Serbest Kürsü

Avrupa Birliği'nin sürdürülebilirlik çalışmalarını dört düzlemde (ekonomik, toplumsal, çevresel ve yönetişim) takip ettiği Geçiş Performansı Endeksi yayımlandı. Türkiye 52. sırada, orta vadeli planlamada bu listede üst sıraların hedeflenmesine yönelik proje çalışmaları gerçekleştirilebilir mi? https://ec.europa.eu/info/news/new-transitions-performance-index-tracks-eu-progress-towards-fair-and-prosperous-sustainability-check-how-your-country-doing-2021-feb-18_en https://op.europa.eu/en/publication-detail/-/publication/655f1cdb-2d39-11eb-b27b-01aa75ed71a1/language-en

25.05.2021 / 15:33

0

Sayın Genel başkanım öncelikle parti gönüllüsü olarak üst yazımı mail aracılığıyla tarafınıza arz etmiştim ikamet ettiğim İstanbul Beylikdüzü Gürpınar ilçesinde ilçe merkezinin olmadığını gördüm bugünkü ulusa seslenişiniz beni çok umutlandırmıştır hiç bir karşılık beklemeden sadece ama sadece gönüllü olarak burda oluşturulacak merkez binasında şahsım her türlü emek ve mücadelemi vereceğime şerefim ve namusum üzerine yemin ederim geceli gündüzlü çalışıp mücadele verip siz sayın genel Başkan ve Başkan yardımcıların takdirini toplayacağıma inanıyor saygılarımı arz ediyorum. Güray Adıgül.

25.05.2021 / 21:08

0

İZMİR Depreminde ORTA HASARLI BİNA STATÜSÜ nde bulunan hak sahipleri mağdur durumdadır. DASK poliçemiz bu statüde olanlara Poliçe güvence bedellerini ödemiyor. Yıllarca olası bir depreme karşın bu poliçelerimizin primlerini ödedik. Bizlere nefes aldıracak bu ödemeler maalesef Vatandaşın Alehine olacak şekilde formülize edilmiş. Hükümetimiz Deprem ile alakalı bir Politika üretemedi. Gerek Pandemi Gerekse Ekonominin kötü gidişatı sebebiyle İnşaat maliyetleri bir senede yüzde 120 gibi çılgın bir yükseliş yaşadı. Bu gün 100 m2 lik bir dairenin Müteahhitlerce vatandaşa teklif edilen rakam 350 bin TL mertebelerindedir. Yükselen Kentsel Dönüşüm Kredi Faizleri sebebiyle bankadan alınacak 350 binlik kredinin aylık geri ödemesi yaklaşık 5 bin TL Mertebelerinde oluyor. Devlet bu gün yok ise NE zaman var? SAYGILARIMLA

