Serbest Kürsü

Merhabalar. Naçizane bir öneride bulunmak istiyorum: DEVA Partisi'nin sosyal medyayı yetkin ve etkin bir şekilde kullandığını görüyorum. Bu, fosilleşmiş Türk siyaseti için heyecan verici bir durum. Bu konuyla alakalı olarak, Sayın Genel Başkan'ın ve DEVA Partisi'nin aktif olarak kullanılan YouTube kanallarında, özellikle Sayın Genel Başkan'ın konuşmalarının yer aldığı videolara Kürtçe alt yazı eklenmesinin çok çarpıcı bir adım olacağını, bu adımın, partinin kucaklayıcı söyleminin somut bir delili niteliği taşıyacağını ve en önemlisi Kürtçe alt yazının, Türkçe bilmeyip yalnıza Kürtçe bilen vatandaşlarımıza partiyle tanışıp bütünleşme imkanı vereceğini düşünüyorum. Saygılar.

06.04.2021 / 19:03

24

Miiletin, oyları ile seçtiği kişiler ve seçtikleri tarafından atananların, Başlarının tacı değil, Maaşlarını ödedikleri memurları oldukları gerçeğini benimsemedikçe asla söz hakları olmayacaktır.

08.04.2021 / 00:55

24

Parti olarak yaptığımız siyasete bir isim bulmamız lazım olduğunu düşünüyorum. Örneğin 'Adil Düzen', 'Dava', 'Memleket Hareketi' gibi isimler insanların içinde bulunmak istediği bir yapıya dönüşüyor. Bundan yoksun kalırsak propagandamızı slogansız yapmış oluruz ki bence etkinliğimizi düşürür.

08.05.2021 / 11:06

24

Ali BABACAN ne yapmadı ? 1) Hırsızlık, namussuzluk yapmadı, 2) Akrabalarını devlet makamlarına ve malına yaklaştırmadı, 3) Rıza'dan rüşvet almadı, 4) Ak Parti'nin kurulurken taahhüt ettiği ilkelere ihanet etmedi, 5) Bulunduğu makamlar (hizmet yerleri) ona değil, O bu makamlara saygınlık kattı, 6) Muhaliflere baskı yapmadı, gazetecilere (eleştiri sınırlarını aşsa bile) dava açmadı, ekmeğiyle oynamadı, 7) Ekonomi yönetiminde edindiği bilgileri dışarı aktararak kendini ya da birilerini zengin etmedi, 8) Siyasete girmeden varlıklı ve saygındı, siyasetten ayrılınca ülkenin yok oluşuna sessiz kalmadı, kalamadı... Daha iyi şeyler yapabilir miydi? Evet. Geç ve yanlış kararlar verdi mi? Evet. "İtirazımı erken ve etkin dile getirirsem ülkenin uğrayacağı zarar büyük olur, bunun da müsebbibi ben olurum" görüşü yanlış mıydı? Evet. BABACAN'dan, "20 yıllık dönemde, yapılanların hepsi yanlıştı, tamamen kötülük yapmak için uğraştık, 28 şubatlar yaşanmadı, 27 nisan E-muhtıraları yayınlanmadı, 367 krizi, kapatma krizi yaşanmadı" şeklinde "özeleştiri" bekleyenler boşa bekler... Hepiniz oradaydınız ve gördünüz... Başörtüsü hukuksuzluğunda duygulanmasını bile hazmedemeyenler, iktidara muhalif olmayı demokrat olmak için yeterli görenler, Demokratik Hukuk devletini inşaa edebilir mi? Ali BABACAN'ın ve DEVA Partisinin; ilkelerini, hedeflerini ve siyaset tarzını destekliyorum, katılıyorum ve denetliyorum... Yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran puntolarla; ÖZKAN BASAT, ALİ BABACAN VE DEVA PARTİSİ'Nİ DESTEKLEMEYE DEVAM EDİYOR HALA...

