 6 parti olarak Türkiye’yi önceledik. ‘Bir araya geleceğiz’ dedik.

Evet, fedakârlık istiyor evet kolay değil. Bir araya gelip uzlaşmak için herkes kendi bulunduğu pozisyondan bir miktar geri adım atıyor.

Uzlaşmanın tabiatında bu var.

Bir ödünleşme süreci var.

Ama bunu niye yaptık? Ülkemiz için yaptık. Bunu niye yaptık? Ortak politikanın ve ortaklaşılan paydanın ülkemizi çok daha güçlü yarınlara götüreceğine inandığımız için yaptık.

Biz ‘Ne olacaksa olsun, kazanan Türkiye olsun’ dedik.

Bu seçim tüm demokratlara, özgürlük aşıklarına, ülke sevdalılarına söz verdik: ‘Birleşe birleşe kazanacağız’ dedik.

Biliyorsunuz geçtiğimiz hafta çok ama çok zor bir karar verdik.

DEVA Partisi 87 seçim bölgesinde 600 adayıyla seçime girmeye hazırlandı. Listeleri tamamladık. Görüşmeleri bitirdik.

Partimizin kurulduğundan bu yana en büyük kampanya programını başlattık.

Listelerin teslimine 2 gün kala önemli bir karar verdik.

Dedik ki birleşe birleşe güçleneceğiz ya, tek bir listeden seçime girildiğinde toplam milletvekili sayısının oldukça fazla olacağıyla ilgili kanaatimizi perçinledik.

Ve bununla beraber 5 parti hatta 6. Partiyi de sayarsak bölgeler bazında 6 parti çok geniş bir işbirliği içerisinde girmiş oldu.

Tek bir listeyle seçime giriyoruz ki tek bir oy dahi zayi olmasın. Bu iş hesap kitap işi, matematik işi.

Ama aynı zamanda siyasetin matematiği her zaman 2 kere 2, 4 gibi işlemiyor. Bunun da farkındayız.

Onun için her zamankinden çok çalışmak zorundayız.

Onun için adaylarımızın her ilde herkesten çok çalışması lazım.

Şu anda burada İstanbul’da bizim 5 tane adayımız var. Hepsi de şu an önümüzdeki masada oturuyorlar.

Her bir adayımız bütün adaylar içerisinde en çalışkan olmak zorunda.

Herkes 16 saat çalışıyorsa bizim adaylarımız 20 saat çalışmak zorunda.

Şunu ortaya koymalıyız; ‘DEVA çalışkandır’ ‘DEVA, çalışan Türkiye’nin sesidir’ dedirtmek zorundayız. İstanbul’a da bütün aleme de.

Demokrasi Atılım 14 Mayıs akşamı inşallah geliyor Türkiye’ye geliyor.

Bizim arkadaşlar İstanbul’da 5 adayımız var ama 39 ilçede de sapasağlam teşkilatımız var.

Ve ben bu 39 ilçe teşkilatımızla da il teşkilatımızla da gurur duyuyorum.

Tüm Türkiye’ye örnek. Bu 39 teşkilatımız sadece 5 adayımızın değil ortak listedeki bütün adayların arkasında olacak.

39 ilçe teşkilatımız, il teşkilatımız ortak listedeki her bir adayımızın sağında solunda, yanında, arkasında olacağız.

Niye çünkü birlikte kazanacağız. Beraber kazanacağız. Ondan birlik içerisinde beraberlik içerisinde olacağız.


*****

Değerli Arkadaşlar,

14 Mayıs’ta öyle bir seçim yapacağız ki, Türkiye kazanacak.

Sağcı-solcu demeden;

Muhafazakâr-seküler demeden;

Türk-Kürt-Arap-Laz-Çerkes demeden;

Sünni- Alevi demeden;

Hep beraber daha fazla demokrasi diyeceğiz ve ortak Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu ülkemizin 13. Cumhurbaşkanı yapacağız.

Evet birlikte kazanacağız ama ondan sonra da birlikte yöneteceğiz.

İstişareyle, ortak akılla yönetilecek ülke.

Tek bir kişinin küçücük dağarcığına sığmaz bu Türkiye.

Olmaz.

Birlikte istişareyle, uzlaşıyla yöneteceğiz bu ülkeyi.

Ve yine hep beraber Millet İttifakı olarak mecliste çoğunluğu sağlayacağız.

Hep beraber sağlayacağız.

Söz mü? Arkadaşlar.

Millet İttifakı olarak mecliste çoğunluğu sağlayacağız söz mü?

İstanbul’a bu yakışır işte. İstanbul’a bu yakışır.

Hem Cumhurbaşkanlığını kazanacağız hem de meclisi kazanacağız.

2 sandığın da zaferi bizim olacak söz mü?

İşte İstanbul bu. Bu seçim CHP’li MHP’li fark etmez AK Parti’li HDP’li fark etmez İyi Partili, Gelecek Partili, Demokrat Partili fark etmez DEVA Partili dostlarım.

Bu seçim;

7’den 70’e, kuzeyden güneye, doğudan batıya tüm Türkiye kazanacak! tüm Türkiye kazanacak

Hep beraber, birleşe birleşe kazanacağız.

Bir olacağız, güçlü olacağız ve kazanan tüm Türkiye olacak.

Tekrar soruyorum

SÖZ MÜ?

*****

Değerli arkadaşlar,

Önümüzde 29 gün kaldı, bu 29 gün daha çok bir araya geleceğiz.

Hep beraber İstanbul’u sokak sokak adımlayacağız. Girilmedik mahalle, dinlemedik insan bırakmayacağız.

Endişeye mahal yok;

Buradayız ve ülkemizi içinde bulunduğu derin krizden hep beraber çıkaracağız.

85 milyonu, tüm milletimizi davet ediyorum…

6 partinin genel başkanları olarak ve çok kıymetli belediye başkanlarımız Ekrem İmamoğlu ve Sayın Mansur Yavaş ile beraber hep beraber çalışacağız.

Çok çalışacağız.

Ben şuna inanıyorum, Allah doğrunun yardımcısıdır. Allah çalışanın yardımcısıdır. Biz buna inanıyoruz. Bu inançla çalışacağız.

Ve herkese 14 Mayıs’ta yazmaya başlayacağımız ve tüm dünyaya örnek olacak demokrasi hikayemize davet ediyorum.

Tekrar bu iftar programını düzenleyen değerli İl Başkanımız Erhan Erol başta olmak üzere tüm il teşkilatımıza emekleri için teşekkür ediyorum.

Ve yine İstanbul Büyükşehir Belediyemize değerli başkanımızın şahsında bu mekânı ki İstanbul’da her mekânı bize vermiyorlar biliyorsunuz bazı mekanlar kapalı DEVA Partisine.

Bu mekânı bizim için bu akşam için rezerve ettikleri için de tekrar teşekkür ediyorum.

Hepinize sevgilerimi saygılarımı sunuyorum.

Şimdiden çifte bayramınızı kutluyorum.

Hayırlı uğurlu olsun diyorum.