27.05.2021 / 13:33

0

Herkese merhaba. Dava partisinin ruhu olduğuna , Çözüm odaklı siyaset anlayışı ile sadece sorunlar değil, sorunlara çözüm üretmek için bir arada olmamız gerektiğini düşünüyorum. Bir senaryo düşünelim hep beraber; 2022 Haziran ayından önce "Ey Avrupa Birliği biz sizin vereceğiniz parayı istemiyoruz. Kapıları açıyoruz giden gider, kalan muhacir kardeşlerimizin hepsine TC vatandaşlığı veriyoruz " diyen bir ses. Sesin sahibi belli:) Bu durumda ne olur? Seçimden bir yıl önce TC vatandaşı olan herkes oy verme hakkına sahip olur. Bunun önüne geçmekten ziyade bu durumu deva partisinin lehine çevirmek için çalışmalara şimdiden başlamak gerekir. Zaten deva partisinin ruhu gereği bu mültecileri yok saymamalıyız ve tek bir kişinin istismar etmesini engellememiz gerektiği inancındayim. Şahsen benim etrafımda onlarca Suriye'den gelen arkadaşlarım var. Ve bu arkadaşları analiz ettiğimde gördüğüm. herhangi bir bankada hesap numaraları, ufak limitli kredi kartları olması bile onları çok mutlu ediyor. Kendilerini Türkiye ye daha yakın hissediyorlar. Peki 4 milyon kadar Suriyeli vatandaşın millet meclisin de çok değil dört tane milletvekili olması onlar için ne ifade eder? İl teşkilatlarında takım elbiseli önemli konumda deva partisinin ruhuna uygun ve onlarla iletişim içinde olan Suriyeliler olması gerekmez mi? Ve yine kendi şahsımın fikri olarak bunların olması gerektiğine inanıyorum. Türkiye'nin tek ses den Çok sesliliğe geçmesi şarttır. Bunun gibi bir kaç düşüncemi daha paylaşıcam inşallah. Okuyan arkadaşlar öncelikle Ali Babacan da sonra da parti yetkililerin de kabul görür temennisindeyim. Anlatım ve imla bozukluğuna takılmayın :) bir fikrin yerini daha iyi bir fikir alması için önce ufkumuzun açılması gerekir. Bu imkân için deva partisine çok teşekkürler. Saygılarımı sunuyorum

29.05.2021 / 03:36

0

Sevgili Babacan, Öncelikle, çalışmalarınızı takdirle izlediğimi ve fikirlerinizin topluma değer kattığını belirtmek istiyorum. Bir sağlık çalışanına daha yapılan saldırı sonucu, müştekiyi hastanede ziyaret ettiğinizi ve neler yapılması gerektiğini sorduğunuzu basından öğrendim. Açıkça ifade etmek gerekirse, yasa yapıcının, çeşitli yasalarla, "sağlık çalışanına şiddet, kadına şiddet, gazeteciye şiddet" gibi bir mesleğe, cinsiyete ya da zümreye ayrıcalık tanıması hukuk açısından kabul edilemez. Yasalar, "insanların birbirleriyle ilişkilerini ve insanın doğayla olan ilişkilerini" düzenler. ABD'nin bazı eyaletlerinde müessir fiilin (darp) cezası 10 yıl hapistir. O eyaletlerde kimsenin, trafikte birini çevirip gönlünce darp edebileceğini, karım değil mi ağzımın tadıyla dövemeyecek miyim diyebileceğini hiç sanmıyorum. Bu amaçla; değil birini bir suç aleti ile yaralamak ya da canına kıymak, "müessir fiil" (darp) failine uygulanacak ertelemesiz hapis cezası, psikolojik tedavi ve zorunlu hizmet gibi sosyal yaptırımlar daha etkili olabilir. İyi bir hafta dileklerimle, Tolga Karahan 2021, 01 Haziran, Salı ------------------------ Müessir fiil nedir; bir kimseye bedensel zarar veren, bedensel bütünlüğünü ve sağlığını bozan, akli melekelerinde karışıklığa yol açan ve cezayı gerektiren eylem. Müessir fiilin en tipik örnekleri adam dövme ve yaralamadır.

01.06.2021 / 15:45

0

Yürüdüğünüz bu yolda insallah rabbim sizi muzaffer kılar sizi kendinizi ve partinizin daha iyi anlatmanız gerektiğini düşünüyorum başkanım akp TV kanallarına sizin doğru söylediğiniz bildiği için engelleyerek saf dışı bırakmaya çalışıyor başkanım sizin kendinizi daha iyi anlatmanız en azından sosyal medya yada YouTube kemdiniz daha çok ön plana çıkmanız gerekiyor bunun için başkanım sadece sokakta dolaşarak gündemi tutarak yapmanız imkaniz gibi duruyor sizin diğer partilerde farklı birşey yapmsniz gerekiyor bir pazar tezgah satış yapar yada simit satan insanlara insanların alışveriş yardım ederek onlardan biri olduğunuz göstermeniz gerekiyor takım elbise gerek basksnim dolaşmak onlar aranıza bir mesafe katıyorsuz basksnim simit alıp insanlar sohbet etmek gibi başkanım tabi size yol göstermek bizim hattimize değil