12.05.2021 / 22:18

24

Merhaba saygıdeğer Deva Partisi merkez kurulu çalışanları, Yaptığınız sunumlarla ilgili de muhtemelen farkında olduğunuz ama bence çok önemli olan ufak bir detayı hatırlatmak istiyorum.. Çözüm önerileriniz harika, bana umut veriyor ancak bu sunumlarda keşke görsel elementler de kullanmanız mümkün olsa.. Mevcut hükumet çözüm önerisi getirmekde yetersiz ama olmayan çözüm önerilerini sunmakta gayet başarılı. Bu konuda onlar bile örnek alınabilir. Çeşitli modern ve grafiklerle ve görsel efektlerle yapılacak bir sunumun haber değerinin de artacağına ve daha çok insanımıza ulaşacağına eminim. Saygılarımı sunar, başarılar dilerim

17.08.2021 / 15:02

24

değerli yetkililer bizler vatandaş halk olarak bankaların bizlere gelirimizden fazla vermiş oldukları sunmuş oldukları kredi kredi karti ek hesap gibi gelirimizden fazla sunulması ve kullanılması üzere tüm halk olarak icralık olduk oluyoruz her gün her geçen gün bu sayılar dahada artmakta.bdk nın görevi değilmidir vatandaşa sunulan kredilerin sonucunda ödenebilir olması bizleri borca sokan banka ve bankaları denetlemeyen yönetim yüzünden herkes borçlu ve icralık acil önlem planlarınızı halkın ödeyebilmesi için yapılandırma önerilerinizi;bozulan aile ve halk sağlığını düzeltmeniz için çok ama çok acil eylem önlem planlarınızı bekliyoruz.lütfen yadım edin acilllll

13.09.2024 / 21:21

24

Merhabalar. Öncelikle çalışmalarınızı tebrik ediyor, yolunuzun doğruluk peşinde her daim açık olması için dua ediyoruz. Sizlerden bir vatandaş olarak ilk istediğim 'kişi veya kişilere bağımlı' olmayan bağımsız yönetim sistemlerinin kurulmasıdır. Bu doğrultuda ilk olarak adalet kurumları bağımız hale getirilmelidir. Ayrıca tüm devlet teşkilatlarının kişilere bağımlı olmadan yönetilebildiği bağımsız bir yönetim sistemi istiyoruz. Yöneticiler ulaşılabilir, sorgulanabilir ve şeffaf olmalılar. Ayrıca iletmek istediğim diğer bir konu ise ekonomi ve üniversiteler üzerine. Sizlere edindiğim bir tecrübeyi aktararak bu konuyu açıklamak istiyorum. Mezun olduktan sonra dil eğitimi için İrlanda'ya gittim. Orada ülkemizden birçok gençle tanıştım. Bazılarının Kanada, İngiltere, Almanya gibi ülkelerde bulunduğunuda öğrendim. Bu gençlerimiz arasında ülkemizin en iyi üniversitelerinden en iyi bölümlerinden mezun olmuş pek çok gençle tanıştım. Ve bu gençlerin bir çoğunun ülkeye dönmek istemediklerini gördüm. Bir çoğu asıl mesleklerinin dışında genel işleri yapmak gerekse dahi bu ülkelerde kalmak istediklerini belirtiyor. Genel sebepler ise adalet, ekonomi ve üniversitelerde eğitim katilesine olmayan güven. Gençlerin bir çoğu adaletin olmadığı, siyasi baskı ve korku içerisinde, ekonomik olarak geleceğin belirsiz olduğu bir ülkede yaşamak istemediklerini belirtiyorlar. Bu durumun ortadan kalkması, gençlerin ülkeye güvenmesi için adaletli sistemler kurulmalı ve geleceğe güven veren ekonomik atılımlar yapılmalıdır. Üniversitelerde liyakata çok dikkat edilmeli ve iş ehline verilerek eğitim kalitemiz arttırılmaya çalışılmalıdır. Üniversiteler özgür bırakılmalıdır. Şimdilik bu kadar. :)) Servet Kürsü için teşekkür ederim. Toplumun tüm kesimlerinde gelen seslere adaletli cevap vermeniz dileğiyle. İşlerinizde başarılar ve kolaylıklar diliyorum.