03.06.2021 / 19:31

0

Deva demokrattır, deva istişaredir, deva özgürlüktür dediniz bizlerde size inandık. Nerede istişare, nerede parti içi demokrasi!!! Ben şunu bilirim şunu söylerim bu ülkede parti içi demokrasiyi sağlamayan hiç bir parti ülkede demokrasiyi sağlayamaz. Şimdi istanbul il yönetiminin görevden alınırken "GÖRÜLEN LÜZÜM" nedir açıklayın. Aksi taktirde sizinde diğer partilerden farkınızın olmayacağı belli olur.

04.06.2021 / 19:54

0

Öncelikle partinize gelecek seçimlerde şans dileyerek sözlerime başlamak istiyorum. Ben Mustafa Tunahan TUNA. Soyadım ile de ana bilirsiniz beni. 23 yaşında Anadolu'da üniversite okuyan, okulu bittikten sonra hangi yöne savrulacağını bilmeyen bir Türk genciyim. Hayatımın en verimli yıllarında ülke siyasetini takip etmiyor olmam gerektiğini düşünüyorum. Amerika'da yapılan seçimlerin ülkemde nelere sebep olabileceğini düşünmeden, okulu bittikten sonra kendi ayaklarımın üzerinde durabilecek miyim kaygısını gütmeden yaşayabiliyor olmam gerektiğine inanıyorum. Açıkçası ilk oy kullanmaya başladığım dönemlerde ben de mevcut hükümete oy atmıştım. Konya'daki ailelerin yönelimlerini bilirsiniz. Onlardan ne gördüysek onu yaptık henüz toyken. Şimdi gözlerimiz açıldı, neyin doğru neyin yanlış olduğunu ayırt edebiliyoruz lakin muhalefet tarafında, işte ben bu insana gözüm kapalı oy kullanırım diyebileceğim birisini göremiyorum. Silik muhalefet görmek istemiyorum. Yeni kurulan partilerden biri sizsiniz. Size sorum şu: "Siz ne kadar davanızın arkasında durabileceksiniz?". Bunu özellikle soruyorum çünkü mevcut muhalefet partileri önce olduğumuz yeri koruyalım diyerek hareket ediyorlar. Biz bunu istemiyoruz. Gerçekten iyi bir muhalefete sahip olsaydık onca sene iktidarda kalamazlardı. Size bir sorum daha var. Bu en önemlisi benim için. Ak partinin ilk dönemlerine baktığımız zaman liyakate önem veren, ülkesi için bir şeyler yapmaya çabalayan bir yapı görüyorduk. Zamanla tüm seçimleri kazanarak bir güç zehirlenmesi yaşamaya başladılar, kadrolarında koltuk sevdası ortaya çıkmaya başladı. Halkı değil ceplerini düşünmeye başladılar. Sorum şu, sizin partinizin de bu yolun yolcusu olmayacağının garantisini verebiliyor musunuz? Eğer bu iki sorumun cevaplarında kendimi bulursam oyum sizindir. Yolunuz, bahtınız açık olsun.