25.03.2020 / 11:58

24

Tarihimizin birlik ve beraberliğimize ait birçok güzel örneklerle dolu olmasına karşılık bugün böyle bir bütünleşmeyi sadece sözle istemekte, fakat ne yazık ki, asla gerçekleştirmemekteyiz. Bunun dışında tarafsız halımız, sistemin taraflı Cumhurbaşkanından beklediklerini partisinin kapısında aramaya mecbur bırakılarak Cumhurbaşlanlığı otoritesi yok olmaya, vatandaşların hak ve hukukunu korumak ve ona tarafsız hizmet götürmek yerine, devletin saygınlığı yavaş yavaş erimeğe mahkum olmuş ve dolayısıyla ülkemizde tam otorite ve adalet boşluğu teşekkül etmiştir. Yetmezmiş gibi ağır hakaret ve dil bunun yanı sıra geçmiş dönemlerdeki siyaset yapmış her bir değerli bireyleri “hain” ve “terörist” gibi ağır itham ve iftiralarla yaklaşmakta ve bizden olmayanları dışlamak gibi tutumlar Türk halkını endişelendirmektedir. Yurt ekonomisinin içinde bulunduğu bunalımın ortadan kaldırılabilmesi için; elbirliği ile sarf edilebilecek çabalar yerine sapık ideolojilerin bilinçsiz köleler tarafından sürdürülen bu azgın iktidar ve yanlıları hiçbir soruna çözüm getirmemekte ve sadece bütünlüğümüze göz diken kötü emellere hizmet etmektedir. Bu olayların gerçek boyutunu dile getirenlerin –kim olduğu fark etmeksizin- yerden yere vurulduğu ve hakikatin savunulmadığı dönemdeyiz. Ve bu ortamda bu zorluklar yetmezmiş gibi; intihar vakaları ve aile içi geçimsizlik haddini aşmış ve buna karşılık hükümet kanadı sessiz kalmayı tercih etmektedir. Bütün bu saydığım daha birçok tutum ve davranışlar karşısında olan hükümet ve sistemi uykusundan uyanmamışlar, sanki ortalık güllük gülistanlıkmış gibi şahsi, zümrevi ve partici çekişmelerden ayrılmamışlar, adamsendecilik, suskunluk ve umursamazlık içinde gerekli girişimlerde bulunmamışlardır.Bir tarafta bu yolda küçük bir beyanat veren çıksa, diğer taraf onu “hain” diye tehdit eder olmuş, batacak gemide kendisinin de boğulacağını hesaba katacak idrakten yoksun olduğunu göstermektedir.

04.04.2020 / 10:57

24

Düşünme vaktidir. Söyleme vaktidir. Yazma vaktidir. Mücadele vaktidir. Çalışma vaktidir. İstişare vaktidir. Muhabbet vaktidir. Dürüstlük vaktidir. Karşılıklı saygı vaktidir. Eşitlik vaktidir. Hakkın, hukukun, adaletin ve demokrasinin savunulması vaktidir. İstikbal ve istiklal vaktidir. Hürriyet vaktidir. Vicdanın vaktidir. Derde DEVA vaktidir.

11.05.2020 / 21:29

24

Öncelikle saygılar, seçmen üçe ayrılmış durumda: 1-İktidara asla oy vermeyecekler 2-İktidara koşulsuz destek verenler 3-İktidardan kopup alternatif arayanlar. Seçimi kazandıracak olan, fazladan oyunu almamız gereken hedef kitle hangisi? Bu kişilere ulaşmak için yeterli PR çalışması yapılıyor mu? Seçimi aday tartışmasından uzaklaştırmak, (iktidarın istediği şekilde) Erdoğan karşıtlığı gibi kısır bir eksene sokmamak için çaba sarf ediliyor mu? Sadece bilinçli insanları değil, durumun farkında olmayan vatandaşlarımızı da heyecanlandıracak, hepimizi kenetleyecek, büyük bir hedef koyuluyor mu? Adayımızın kim olduğu değil, getirmek istediğimiz sistemin ülkemize kazandıracakları yeterince anlatılıyor mu? Basit, sade ama etkili vurgularla vadettiklerimiz açıklanabiliyor mu? Ülkemiz için belki de, köprüden önce son çıkıştayız, lütfen bu çıkışı kaçırmayalım. Sade bir vatandaş, ailesini geçindirmeye çalışan sıradan bir küçük esnaf olarak yazıyorum bunları. Ülke insanımızın ikna edilmesi, iddia edildiği kadar zor değil diye düşünüyorum. Yeter ki doğru noktalara, basit dokunuşlar yapalım. Sayın Babacan'dan genel merkezde 5 dakikalık bir randevu istiyorum. Böyle randevu mu olur, buna vakit ayıramaz diye düşüneceksiniz, biliyorum. Ama bunu kendisine iletin, ben Sayın Babacan'a ve ekibine inanıyorum, bu ülkenin kaderini ancak sizin gibi düşünen insanlar değiştirebilir.

25.06.2022 / 01:07

24