13.06.2021 / 01:29

0

Ortalama çalışma süresi bir çok iş yerinde 12 saat açıklanan ortalama çalışma süremiz 51 saat. İş kanununa göre ise 45 saat çalışmamız gerekiyor. Eğer 12 saat çalışırsak bu kadar genç nasıl iş bulacak? 12 saat çalışma ile nasıl verimlilik gerçekleşecek? İktidar kim olursa olsun iktidara yakın sendikalar türüyor neden? Buna neden ihtiyaç var? İktidara yakın sendikalar iktidara yakın olmalarını kendilerine üye olmayanlara baskı ve mobing aracı olarak kullanıyor. Neden şehirlerde büyük ve kaliteli kütüphanelerimiz yok? Güncel kitapların olduğu teknoloji ve yazılım ile ilgili kitapların olduğu büyük kütüphaneler. Yollar hastaneler büyük törenler ile açılıyor. Son 20 senede büyük törenlerle açılmış kütüphane görmedim. İş arama sürecinde yaş sınırı ile ilgili akla ve mantığa uymayan ilanlar görüyorum. Bu iş ilanına 30 yaşından büyükler başvuramaz gibi. İş güvencesinin lüks olduğu iş piyasasında neden iş arayan adaylara bu şekilde akla uymayan şartlar öne sürülüyor. Emeklilik yaşı 60 ve ortalama 12 saat çalışıyoruz iş ararken de 30 yaşından küçük olmamız bekleniyor bu tür şartların yasaklanması gerekiyor. Ötv bu ülke için büyük bir bela oldu. Vergi sisteminin ana kaynağı çalışanların maaşları ve ötv akaryakıt alkol tütün vb vergiler oldu. Yurtdışındaki bir asgari ücretli 12 aylık maaşı ile yeni otomobil alabiliyor ben alamıyorum. 2 yıllık maaşım ile de alamıyorum. Bize verilen maaş ülkemizde petrol çıkmıyor. KKTC'ye akaryakıt ülkemizden gönderiliyor fakat akaryakıt orada daha ucuz. Neden kurumlar vergisi yükseltilmiyor. Götürü-basit üsül vergi veren birçok insandan yüksek vergi veriyorum bunun için bir çözüm bulunması gerekiyor. Liyakat büyük bir sorun 3 dakikata 90 kelime yazılması gereken adli katiplik sınavında 145 kelime yazdım. Sadece halkçılık nedir diyip beni gönderdiler ve başarısız sayıldım. %50 fazla yazdığım halde başarısız sayıldım. Makinistlik sınavına girdim yedek listeye bile giremedim akım, gerilim, direnç nedir bilmeyen dayımın oğlu makinist oldu. Yazık.

13.06.2021 / 19:48

0

Sayın genel başkanım Ali Babacan bey ;tarım sektöründe özel sektörde kendi alanımızda faaliyet göstermekteyim.Memleketimizin her ilini her ilçesini adım adım dolaştım ve bir çok noktasında faliyetlerde bulundum.Bulunmuş olduğumuz tarım sektöründe inanılmaz şekilde çarkın dönmesine engel olan ,sistemin temellerini bozan çiftçinin alın terini çalan bizim kasamız dolsunda biz kazançlımda nolursun olsun diyen sistemin bir çok kısımda ki açıklarını ve yanlışlarına hakimim lakin bunları söyleyemiyoruz dillendirmiyoruz,anlatamiyoruz ;bunları işin içinde ve temelinde bulunan birisi olarak yazıyorum ;ülkemiz bir çok bitkide ana vatanı konumunda coğrafi yeterliliği üst segmenttte ;bu cennet ülkemiz için vizyonu olan , ülkemize milletimize katkı sağlayacak tarım alanında çok önemli projelerim ve düşüncelerim var sizden istirhamım sayın başkanım tarım konusunda oluşturulacak olan ekipte var olmak istememdir .Bununla ilgili hiç bir maddi veya manevi beklentim de asla ne bugün nede yarın olmayacaktır . Bigün inaniyorum ki çok kısa süre içerisinde ülkemizin yönetiminde söz sahibi olan bir konuma geleceğiz .Memleketimiz için çok üzülüyorum ,öyle bir noktaya geldiki aşkla yaptım bu işten soğutacak raddeye getirdiler .Başkanım umarım yazdıklarım sizlere ulaşır ve geri dönüş sağlanır .Çıkmış olduğunuz yolda Allah yar ve yardımcınız olsun memleketin yapılacak yapılmadı gereken bir çok noktada bir çok konusu var Allah’a emanet olun selamlar sevgiler .

14.06.2021 / 10:33

0